The Guardian gazetesinde ‘Savaş isteyen Türkler’ diye adı geçenlerden biri Nihat Doğan, diğeri Erol Köse. Gazete iki ünlünün savaş pahasına da olsa Türkiye’nin Suriye’ye misilleme yapması gerektiğine dair tweet’leriyle sosyal medyada ciddi taraftar bulduklarını ve tartışma başlattıklarını yazdı.
İngiltere’nin ünlü gazetelerinden The Guardian’da dün Türkiye’yle Suriye arasında krize dair haber vardı. Sadece The Guardian değil, dünyanın pek çok gazetesi günlerdir yazıyor bu konuyu.
Çünkü konu gerçekten çok önemli. Türkiye’nin, “Madem öyle, işte böyle” deyip Suriye’ye misilleme yapmasının bir anda üçüncü dünya savaşına dönüşme riski var.
The Guardian’daki ‘Türkiye, Suriye’ye tepki konusunda ikiye bölündü’ başlıklı haber Milliyet’ten Fikret Abi’nin (Bila) yazısından alıntılarla başlıyor.
Deniz Seki’nin bikinili fotoğraflarından önce ‘Bodrum mağduru’ olarak kim vardı gündemimizde? Selülitli Gülben Ergen! O günlerde, “Bırakın şu kadınların selülitini, kilosunu, göbeğini. Bu acımasızlık kadına şiddettir” diyerek Ergen’e destek verenler nedense aynı duyarlılığı Deniz Seki için göstermedi.
Deniz Seki isyan etti. Kime? Bodrum’da denize girerken bikinili fotoğraflarını çekip, basan magazincilere. Bodrum’da çekilen fotoğrafların photoshop’la şişirildiğini iddia eden Seki, isyanını dile getirirken ne demiş peki?
İşte Seki’nin söyledikleri:
“O iğrenç fotoğraflar benim değil, sizin ayıbınız. Kötü niyetlisiniz. Beni bebeğini emzirmiş, yatağına yatırmış, lohusa bir kadın gibi şişirip gösteremezsiniz. O fotoğrafı basamazsınız. Basıyorsan da altına ‘deniz anası’ yazamazsınız. Ayrıca biz manken değiliz. İşimizi yapan, şarkıları, besteleri, kariyerleri olan insanlarız. Böyle giderse sizinle konuşacak sanatçı bulamayacaksınız.”
Süheyl Uygur, hayranları ve sevenleriyle yaşadıklarını ilginç olayları anlattı. Genelde Behzat’la isimlerinin karıştırıldığını söyleyen Uygur, “Babamla yürüyoruz, kadın kucağındaki köpeğine babamı göstererek ‘Bu amcayı tanıdın mı?’ dedi. Çok komik şeyler geliyor başımıza” dedi.
Bir insan bir ünlüyle karşılaştığında ne yapar? Bu konuda üçe ayrılır Türkler.
Bir kısmı, ya görmezden gelir ya da küçümser karşılaştığı ünlüyü.
Tıpkı Bebek’te Cem Yılmaz’ı takip eden basın mensuplarına sitem eden adam gibi.
Ne demişti o insan basın mensuplarına?
“Alt tarafı Cem Yılmaz, niye takip ediyorsunuz ki onu?”
Bir kısım insan var ki onlar gereği kadar iltifat eder.
Aura Club
“9. Altın Nar Festivali” için gittiğim Kemer’de dört gün kaldım.
Sadece festival etkinliklerini takip etmedim, Kemer’in gece hayatını da gözlemledim...
Kemer Gözcü gazetesinin sahibi Ahmet Yenigün’ün rehberliğinde dolaştığımız Klüp Kristal ve Aura Club’te şunu gördüm.
Nasıl ki, Kuzey Kıbrıs’taki casinolar, Türkiye’den gelen müşterilerini eğlendirmek için Türkiye’den getiriyorlarsa, Kemer’deki gece kulüpleri ve discolar da müşteri profiline göre şarkıcı seçiyor.
Kemer’e Avrupa’dan da çok turist geliyor ama Rusya ve Ukrayna’dan gelenler daha fazla...
Daha önce kampanya yıldızı olarak çalıştığı sanatçılarla benzer anlaşmalar yapan ve çoğu kez uzatma opsiyonunu kullanarak yeni reklamlar çeken Pepsi, ne oldu da ‘Diva’yı ‘Ay’da bıraktı, merak ediyorum doğrusu?
Azra Akın
Müzik dünyasının tek ‘Diva’sı alaturkacı Bülent Ersoy’la global içecek markası Pepsi’nin işbirliği uzun sürmedi.
Aslında Bülent Ersoy’la Pepsi’nin anlaşması ‘1+3’tü.
Bunun anlamı şu:
Bülent Ersoy, üç ay boyunca markanın yüzü olacak, taraflar birbirlerinden memnun kalırsa, kalan dokuz ay için de üç farklı reklam kampanyasıyla proje bir yılda tamamlanacaktı.
9. Altın Nar Festivali’nde barkovizyondaki Kurtuluş Savaşı’ndan görüntüler eşliğinde sahneye çıkan Volkan Konak, konserine ‘Memleket Sevdası’ türküleriyle başladı. Konak, bazılarının ‘vatan haini’ ilan ettiği Nâzım Hikmet’in, 1959’da cezaevindeyken yazdığı ‘Kuvayi Milliye Şehitleri’yle başladığı konserini ‘İzmir Marşı’yla sürdürdü
Terör örgütü, 30 yıldır olduğu gibi yine çirkin yüzünü gösterdi.
Sekiz vatan evladı daha Dağlıca’da şehit düştü.
Tüm Türkiye’nin yüreğini dağlayan bu acı haberi öğrendiğim sabah 9. Altın Nar Festivali için Kemer’e gidecektim.
Yola çıkmadan önce acaba iptal olur mu her gece bir konserin yapılacağı festival diye düşündüm.
Festivalin ve konserlerin süreceğini öğrenince geldim.
Kemer’deki ilk günün akşamında giderken Volkan Konak’ın konser vereceği alana, merak ediyordum böyle bir günde acaba nasıl bir tablo çıkacak karşımıza diye.
O gecenin ev sahiplerinden biriyim. Magazin Gazetecileri Derneği’nin Başkan Vekili’ydim...
Gelin birlikte hatırlayalım o dönemleri...
Olayın birinci derece tanığısınız... Sadece tanık değil, bizzat parçasısınız...
Ama iş öyle bir noktaya geldi ki, birebir tanığı olduğunuz olaya siz bile yabancılaştınız...
Magazin Gazetecileri Derneği’nin ‘Altın Objektif Ödülleri’nin dağıtıldığı gecede yaşanan Ahmet Kaya hadisesinin ulaştığı nokta bana göre tam da budur.
O gecenin ev sahiplerinden biriyim...
MGD’nin Başkan Vekili’ydim...
Müzik dünyasının ünlüleriyle Latin rüzgarları estiren bir albüm çıkaran Emir Ersoy oyuncu Özgü Namal’a da şarkı söyletti, hem de Latin bir şarkı...
Türk pop müziğine adını ‘Kalipso Kralı’ olarak yazdıran Metin Ersoy’un oğlu Emir Ersoy, unvanına yakışır bir işe daha imza attı.
2010’da Ayça Varlıer, Yaşar, Deniz Seki, Kubat, Tuğba Özerk, Ajda Pekkan, Funda Arar ve Emre Altuğ gibi ünlülerle yaptığı ‘10 Şarkı 10 Şarkıcı’ projesiyle adından sözettiren Emir Ersoy, bu kez de yine müzik dünyasının ünlüleriyle Latin rüzgarları estiren bir albüm çıkardı.
Latin piyanisti Emir Ersoy, ‘Karnaval’ adlı albümünde sadece müzik dünyasının yıldızlarıyla çalışmadı.
Ersoy, ünlü oyuncu Özgü Namal’a da şarkı söyletti, hem de Latin bir şarkı...