Ali Eyüboğlu

‘Moskova’nın Şifresi Temel’in çekimleri için Trabzon’daydım. Heyecanla çektiği iki fotoğrafı gösteren Alper Kul’u “‘Bize her yer Trabzon’ sözü var ya, dışarıda geçerli bir slogan. Burada her yer Trabzon, takma kafana” diyerek sakinleştirdim.

Perşembe gününden bu yana Trabzon’dayım.

Trabzon’a gelirken biraz iş, biraz ‘memleket havası’ almaktı amacım.

İş belli: ‘Sümela’nın Şifresi Temel’in devamı ‘Moskova’nın Şifresi Temel’in çekimleri.

Nasıl da geçiyor yıllar... Erler Film, “Alev Alev” filmini çektiğinde 1984 yılıydı.
Aradan çeyrek asırdan fazla zaman geçti...
Dile kolay; tam 28 yıl...
Daha dün gibi aklımda olan “Alev Alev”in setine gittiğimdeHalit Refiğ vardı “yönetmen” koltuğunda...
Onu kaybedeli neredeyse üç yıl geçti...
Beş yıl önce aramızdan ayrılan Erdoğan Tünaş’ın senaryosunu yazdığı “Alev Alev”de başrolleri Gülşen Bubikoğlu, Tarık Akan, Cüneyt Arkın ve Çiğdem Tunç paylaşıyor, Hulusi Kentmen, Şemsi İnkaya, Turgut Boralı, Renan Fosforoğlu, Baki Tamer ve Tevhit Bilge gibi isimler de filmdeki önemli karakterleri canlandırıyordu...

Beyazperdeden beyazcama

Çok yeni bir araştırma bu. Zaten sonuçları da birkaç gün önce açıklandı. Avustralya’da gerçekleştirilen ‘sosyal medya’ anketinin sonuçlarına göre, Facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde çok vakit geçirenler depresyona giriyor.
Avustralya’da bulunan Flinders Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nün genç kızlar üzerinde gerçekleştirdiği ‘sosyal medya’ konulu anket, Facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde çok fazla vakit geçiren bin genç kızın 400’ünün (Yüzde 40) vücutlarından memnun olmadığını ve kilo almaktan korktuğunu ortaya koydu.
Çalışmayı yürüten ekipten Dr. Amy Slater, sosyal medyayla ilişkisi yoğun olan genç kızların depresyona girdiğini söyledi ve ekledi: Sosyal medyanın genç kızlar üzerindeki etkilerini tespit etmek için gerçekleştirdik.
Sonuçlara bakıldığında internette ve özellikle sosyal medyada çok vakit geçiren ergenler bir süre sonra özgüvenlerini yitiriyor ve depresyona diğer insanlara göre daha meyilli oluyor.”
Şimdi size dün sabah İstanbul’dan Trabzon’a giderken uçakta okuduğum gazetelerden Habertürk’ün ‘Okurlar soruyor, uzmanı yanıtlıyor’ köşesinden Prof. Dr. İlhan Yargıç’ın makalesinden bir alıntı yapacağım.

Uzun metrajlı sinema filmi, kısa film veya belgesel çekmek isteyenlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Sinema Destekleme Kurulu’ndan kredi talep etmesini anlıyorum. Ancak ‘senaryo, diyalog yazımı ve senaryo geliştirme projeleri’ için ‘geri ödemesiz kredi’ verilmesinin mantığını anlayabilmiş değilim

Devlet, belgesel ve film çekimini desteklemeli mi? Tabii desteklemeli. Doğrusunu söylemek gerekirse devlet, iyi niyetle yapmaya çalışıyor bunu.
Ancak devletin yaptığı bu yardımlar işi öyle bir noktaya getirdi ki, Sinema Destekleme Kurulu bir nevi ‘umut kapısı’ oldu.
Nereden mi çıkardım bunu?
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu’nun kararlarından.
Kurulun, 26 sayfalık son kararlarını okudum, ağızım açık kaldı.
Kurul’un Ankara’da iki günde karara bağladığı başvuru sayısı kaç biliyor musunuz? 868.

Tamer Karadağlı ve Arzu Balkan, Bilkent’te girdiği yetenek sınavını kazanan kızlarını hediye olarak Disneyland’a götürdü. Zeynep’in gösterdiği başarının kendilerini çok mutlu ettiğini söyleyen Karadağlı, hocaların kızını piyano virtüözü olacak bir yetenekte bulduklarını söyledi

“Armut dibine düşer” derler ya, Arzu Balkan’la Tamer Karadağlı’nın kızları Zeyno da, anne ve babası gibi sanatçı olma yolunda ilk ciddi adımını attı.
Bu yıl altı yaşını bitirip, yedisinden gün alan Zeyno Karadağlı, babasının mezun olduğu Bilkent’e “Merhaba” dedi.
Bilkent’te girdiği yetenek sınavında gösterdiği performans-la Piyano Bölümü’nü bursla okuma hakkı kazanan Zeyno’yu anne ve babası da, çok istediği hediyeyle ödüllendirdi.
Arzu Balkan ve Tamer Karadağlı, kızları Zeyno’yu da yanlarına alarak dün sabah Amerika’ya gitti.
Seyahatten önce konuştuğum Tamer Karadağlı, şunları söyledi:

Rumların tepkisinden çekinip KKTC’ye gitmekten korkan Yunan şarkıcı Angela Dimitriou, nasıl oldu da Yunan karasularında da olsa bir Türk gemisinde Türklere konser vermeye cesaret etti? Aman Kıbrıslı Rumlar duymasın. Yoksa fena olur sonra.

ETS Tur’un gazetelerdeki ‘yüzen otel’ ilanını gördünüz mü? ‘ETS Tur’un yüzen oteli denizlerde...’ diye başlayan ve ‘Türkiye çıkışlı vizesiz Yunan Adaları gemi turlarının ‘en lüks gemisi’ ETS Tur’da. Üstelik 219 euro’dan başlayan fiyatlarla!’ diye devam eden ilanı.

Dünyaca ünlü Yunan sanatçılar da bu gemideymiş. Yunan sanatçılardan biri Kaiti Garbi.

Öteki kim biliyor musunuz? Hani şu, “Müziğin dili, dini olmaz” deyip Kuzey Kıbrıs’ta Ziynet Sali’yle aynı sahneyi paylaşacağını açıklayan, ama Kıbrıslı Rumlar tepki gösterince konserden vazgeçen Angela Dimitriou.

İzzet Çapa’ya röportaj veren Banu Alkan, söylediklerine kendi inanıyor mu acaba? Ajda Pekkan için “Hep Banu Alkan’ı oynadı” diyen Alkan, Türkan Şoray için de, “Film çekmeye başladığım zaman Türkan Şoray teklif almayınca dört sene evinde oturup viski içmiş” açıklamasını yaptı

Banu Alkan gerçekten ilginç bir insan. Her şeyden önce eşi benzeri olmayan bir yıldız! Yıllardır şov dünyasının içinde, ama iddialı demeçler vermenin dışında yaptığı hiçbir aktivite yok.
Para kazanacak hiçbir şey yapmayan Banu Alkan, hayat standartını nasıl sürdürüyor bilmiyorum, ama sanat adına hiçbir şey yapmadığı halde nasıl kendini zirvede hissettiği belli.
Önce HT Pazar’da okuduğum İzzet Çapa’nın Banu Alkan söyleşisinden alıntılar yapacağım, ardından gerçekleri yazacağım.

İ.Ç.: Bu akademik yüzü kim keşfetti?
B.A.: Bir reklam filminde oynamıştım. Memduh Ün görmüş, “Hemen bulun bu kızı bana” demiş.

Ayşe Özyılmazel ile Alişan, Star TV’de yeni bir programa başladı.
Ayşe & Alişan ikilisi Star TV’deki ilk canlı yayınlarında Türk Müziği’nin “Diva”sını ağırladı.
Ama bu hiç de kolay olmadı.
Bülent Ersoy, “Ayşe & Alişan” ekibine resmen ecel terleri döktürdü.
Önceki gün Mustafa Sandal’ın sanatçıların egolarına ilişkin yaptığı itirafa dair bir yazı yazmıştım ya, alın size onun en canlı, en somut örneği...
“Ayşe&Alişan” ekibi “bomba gibi” bir başlangıç için şov dünyasının “ağır top”larından birini konuk etmeye karar verir.