Kendime söz geçiremiyorum yine.
Dur,sabret, yazma diyorum ama içimdeki o ‘Alayına isyan’ duygusu var ya kemiriyor beni.
Daha önceki yazılarımda hep kıyısından geçtim.
32 senedir yaşadığım, renklerine gönül verdiğimiz Göztepe de son olanlar artık çileden çıkarttı, göbeğinden yazayım dedim.
Koca çınarım kendini toparlayacak derken çürüyor. Yetmiyor,gazeteciliği de çürütüyor. Ne alakası var demeyin. Çok alakası var.
Göztepe’nin yarışma hakları ve logosu devlet eliyle satıldı mı? Satıldı.
Burada soramadık.
Bu satışta, Dinç Bilgin ile yapılan ilk protokol gereği derneğin hakları ne oldu diye?
Geçtim.
İstanbul merkezli iyi bir markanın sahipleri aldı kulübü. İyi niyetle de çalışıyorlar.
Sezar’ın hakkı, Sezar’a.
Ancak iyi niyet yetmiyor.
Kulüp idaresini bilen, içinde camiadan insanların da bulunduğu bir yönetim ekibi kurmayı, bütünleşmeyi bir türlü başaramadılar.
Atanan ilk ekipler, enteresan işler yaptı.
Şimdi atananlar da farklı değil.
Sporla ilgisini kuramadığım emekli bir Albay, başkan vekili.
Çalışanlara sabah içtiması,kravat takmak zorunlu. Düzen tertip on numara...
Başarılarını duymadığım (Cahilliğime verin) bir teknik direktör.
Bir alay yeni transfer futbolcu ve Göztepe, Allah’a emanet!
Eeeeeeeeeeeee.
Gazeteciliğe nerede zarar veriyorlar.
Göztepe’nin resmi internet sitesi kuruldu ya, işte orada.
Olay mahalline geldik...
Göztepe’de yapılanları öven köşe yazılarıyla bezenmiş bir reklam sitesi bu.
Yazıların büyük kısmı, yazanlara sipariş ediliyor.
Ya da gazetelerde çıkan övgü dolu yazılardan seçiliyor.
Körler, sağırlar, birbirlerini ağırlıyor anlayacağınız.
Yazarlar, gazetelerin köşe yazarları da.
Bunların arasında, yokluktan “hadi sende yaz” denileni de var, dost kıyağıyla yazar olanları da.
Bir de daha mesleğe yeni başlamış arkadaşlarım var.
Ismarlama yazının ileride mesleğe nasıl bir zarar vereceğini bilemiyorlar!
Diğer taraftan Göztepe Kulübü de, resmi internet sitesi de, şahıs malı gibi gelebilir idarecilere.
Burası bir holdingin şirketi ve reklam sitesi olamaz, olmamalı.
Göztepelilerin kulübü ve onların haber aldığı bir internet sitesi olmalı.
Yoksa buranın GÖZTEPE Spor Kulübü olduğunu hatırlatırlar adama!
Neymiş;
Spor kulübü idare etmek kravat takmakla, istediğini özgürce yapmakla, yaptırmakla, ben yaptım oldu demekle, olmazmış.
Zaten böyle olsa.
Bizim deli Nizam başkan olurdu.
Değil mi?
NOT:
Nasıl? Bu yazı tam ısmarlama oldu bence! (Bu arada kulüptekiler tanımaz. Diğer tanımayanlar içinde. Nizam; Güzelyalı sokaklarında yatıp kalkan, kendi halinde yaşayan, temiz kalpli, alkolü ve Göztepe’yi çok seven bir kardeşimizdir.)