Barış Yengiloğlu

Barış Yengiloğlu

egespor@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gelin, bu güzel havada, “İzmir’de spor yöneticileri” sohbetiyle bir yürüyüşe çıkalım, ne dersiniz?
İzmir: Türkiye’nin Ege Bölgesi’nde yer alan illerinden biri. (TDK)
Spor: Kişisel veya toplu yarışlar biçiminde yapılan, bazı kurallara göre uygulanan beden hareketlerinin tümü. (TDK)
Yönetici: Yönetme gücünü elinde bulunduran, yöneten kişi. (TDK)
Biz İzmirliler için; İzmir de, spor da, yönetici de, Türk Dil Kurumu’nun açıklamaları kadar sade değildir.
Hele İzmir-spor-yönetici üçlemesi bir araya gelince daha bir enteresan.
Bu üçlemeyi bir arada bulmak zordur.
Meşakkatli iştir İzmir’de spor yöneticiliği.
Yöneteni bulunca maden bulmuş gibi sevinir, üstüne atlarız. Saygı duyarız. İsimlerinin, şirketlerinin reklamı olur ama bedeli de ağırdır.
Geçen haftaki yazımda iki İzmirli spor yöneticisi örneğini vermiştim.
Hani, Altaylı ve Karşıyakalı futbolcular, İzmirlileri (!) boykot etmişlerdi. Sessizce...
Daha doğrusu yöneticileri “İzmirlileri boykot ediyorlar” diye yorumlamıştı bu eylemleri...
İşte o yöneticilerimiz...
Bu sene çok mücadele ettiler. Çalışıp, çabaladılar. Ancak ikmal sınavlarına kaldılar...
Üzülmesinler, yalnız değiller...
Göztepe, İzmirspor, Türkiye Spor Yazarları Derneği, Gençlik Spor İl Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü yöneticileri de yanlarında yerlerini aldılar.
Örneğin Göztepe’de Altınbaş Holding’in patronu ve sarı-kırmızılıların başkanı İnan ‘İmam’ Altınbaş...
İnan Bey, uzaklardan, kulübe sistem kurmaya çalışıyor. Ulaşamadığı işler için de bir başkan vekili görevlendirdi. İzmir’le, sporla en ilgili olanından (!)
‘Alacaklarımız var’ diye kulübe icra gönderen, bir alay İzmirspor’lu eski yöneticiye ne demeli?
Durun, durun. Şimdiki örnekler de “İzmir’de spor yöneticiliği” kısmından.
Örneğin Türkiye Spor Yazarları Derneği...
Bizim derneğimiz, göz bebeğimiz. Değerli yöneticilerimiz, sorunlarımızla öyle ilgililer ki (!) ‘nazar değmesin’ diyoruz. (Genel sekreterimiz Nurhan Gani’yi tenzih ederek.)
Sonra...
Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü yöneticileri...
Sağolsunlar, maçlarda en kibar (!) tavırlarıyla, öyle davranışlar sergiliyorlar ki şaşarsınız. (GSİM Müdürü Sabri Sadıklar’ı ve Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ı tenzih ediyorum. Ancak onlara bağlı olan yöneticilerinden sorumlu olduklarını da hatırlatıyorum)
Bu yürüyüş ve sohbet daha çoook uzar giderdi de...
Sohbet havayı bozdu, kararttı.
Sizlerin de yorumlarını bekliyorum. Ama bugünlük bende yoruldum ve darlandım...