Bank Asya 1. Ligi’nin üçüncü, 2. ve 3. Lig’lerin ikinci haftaları oynandı. Türkiye Futbol Federasyonu, ağustos başında ligleri başlatarak, biz sporseverlerle takımları erken buluşturdu.
2. Lig ilk hafta...
Fethiyespor-Göztepe maçı: Fethiye savaş alanına döndü.
Türkiye Kupası 1. Tur müsabakası...
Bucaspor-Göztepe maçı: Buca taraftar otobüslerinde bol miktarda kesici ve delici alet bulundu.
Bank Asya 1. Ligi...
Giresun-Karşıyaka maçı: 90+3’te Karşıyaka lehine verilen penaltıyı beğenmeyen Giresunlular sahaya hücum ederek hakemlere saldırdı.
Bütün statlardan, besteli değil, ağır küfürler haykırılıyor...
Taraftarları topyekün sıcak bastı...
Şair Orhan Veli’nin dediği gibi;
Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum; yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.
Taraftarın durumu böyle... Onları da sıcak havalar mahvetti! Yeşil alanın içi nasıl derseniz?
Pazar günü oynanan Altay-Karabük maçında, Altay’ın, Türkçe bilmeyen Brezilyalı yıldızı Tiago, hakeme küfrederek kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Şaka gibi!
Keçiörengüçlü futbolcular, 21 Ağustos itibariyle domuz gribine yakalandı. Erken fark edilmese (!) geçen pazar İzmirspor’la karşı karşıya geleceklerdi. İzmirspor’u Allah korudu. Ancak ondan önceki hafta ise Keçiörengücü Afyon’la karşılaştı. Yine Allah’tan bağışıklık sistemi kuvvetli olan Afyonsporlu oyuncularda, domuz gribine rastlanmadı.
Avrupa’da insanlar tesadüfen ölürken, bizler tesadüfen yaşıyoruz. Yabancılar ülkemize gelirken, “Türkiye’de enteresan birşeyle karşılaşmamanız enteresandır” diyerek geliyorlar.
Havasından mı, suyundan mı bilinmez. Biricik ülkemde bu korkunç gerçeklerle yaşıyoruz. Ancak bu korkunç gerçekler bizi etkilemiyor. Çok sıkıntıya sokarsa; ya seyircisiz maç oynatarak toptan cezalandırıyor ve “Asıl suçlular kim” diye sormuyoruz. Ya kırmızı kart gösteriyoruz. Yabancı futbolcuya, “Sen küfrü nereden öğrendin” demiyoruz. Ya da domuz gribine yakalanmış takım oyuncularını sahaya indikten sonra fark ediyor, gerekli önlemleri almakta gecikiyoruz. Tüm kulüplerde sağlık taraması yapıldı mı? Halen ses yok...
Kısacası bu korkunç gerçeklerden kimse korkmasa da ben çok korkuyorum.
NOT: İzmir’de gündem hızlı değiştiği için akılda tutmak adına her yazımın sonuna koyuyorum. Kusura bakılmasın. Mahmut Özgener ve Aziz Kocaoğlu statlarıyla Ahmet Priştina Spor Tesisleri’ni istiyorum...
