İki düşman ekip adeta ittifak halinde Türkiyenin uygarlaşma çabasını bir "dinler savaşı" haline sokmaya çalışıyor.Ve her iki ekibin yaptığı, öbürüne yarıyor.Mesela eski Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard dEstainginAByi bir Hıristiyan kulübü olarak gösteren demeçleri, aynı görüşteki Türkleri sevindiriyor. Onlar da buna, Noel kutlaması yapan Hıristiyanlara saldırarak cevap veriyor. Bu saldırı da DEstaing gibilerin ekmeğine yağ sürüyor.Bu ittifakta kaybeden, Türkiye oluyor.* * *İsmet Berkana katılıyorum:MHP lideri Devlet Bahçelinin geçen cumartesi Adana mitinginde yaptığı konuşma, "açık ve yakın bir şiddet çağrısı"dır ve Türk Ceza Yasasına göre suçtur.Bahçeli, -kendisini "sağduyulu devlet adamı" sayanları yalanlarcasına- Fener Rum Patrikhanesinin asırlardır barış içinde düzenlediği geleneksel haç çıkarma törenini "İstanbulu Konstantinopolis yapmak istiyorlar" diye eleştiriyor ve bu yılki ayini basan MHPlileri övüyor.Diyor ki:"Ülkücüler kayıklarla Haliçte gezip Zamanında atalarımızın yaptığını yine yaparız mesajı veriyor".* * *Ne yapmıştı ki "atalarımız?"Acaba Bahçeli, 1453 Mayısında İstanbula giren Sultan Mehmedin askerlerinin "kılıç hakkı" olarak bahşedilen 3 günlük yağma izni sırasında Hıristiyanları kılıçtan geçirip kiliseleri tahrip ederken ikonaları söküp mozaikleri parçalamasını mı kastediyor?Yoksa "atalarımız" diye bahsettiğimiz kişiler, "Türkiyenin utanç gecesi" sayılan 6 Eylül 1955te gözü dönmüşçesine İstanbulda azınlıkların evlerini basıp dükkânlarını yağmalayanlar mı?* * *Eğer "atalarımız"dan kasıt, Konstantinopolisi düşüren Sultan Mehmed Han ise, bizzat Bizans uzmanı Batılı tarihçilerin, onu Devlet Bahçeliden farklı hatırladığını belirtmeliyiz.Aşağıdaki satırlar, İngiliz tarihçi Sir Steven Runcimanın "Konstantinopolis Düştü" (Doğan K., 1999, s. 174) kitabından:"Sultan Mehmed, Ortodoks uyruğuna uygulayacağı politikanın ana hatlarını tespit etmişti: Bizanslılar, Osmanlı İmparatorluğu içinde bir millet olarak yaşayacaktı. (..) Gennadios, patrik olmayı kabul etti. 6 Ocak 1454te Sultan Mehmed yeni patriği kabul ederek kendisine dini sembolleri, patrik nişanını, kaftanını ve -kendi yaptırdığı- muhteşem haçı verdi. Törende kendisine Patrik oldunuz, talihiniz açık olsun. Dostluğumuza güvenin dedi. Yeni Patrik, Sultanın armağan ettiği yağız küheylana binerek Ortodoks ana kilisesi adıyla ayrılan Havariyun kilisesine gitti".* * *Bahçeli ve partisi, gerginliklerden çok çekmiş Türkiyenin artık gerçek anlamda "yurtta ve dünyada barış" istediğini ve yeni bir döneme girdiğini göremediği için gözden düştü. Dileriz, yeniden göze girmenin yolunu, şiddet üreten eski söylemde aramazlar.Azınlıkların misyonerlik çabalarıyla "dinin elden gittiğini" sananlar, asıl "elden giden"in, bir vize ya da yurttaşlığa kabul uğruna haç takmaya başlayan gençler olduğunu görmeli.Onun da çaresi haçla savaşmak değil, Türkiyeyi onarmaktır.Bunu göremezseniz, "Dini kurtaralım" derken asırlık bir arada yaşama geleneğini öldürürsünüz.Not: Kısa bir bayram tatili için izninizi istiyorum. Haftaya salı buluşmak üzere hepinize hayırlı bayramlar diliyorum. can.dundar@e-kolay.net Türkiyenin önünde iki engel var: Haça saldıran Türkler ile hilale saldıran Batılılar...