Hollandalılar onu "Provokatörlerin kralı" olarak tanıyorlar.Şu satırlar ona ait:"Gaz odalarında yakılan şeker hastası Yahudilerin yayacakları karamel kokusunu hayal ediyorum".Bu kadar da değil.Faslılardan "keçi seviciler" (asıl ifadesini buraya yazamıyorum) diye söz etmesi, Müslümanlara "domuzlar" diye saldırması ve Peygamberlerine ("pedofil" diye) hakaret etmesiyle hedef haline gelmişti Van Gogh...Hakkında davalar açılmış, işten kovulmuş, ama annesinin bile kişilik bozuklukları olduğunu söylediği bu deli, pek ciddiye alınmamıştı.Ta ki o filmi çekene kadar..."İtaat" filminde bir Müslüman kadını şeffaf bir peçe içinde çıplak gösterip hakaretlere devam edince vahşi bir saldırıya uğradı ve acımasızca öldürüldü.Katil, Hollanda doğumlu bir Faslıydı.Bunun anlaşılması üzerine camiler kundaklanmaya, Müslümanlara ait işyerleri bombalanmaya, dini okullar yakılıp yıkılmaya başladı."Beyaz Güç" adlı bir ırkçı örgüt "Artık ortaçağın geri zekalılarını ithal etmeyelim" diye kampanya başlattı. Camilere domuz resimleri çizildi. Gerginlik iyice arttı.Hıristiyan Demokratların ağırlıkta olduğu koalisyon hükümeti gerginliği yatıştıracağına yangına körükle gitti.Göçmenlerden sorumlu bakan televizyonda "Göçmenlerin alt seviyesiyle, Hollandalıların üst seviyesini" el işaretleriyle göstererek "Uyum sağlayan kalır, öbürleri gider" yaklaşımını savundu."En büyük Hollandalı"yı seçmek üzere yapılan bir anketten 2.5 yıl önce öldürülen aşırı sağcı bir liderin ismi çıktı.Öldürülen liderin yerine seçilen yeni parti başkanının, kendi kendine İslami örgütlerin imzasıyla tehdit mektubu yolladığı ortaya çıktı.Hollanda şoke oldu.Çünkü bu, o güne kadar övündükleri barış içinde bir arada yaşama geleneğinin ve çok kültürlü yaşam tarzının iflası demekti."Uyum içinde yaşam" sandıkları şey, göçmenlere bunca zaman kayıtsız davranmalarından başka bir şey değildi.En ufak kıvılcımda herkes savaş baltalarını gömüldüğü yerden çıkarıyordu.* * *Herkes biliyor ki, bu sadece Hollandaya ait bir sorun değil.11 Eylülden bu yana Müslüman göçmenler Batının her köşesinde hedef durumunda... Batı kamuoyu onların üzerine gittikçe hepten içe kapanıyor, İslama sığınıyor ve radikalleşiyorlar.Hollanda gibi Batının en hoşgörülü coğrafyasında bile bu gerginliğin yaşanması, işin hangi boyutlara vardığını gösteriyor.İşte tam bu ortamda Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Avrupa Araştırmaları Merkezi, Hollandanın Çokkültürlü Gelişme Enstitüsü - Forumla ortaklaşa bir sempozyum düzenledi.Türkiyenin Avrupa Birliği üyeliğinin yanı sıra "Avrupalılık kimliği"nin de tartışılacağı bu toplantı için Amsterdamdayım.Türkler ve Hollandalılar, öldürülen fanatiklerin, yakılan camilerin, geri dönüşe zorlanan göçmenlerin ve radikalleşen kitlelerin ortasında, "Yeni Avrupa"yı tartışacağız.Sadece değişen Avrupayı değil, Avrupalı olma tutkumuzun bizi ve Avrupalıları nasıl değiştirdiğini de... can.dundar@e-kolay.net Theo van Gogh diye bir adam Hollandanın tarihini değiştirmek üzere...
