Öyle bir zaaf ki, değiştirmeye, ordular yenmiş Atatürkün de gücü yetmemişti; tek parti döneminin "Milli Şef"i İnönünün de...Ecevit, o gün DSPlilere şöyle dedi:"Benim de ömrüm yetmedi. Dilerim siz bu kaderi değiştirebilirsiniz"."Bu kader" dediği, "köylünün kaderi"ydi.Geçen yüzyılda Atatürk dahil hiçbir lider onu değiştirememiş, toprak ağalarının bileğini bükememişti.Kurultayın en "can alıcı" bölümü, bu itirafı, "Toprak işleyenin, su kullananın" sloganıyla iktidar olmuş bir liderin ağzından duymak ve onun çaresizliğine tanık olmaktı.* * *Geçenlerde Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, "Osmanlıdan Günümüze Türkiye Tarımı" başlıklı slayt gösterisini izletmişti.Ecevitin itirafı, bu bilançoda çok daha net görülebiliyordu:Osmanlının son tarım sayımına göre, tüm ailelerin yüzde 5i, tüm toprakların yüzde 65ine sahipti.Cumhuriyette de bu tablo değişmedi. "Ulusal burjuvazi" yaratma amacıyla büyük çiftçi desteklendi. Savaş yıllarının yarası tarım sayesinde sarıldı. Ancak tarımsal üretimle birlikte toprak dağılımındaki adaletsizlik de katlanarak büyüdü. O kadar ki 1930 kriziyle hepten çöküşe geçen köylü kitleleri akın akın muhalif Serbest Fırkaya aktı.Atatürk, ölmeden önceki son Meclis konuşmasında (1 Kasım 1937) şöyle diyordu:"Memlekette topraksız çiftçi bırakılmamalıdır. Büyük çiftçilerin işletebilecekleri arazi genişliğini sınırlamak lazımdır".* * *Sıra İnönüdeydi.Başbakan İnönü 1936da "Bir toprak, ancak işleyenin malı olursa en çok mahsulünü verir" dedi.İkinci Dünya Savaşının ardından "Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu" hazırlattı. Ancak bu reform hazırlığı, CHP iktidarının sonu oldu. Meclisteki büyük toprak sahibi milletvekilleri (Emin Sazak, Adnan Menderes vd.) ayağa kalktı. Kanunun "faşist" olduğunu söyleyen Menderes, arkadaşlarıyla CHPden ayrılıp DPyi kurdu.Ve - güzel yurdum benim - DP, topraksız köylülerin oylarıyla iktidar oldu.* * *DPyi deviren askerler, 1961 Anayasasına "Devlet, topraksız çiftçiye toprak sağlar" maddesi koydurdu ve bir Toprak Reformu tasarısı hazırlattı. Ancak yasa Meclisten çıkarılamadı.70lerde Ecevit ısrarla toprak reformunu savundu. Ama çıkarılan Reform Kanunu APnin itirazıyla Anayasa Mahkemesince iptal edildi.Ecevit bu kez "Köy - Kent projesi"yle çıktı ortaya... Son iktidarında örnek bir köy - kent kurdu da...Ama son seçimde - güzel yurdum benim - kurduğu köy - kentten bir tek oy dahi alamadı.Devrildikten sonra ziyaretine gelen Başbakan Tayyip Erdoğana, hasta yatağında "Köy - Kentleri sürdürün" dedi. Ama bu da unutulmuş bir vasiyetten öteye gidemedi.* * *Bugün yakınıp durduğumuz köyleşmiş kentlerden, gecekondulaşmaya, hacıağa sermayedarlardan, arabesk kültüre kadar pek çok sorunun kökeninde o yüz yıllık zaaf yatıyor.Bir başbakanı daha kendisiyle baş edemeden tarihe gömen, o arsız zaaf... can.dundar@e-kolay.net Türküler, halaylar, popstar yarışmasından mülhem veda şarkılarıyla biraz magazinleştirilmiş DSP kurultayında Ecevitin kısık tondan, irticalen yaptığı uzun konuşma, delegelerin uğultusunda eridi gitti. Oysa bu konuşmada Cumhuriyetin asırlık bir zaafının itirafı vardı.
Özay Şendir
Gerçek savaş mı yoksa danışıklı savaş mı?
23 Haziran 2025
Tunca Bengin
Nobel Barış Ödülü adayı ‘savaş’ dedi
23 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yabancı parayla ücret olur mu?
23 Haziran 2025
Didem Özel Tümer
İran’da zorla rejim değişikliği mümkün mü?
23 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bundan sonra neler olacak?
23 Haziran 2025