Melike, 19 yaşında gelmiş Avusturya'ya... 16 yıldır Viyana'da yaşıyor. Oradaki 350 bin Türk'ten biri... 2 yıl önce yine ekimde bir TV programına davet edildi. "Biri Bizi Gözetliyor" formatlı programın adı "Takas"tı. Takas, 1 değil, 2 evde çekiliyor. Seçilen evlerde birbirine taban tabana zıt fikirden aileler oturuyor. 5 gün süreyle eş değiştiriyorlar.Melike için seçilen evde, Avusturyalı ırkçı lider Heider'e oy vermiş, yabancı düşmanı bir aile vardı. Melike, oğlu ile birlikte, istenmediği bu aileye "tam üye"ymiş gibi katıldı.Avusturyalı kadın da dazlak oğlu ile Melike'nin erkek arkadaşı Dursun'un lokantasında çalışmaya başladı."Takas" gerçekleşince kameralar gümbürtüyü seyre koyuldu.* * *"Avusturya'nın en ünlü Türk çifti" haline gelen Melike ve Dursun ile programdan sonra Viyana'da görüşmüştüm.İkisi de "müzakereler"in şokunu hâlâ üzerinden atamamıştı.Melike eve girdiğinde banyoda hangi tuvalet kâğıdını kullanacağına dair "Viyana kriterleri"yle karşılaşmış.Sonra oğlunun "serbest dolaşım"ı engellenmiş, her odaya girmemesi için uyarılmış.Eşit muamele beklerken, gece örtüsüz bir yer yatağında yatırılmışlar. Sabah "Boş durma, şu sigara tablalarını dök" talimatına maruz kalmışlar. "Ben köleniz miyim" deyince, evin erkeği gürlemiş:"Sen Türk'sün, otomatikman kölemizsin. Siz Türkleri gaz odasına sokup derinizden abajur yapmak lazım."Avusturya'da çalışırken, vergi verirken hiç sorun olmayan Müslümanlıkları, Türklükleri, görüntüleri sorun olmuş birden; tıpkı NATO'da Batı'nın sınırlarını beklerken, Gümrük Birliği ile kapıları açarken insan hakları, dinleri, farklılıkları hiç dert edilmeyen Türkler gibi...Melike, bu "müzakere çerçevesi"ni "sindirememiş" ve 5 günü dolduramadan evi terk etmiş.* * *Takas, 2003 Kasım'ında ATV-Plus'ta yayımlandı. Avusturya, kapışmayı izlemek üzere ekran başındaydı.Lakin görüntüler o kadar utanç vericiydi ki, ilk gece yayın bittikten sonra 150 kadar Avusturyalı, Dursun'un restoranına gidip çiçek verdi ve ırkçı aile adına özür diledi.Geçenlerde benimle röportaj yapan Avusturya'nın ünlü siyasi dergisi Profil, Avusturya kamuoyunun toptan Türkiye'ye muhalif olduğunu söyleyince ben de bu yarışmayı hatırlatmış, "O 150 Avusturyalı bile kalmadı mı?" diye sormuştum.* * *Korkarım dünkü direniş, yansıtıldığı gibi sadece Avusturya kaynaklı değildi."Heider kafalılar", "derin Avrupa"nın ırkçı bilinçaltını temsil ediyor.Gün boyu tartışılan, onların "sindirim kapasitesi..."Ama unutulmamalı ki, Türkiye'nin de bir "sindirim kapasitesi" var.Müzakerelerde bu kapasiteler "takas" edilecek.Avrupa "hazım güçlüğü" alametleri gösterdi dün...Türkiye ise sabırlı ve kararlı davranarak "kolay sindirilmeyeceği" tahminini doğruladı. Dileriz, Türkiye'nin büyük ulusal hayali için yara bere içinde çıktığımız bu yolda müzakerelerde Melike gibi bir muamele görüp çekip gitmek zorunda kalmayız.Herkese hayırlı sindirimler! can.dundar@e-kolay.net Dün Lüksemburg'da Türkiye, 2 yıl önce Viyana'da Melike'nin başına gelenin aynısını yaşadı.