CEVHER, Türkiye’nin en büyük jant üreticilerinden biri... Grubun Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Özyavuz‘la geçen gün Volkswagen’den aldıkları özel ödülle ilgili sohbet ederken; şu soru aklıma geldi.
“Bundan birkaç yıl önce General Motors’un (GM) durumunun böyle olabileceğini sorsaydım, ne cevap verirdiniz?”
Aslında bu soruyu sormamın özel bir nedeni var.
Çünkü İzmirli jant üreticileri artık dünyanın en önemli markalarına ürünlerini satıyorlar.
Cevher de onlardan biri...
Ve yıllar içinde GM, Cevher’e ödüller verdi, stratejik partnerlerinden biri ilan etti. İzmirli Cevher, ABD’nin bu devine çok özel ürünler geliştirdi.
Özyavuz, şöyle dedi:
“İnan, bugünkü tabloyu biz de göremezdik. Her şey tersine döndü. Ne bütçeler, ne planlar tuttu. General Motors şimdi farklı bir strateji uygulamak zorunda. Amerikalılar daha küçük arabalara binmek zorunda kalacak. Kriz sonrasını elbette bilemem...”
Amerikalılar ya daha küçük arabaya binmeye ikna edilecek ya da kriz sonrası hesaplar yeniden yapılacak.
Dünya krizi başta inşaat olmak üzere en fazla otomotiv sektörünü vurdu.
Özellikle de ABD’deki otomotiv üreticilerini...
General Motors, şimdi bir yol ayrımında ve tüketici eğilimlerini belki de yeniden dizayn etmek zorunda.
Şimdi GM’in yerini daha çok Volkswagen aldı.
Volkswagen aslında yeni bir trend yakaladı, boşluğu doldurdu.Krizi bir anlamda kendi lehine çevirmeyi başardı.
O yüzden Cevher’e verilen ve Volkswagen’in Oscar’ı olarak kabul edilen “Volkswagen Group Awward 2009” ödülünün anlamı daha da önem kazanıyor.
Son zamanlarda diesel yani mazotlu araç üretimleri neredeyse firmaların büyüme stratejilerini belirliyordu.
Cevher, diesel silindir kafası ihalelerinde istediğini alamayınca yönünü benzinli ve ufak hacimli silindir kafalarına yönlendirmişti.
Silindir kafası aracın kalbi demek. Çok yüksek teknoloji, know how ve deneyim gerektirir. Dünya otomotiv firmaları bu know-howların transfer olmaması için silindir kafalarını kendi bünyelerinde üretme eğilimi içine girdiler.
Ancak Avrupa ve Amerika’daki yaptırım gücü fazla olan sendikaların ağır şartları ve insan gücü maliyetinin de pahalı olması bu üretimi sonunda yan sanayiye kaptırdı.
Cevher’in farkını gösterebileceği adımlar da işte bu ayrıntılarda saklı.
Özyavuz, konuştuğumuzda yüksek kalite ile birleşmiş uygun maliyetli, seri üretime başlanacak 1.2 litre TFSI silindir kafasını Volkswagen için üreteceklerini müjdesini de verdi.
Demek ki, otomotivin liderliğine soyunan Volkswagen daha küçük, daha az benzin harcayan modellerin peşinde koşuyor.
* * *
Haluk Özyavuz’a geleceğin otomobillerin tarifini vermesini istedim.
Şöyle bir tarif verdi:
“Ülkeler insanların tekrar bu karamsarlıktan kurtulup para harcayabilmesi ve emtia alabilmesi için bir dolu tedbirler alıyor. Bu da tabii ki lüks sektörünü iyice dibe itip makul ve küçük ihtiyaç kullanımını öne çıkarıyor. Tıpkı kocaman gövdeli büyük hacim ve mazotlu arabalar yerine küçük ve ufak hacimli, çift turbolu yüksek performans üreten benzinli araçlar gibi... Yeni araba modelimiz böyle olacak. Bu tanım kriz sonrası tüm ayakta kalan otomobil markalarının ortak çözümü ve kararıdır. Tabii ki, bu hemen ulaşabilinen bir çözüm. Bunun ardından gelecekte elektrikli, hibrid veya melez araçlar üretilecek. Hedef ulaşılması zor da olsa sıfır emisyon. Ama bugünün trendi ‘down sizing’; yani küçük ve kompakt model, düşük hacim, yüksek performans ve benzinli turbo motorlar...”
* * *
Özyavuz’a göre finans kuruluşları reel sektörü desteklemekte gecikiyor.
Krizle ilgili bitiş tahmini de şöyle...
“2007 sonu rakamlarına ancak ve ancak 2012’den önce ulaşılamaz...”