KARŞIYAKA’NIN kongresini gidip izledim.
Gönül istiyor ki; İzmir’deki kulüplerimizin genel kurulları spor salonlarında yapılsın.
Hatta salonlar tıklım tıklım olsun; oy atabilmek için insanlar kuyrukta beklesin.
Ama olmuyor.
Başarı gelmeyince ilgi de azalıyor.
Başarı varsa da herkes sahiplenmek istiyor.
İşte böyle dönemlerde o renklere gönül verenler nasıl taraftar olduklarını kanıtlamak zorundalar.
Evlilik yemini gibi...
“İyi günde, kötü günde...” diyebilmek lazım.
Ya da tribün ağzıyla...
Bir taraftar “Pazara kadar değil, mezara kadar...” takımlarının arkasında olduğunu göstermeleri gerekir.
Karşıyaka’nın, Altay’ın, Göztepe’nin kaç üyesi var bilemiyorum; bunların ne kadarı aktif, ne kadarı kağıt üstünde...
Açıp incelemek gerekir.
Ama bildiğim bir tek şey var.
Camiaların büyüklüğü böyle günlerde kanıtlanmalı.
Karşıyaka gibi Göztepe gibi gerçekten herkesin kıskanarak izlediği taraftar kitlesine sahip olan kulüplerimizin kongreleri bir şenlik havasında geçmeli.
Elbette rekabet olacak, elbette yarış olacak.
Ama o coşkuyu herkes hissetmeli.
* * *
Geçen hafta Fenerbahçe’nin kongresi böyleydi.
Türkiye’nin farklı yerlerinden gelen Fenerbahçe taraftarları yeni başkanlarını seçmek için salonları doldurdu.
Aziz Yıldırım, “Hedefimiz 1 milyon aktif üyeli bir Fenerbahçe yaratmak” dedi.
Taraftar değil...
Aidatını düzenli yatırıp kongrelerde oy atma hakkına sahip üyelerden bahsediyorum.
Sizce hayal mi?
1 milyon aktif üyenin belki de internet kanalıyla ya da elektronik oylamayla Fenerbahçe’nin yeni başkanını seçebilmesi imkansız mıdır?
Bence değil.
Örneğin İzmir’de bir Karşıyaka’nın, Göztepe’nin bırakın bir milyonu; 50 bin, 100 bin üyesi olması bir fantezi midir?
Bir ütopya mıdır?
* * *
Karşıyaka’nın Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, kürsüye çıktığında benzer cümleler kullandı aslında.
“Bir sonraki kongrede daha kalabalık bir topluluğa konuşmak isterim. Tabii Allah sağlık verirse. Ben de 84’ü artık bitirdim biliyorsunuz.”
Selçuk Bey, sen çok yaşa...
Çünkü Selçuk Yaşar, bir taraftarın nasıl olması gerektiğini sadece İzmir’e değil, tüm Türkiye’ye gösteren çok güzel bir örnektir.
Holdingi sıkıntıya girmiş, girmemiş; başarı olmuş, olmamış ne zaman olsa Selçuk Ağabey takımının yanında...
En karamsar, camianın en umutsuz olduğu dönemde Selçuk Ağabey kürsüde “Durun bakalım, her şey bitmedi” diyerek herkese moral veren bir akil adam...
Niçin?
Tek bir nedeni var.
Gönül verdiği renkler...
* * *
Ankara’da şimdi bir senaryo konuşuluyor.
Ankaragücü Kulübü Onursal Başkanı Cemal Aydın ile Ankaraspor Onursal Başkanı Melih Gökçek arasında bir süredir gizlice yürütülen pazarlıklar olumlu sonuçlandı.
İki kulüp birleşiyor.
Bu Karşıyaka’ya Süper Lig yolunu açar mı?
Türkiye’nin lobisi İzmir’i Süper Lig’e taşır mı? Bilemem...
Karşıyaka kongresinde başkanını seçti.
Akif Ersezgin iki yıl daha görevine devam edecek.
Yeni yönetim kurulu ise önümüzdeki perşembe günü yapılacak.
Bu birleşme olur ya da olmaz.
Karşıyaka Süper Lig’e çıkar ya çıkmaz.
Selçuk Yaşar’ın dediği gibi perşembe günü Karşıyaka 100-200 kişiyle değil; binlerle toplanmalı.
Ve hep birlikte yeni bir yürüyüşü başlatmalı.
Bu dileklerin tüm İzmir kulüpleri için olduğunu da hatırlatmak isterim.