Aydın Beyin yaptığı, yepyeni bir çığır açmaktır. Ne diyor: "Gelin temiz bir Türkiye için namussuzun üstüne hep beraber gidelim."***AYDIN Doğanın şu tarihi tespitlerine katılmamak mümkün mü? "Bir gecede ismini değiştirerek firmaların içini boşaltanları ve boşaltmaya devam edenleri nasıl bağışlarız? Türkiyeyi 2001 krizine sürükleyen topu topu on ailedir. Bunların yarısının elinde medya var. Bu aileler hala Boğazın iki yakasında, yatlarında, yalılarında, helikopter ve uçaklarıyla, metresleriyle kumarhanelerde zevk u sefa içinde yaşıyorlar. Bankasının içini boşaltmış, yolsuzluğa bulaşmış bir medya sahibinin hortumcuların ve yolsuzlukların üstüne gitmesi mümkün mü? Hükümete teşekkür ediyorum. Hortumcuların üzerine gidiyor, halkı soyanların gırtlağını sıkarız diyorlar. Bu mücadelede elimden gelen her türlü desteği sağlayacağım. Çünkü yolsuzluklarla mücadeleyi çocuklarıma ve torunlarıma bir şeref belgesi olarak bırakmaya kararlıyım." ***AYDIN Doğanın hortumculara, yolsuzluklara karşı mücadele ilanı sayılabilecek tarihi davetini tekrarlayalım: "Gelin temiz bir Türkiye için namussuzun üzerine hep beraber gidelim."Bakalım şimdi "Biz de mücadelede varız" cevabı kimlerden yükselecek?***BU "dürüstlük mücadelesi"ni başlatan Aydın Doğan kendi gerçeklerini de ilan ediyor."45 yıllık iş hayatımda devlete bir kuruş vergi ve SSK borcum yok. Devletin hakkımda açtığı bir tek usulsüzlük davası dahi mevcut değil..."Aynı açık yüreklilikle konuşabilecekler varsa şimdi konuşsun... AYDIN Doğan, Kelkitte gerçekleri seslendirdi. Yolsuzluklara bulaşan medyayı, medya patronlarını sorguladı. Türkiyeyi sürekli eleştiren, Alman hükümetinin insan hakları sorumlusu Claudia Roth, Kübaya gitmeye karar verdi. Ama bazılarının hayran olduğu Küba, Rortha vize vermedi. "Allahın sopası yok ki kafalara vursun."Hem Rothun, hem Küba demokrasisi hayranlarının... ROTHA KÜBA YASAĞI HIV VİRÜSÜ İlkokul öğretmeni dostum anlattı: "Küçük üç öğrencim, filmlerde gördükleri gibi kan kardeşi olmaya karar vermişler. Çakıyla kollarını kesmişler. Yaptıkları başlarına umduklarından büyük iş açınca çığlığı basmışlar.Hastaneye yetiştirene kadar öldük öldük dirildik.Bir gün de, aynı sırada oturan küçük iki arkadaştan biri diğerine kızıyor. Elindeki kalemi arkadaşının suratına doğru savuruyor. Kalem burun deliğinden içeri öyle bir giriyor ki, her yer kırmızıya boyanıyor. Kan kaybı zor önlendi."HIV virüsü taşıyan Y. O.nun şanssız ve tatsız macerası sürüyor.Olayda; "bulaşma ihtimali sıfıra yakın, endişeler yersiz" diyenlere yukarıdaki iki olayı hatırlatırım.Direnişçi bir anne babayı, bulaşma ihtimali sıfır olmayan böyle bir ortamda çocuğunu bulundurmaya zorlamak en azından insancıl bir davranış sayılmaz.Peki Y. O.nun durumu ne olacak? Ona yapılan haksızlık, onu teşhir etmekle başlıyor. Ve bu haksızlığı ona herkesten önce ailesi yapıyor. Onun hem tedavisi, hem okuması, hem mutlu olması sağlanmalı.Ama nasıl?Veliler boykotu kaldırmasalar, her şeyden önce, Türk - Alman Sağlık Vakfı (TASV) ve Gissen Üniversitesi Çocuk Kliniğinin ücretsiz tedavi teklifine olumlu yanıt verilmeli. O tedavi sırasında eğitim olanakları da araştırılmalı.Ama her şeyden önemlisi Y. O. tartışma ve teşhir konusu yapılmaktan çıkarılarak psikolojik çöküntüden kurtarılmalı. Hangi aile haklı? SEÇİM VAR MI? Beceriksizlik ödül konusu olsa Ankara kazanır. Son örneği, 3 Kasım seçimleri.Uzun lafın kısası, şimdi gündemde güçlü iki şık var.Ya seçim iptal edilip, yeni seçime gidilecek, ya da DEHAP oyları dikkate alınmayıp, oluşacak yeni baraj durumuna göre sandalye dağılımı yapılacak.Peki ya Yüksek Seçim Kurulu, "3 Kasım seçim dönemi çoktan geçti, bizim yapacağımız bir şey yok" diyerek iptal başvurusunu reddederse ne olacak?O durumda Meclisin meşruiyeti tartışılacak, "yeni bir seçimde yüzde 50 ile geliriz" diyen AKP herhalde erken seçim kararı alacak!..Ama yazılı ve görsel medyayı izler, uzmanlara kulak verirseniz ihtimallerin bu kadarla bitmediğini görürsünüz. Seç seç al, görüş var ve çoğu birbirine zıt. Ama ilk bakışta, o da haklı öbürü de.Söylenecek tek şey var "Bir deli kuyuya bir taş atmış bin akıllı çıkaramamış." dheper@milliyet.com.tr Taşı kuyuya kim attı?