Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Paris, Türk - Fransız ilişkilerini iki kez üst üste dinamitledi.
Hem Chirac "Fransa, Ermeni soykırımını tanır" diyen yasayı onayladı.
Hem de Paris Belediyesi, 6 metrelik bir soykırım anıtı yapılmasını oy birliği ile kabul etti.
Osmanlı'yı sömüren Türkiye'nin güneyine asker çıkartıp işgal eden ve halkı kurşunlayan Fransa şimdi de Ermenileri kullanarak aynı düşmanlığı yürütüyor.
Paris'in Ankara'daki büyükelçisi de kalkmış dün Fransa'daki kuvvetler ayrılığından söz ederek, hükümetin Türkiye'ye dostluğundan dem vuruyor. Komik...

Bugün Fransa'nın Ermeni soykırımının tanınmasını istemesi Osmanlı'ya yapılan ıslahat taleplerine benziyor.
O günler geride kaldı ama tarihin tekerrürden ibaret olduğu gerçeği değişmedi.
Osmanlı'dan ıslahat talepleri, bir bakıma Batılı devletlerin müdahale bahanesi olmuştu. 1895'te yazılan bir Alman belgesinde şöyle deniyor: "Biz, Avrupa'nın 'Türkiye' ve 'Reformlar' arasında bir seçim yapması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü bu iki kavram birbirleri ile uyum sağlamıyor." Yani; ya "Türkiye" ya "ıslahat". Bu, ıslahat varsa Türkiye yoktur diye de anlaşılabilir.
Aslında, Osmanlı devletinin bir "azınlık cenneti" olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Türkiye'deki bu serbestlik ve alabildiğine faaliyet rahatlığı Cizvit Misyoneri Emile Langrad'a şu sözü söyletiyor: "Gönül isterdi ki Katolikler, Osmanlı padişahının ülkesinde olduğu gibi İngiltere ve Hollanda'da rahat ve serbest olsunlar."
Bir Fransız tarihçinin haklı olarak ifade ettiği gibi "Ermeni meselesi Türklerin Anadolu'ya ayak basmalarıyla birlikte ortaya çıkan Şark Meselesi'nin küçük bir kıvılcımıdır."
Emperyalist stratejinin "Şark Meselesi" politikası, Doğu'da Ermenileri kullanılacak vasıta olarak keşfetmişti.

Bugün de olan budur.
Ermeni bahanesiyle Türkiye aleyhinde bir kampanya başlatıldı. Batı, Türkiye'ye karşı ayaklandı.
Üstelik Ankara'nın tepkisi de ciddiye alınmıyor. Acı olan da bu.
Bakın dün ABD'nin Maryland eyaleti Meclisi'ne sunulan iki tasarıda; Ermeni soykırımı anma günü ilan edilmesi isteniyor ve en ilginci "Ermeni soykırımının Hitler'e Yahudileri katletmek için ilham verdiği" ileri sürülüyor.
Ok yaydan çıktı sayılabilir. Öyleyse yapılacak olan Ermenistan'a yüklenmektir.
Çeşitli yollarla Türkiye'den giden gıda maddelerinin önü kesilmelidir.
Türk hava sahası Ermenistan'a inen kalkan uçaklara kapatılmalıdır.
Azerbaycan ve Gürcistan'la ilişkiler daha da yoğunlaştırılmalı o cepheden de Ermenistan sıkıştırılmalıdır.
Bu baskı Erivan hükümetini etkileyecek düzeyde ve süreklilikte olmalıdır.
Uzmanlar genellikle bu noktalarda ittifak ediyorlar.
"Zor oyunu bozar" sözünün büyüsü belki de olumlu sonuç alınmasına yarayabilir.