Doğan HEPER
"DEMOKRATİK yaşam içinde bir siyasi partinin kapatılması yasalara uygun da bulunsa siyasete uygunluğu tartışmalıdır.
Yargıtay Başsavcısı sağlam hukuki gerekçelere dayanabilir, haklı olabilir. Onun topladığı deliller Refah'ın kapatılması için yeterli nedenler sayılabilir.
Ama bu, işin hukuki yönüdür.
Olaya siyaseten bakınca, Türkiye'de yüzde 21 oy almış, iktidar ortağı olmuş bir partinin kapatılması pek de yerinde sayılabilir mi?
Bu arada Refah Partililer de şunu unutmamalı ki demokrasi hepimize her zaman gereklidir.
Bugün onların partilerinin kapatılmaması savunuluyorsa; ileri sürülen gerekçe demokrasidir. Oysa Refah sempatizanlarının birçoğu TV ekranlarında bile `bize sizin demokrasiniz lazım değil, şeriat yönetimi istiyoruz' diye bağırıp duruyorlardı.
Bugünse onların partilerinin kapatılmamasını isteyenlerin dayandığı tek gerekçe o Refah sempatizanlarının beğenmediği ve istemediği demokrasidir.
Belki bu kez demokrasinin faziletine onlar da inanırlar."
Bu cümleler 25 Mayıs 1997 günü bu köşede yer almış. Yani Erbakan'ın
"bir kısım medya"ya yemeğinden 130 gün önce.
* * *
RP ve Erbakan yanlışa oynadı, bu nedenle de Türkiye'deki yüzde 20 oya yazık oluyor.
Neden?
Çünkü açıkça görünen o ki Türkiye'de
"iki tane RP" var.
Biri; dinine bağlı demokrat ama ülkeyi yönetenleri beğenmeyen ve tercihini mevcut partiler dışında kullanan seçmenlerden ve partililerden oluşan
RP.
Diğeri bu demokratik ve laik düzeni yıkıp şeriat düzeni kurmak isteyenlerden oluşan
RP.
* * *
DÜNYADA günümüzde ideolojiler törpülendi.
Sağ, sol merkeze kaydı, adeta birbiriyle buluştu.
Bakın bugün İngiltere'de İşçi Partisi bazılarının korktuğu, katı ilkeleri olan, sosyalizmin temsilcisi bir parti mi?
Hayır.
Adeta muhafazakarlardan daha liberal, daha pragmatik, daha modern, yenilikçi bir parti.
Ve bu nedenle de güven veriyor, oy alıyor.
* * *
RP de birinci haliyle; pek çok vatandaştan destek gören, topluma güven veren, güven verdikçe de oyunu artıracak olan bir merkez sağ parti gibi göründü.
Ama partinin üst düzeyi bunu pratiğe dökemedi.
Parti içindeki
kıravatlılar sarıklıların gölgesinde kaldı. O zaman
"ikinci RP" öne çıktı.
Abdullah Gül gibilerin, Bülent Arınç gibilerin yerine aşırılar, sivriler partinin imajını esir aldı.
* * *
BİRİNCİ RP ikincisine galip gelseydi belki de şimdi Refahyol iktidarı sürüyor olacaktı.
Ama ikinci RP'nin galibiyetine ve Türkiye'yi sürüklemek istediği noktaya razı olunamazdı ve RP iktidardan gitti.
Şimdi Erbakan hatasını anladı da, o
"bir kısım medya"yı toplayıp bir dönüm noktasını mı belgeliyor.
Yoksa Anayasa Mahkemesi arifesinde yine
"ikinci RP"lilerin ucuz kurnazlığına mı başvuruyor?
Erbakan'ın gazetecilere verdiği yemekteki şu iki kelimesi ilginç;
"laikiz ve demokratız."
Bu samimi bir dönüşümün göstergesiyse sevindirici.
Bu büyük partimiz, RP için temennimiz yöneticilerinin;
"zararın neresinden dönülse kardır" sözü doğrultusunda hareket etmiş olmalarıdır.
Yöneticileri, yüzde 21 oy almış bir partiye yazık etmemeli.
Yazara EmailD.Heper@milliyet.com.tr