Memurlarla işçiler, işçi emeklileri ile memur emeklileri ve Bağ - Kurlular arasında ücret dengesizlikleri olduğu biliniyor.
Ama yıllardır bu adaletsiz durum düzeltilecek dendiği halde düzeltilmiyor.
Uçurum kapatılmıyor.
Eşit işe eşit ücret ilkesi Türkiye'de geçerli değil.
Örneğin Köy Hizmetleri'nin taşra teşkilatında görev yapan memur ile işçilerin eline geçen ücretlere bir bakın.
4 yıl yüksek tahsil yapmış memurların, işçilerden düşük ücret aldığı görülüyor. Buna benzer "adaletsizliklerin giderilmesi" gerekmez mi?
Tabii bu eşitsizlik giderme işçi statüsündekilerin ücretlerini çok görme yönünde olmamalı. Eşitlik, adalet memurların ücretlerini de hak ettikleri seviyelere çıkartarak sağlanmalı.
İşte adaletsizliğin cetveli:
MEMUR
Pozisyonu Aylık Ücret (Ort.)
Bölge müdürü 316.431.000.-
İl müdürü 239.951.000.-
Yük. mühendis 205.190.000.-
Teknisyen 119.548.000.-
Memur 103.253.000.-
İŞÇİ
Maaş + ikramiye
1 aylık ortalama (TL.)
Pozisyonu Kadrolu Mevsimlik
Şoför 355.575.000.- 280.982.000.-
Yağcı 316.974.000.- 277.760.000.-
Düz işçi 307.947.000.- 243.884.000.-
Bekçi 345.132.000.- 260.536.000.-
Tem. işçisi 323.012.000.- 247.728.000.-
Bükemediğin eli öp...
O tarihi ve turistik bölge bir garip Anadolu kasabasının pazar yeri gibidir.
Yeni Cami'nin etrafı işportadan geçit vermez.
Manzara ne İstanbul'a yakışır ne de tarihi Eminönü'ne.
O işgalin kaldırılması umudunu taşıyanlar önceki gün yeni bir haberle irkildiler.
Eminönü'nün yeni belediye başkanı bükemediği eli öpmeye karar vermiş.
Seyyar işportaları kaldırmayı beceremeyince onlara 400 adet tezgah izni vermeyi kararlaştırmış.
Belediye başkanının gerekçesi hem teslimiyet ifadesi hem tenakuzlar taşıyor.
"Mafya, belediyenin yerlerini seyyarlara kiralıyor. Zabıta ne yapsın? Bunları sıkıyönetim kaldıramadı.
Şimdi biz 400 yoksula tezgah izni vereceğiz. 3 şartımız var. Trafiğe engel olmayacaklar. Tarihi dokuyu bozmayacaklar. Başkasına zarar vermeyecekler."
Hangi yoksul? Sayın belediye başkanı işportadan kazanılanın ne olduğunu biliyor mu?
Bakın İstanbul'da Çatalca'dan, Silivri'den Kartal'a, Tuzla'ya kadar, şehir içi de dahil her yerde kaçak yabancı ve de çoğunlukla Romen işçiler çalıştırılıyor. Genellikle inşaatlarda durum bu. Peki bu belediye başkanının yoksul dediği kişiler neden oralarda değiller. Çünkü işportacılık varken inşaat işçiliğinin gelirine tenezzül etmiyorlar.
Biz Eminönü örneğini her şeyden önce yönetim zaafımızın somut bir göstergesi olarak gündeme getirdik.
Türkiye bu tip yöneticilerle yönetilemez.
Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr
