Doğan HEPER
BU acayip emri veren kim?
Sağlık Bakanlığı.
Moral bozucu bir tebliğ.
Daha doğrusu; sanki tebliğ değil ferman!..
Duyduk duymadık demeyin:
Tüm araçlarda, beş kişiden fazla insan çalıştıran işyerlerinde, kahvehane, sinema gibi topluma açık mekanlarda ve 5'ten çok kişinin barındığı her evde bundan böyle
"ceset torbası" bulundurulması mecburidir...
Bulundurmayanlar üç aydan altı aya kadar hapsolunacaktır...
Ceset torbasının yerinde olup olmadığı devamlı kontrol edilecektir...
* * *
BÖYLE saçmalık olur mu?
Sanki trafik canavarıyla mücadele ile ölümleri azaltmaktan ümidi kesen bakanlık ölüleri göz önünden torbalayıp kaldırmanın daha kolay olacağına karar vermiş gibi.
Peki ya evlerde, işyerlerinde ceset torbalarına ne gerek var?
O da;
"bundan sonra kendi ölünü kendin kaldır ilkesi uygulanacak, haberiniz olsun" demek mi?
Anlaşıldığı kadarıyla ortada kaldırılacak bir şey var, ama o cenaze değil de, galiba torbaları ithal edenin kaldıracağı 9 trilyon lira...
* * *
TEBLİĞDE ceset torbalarının özellikleri de sayılmış.
Boyu 2 metre 20 santim, eni 95 santim, kaldırabileceği ağırlık 120 kilo olacak.
Bu ölçü Türk tipine pek uygun değil. Yani biraz büyük.
Acaba iki kişi için bir tane alsak olmaz mı!.. Yoksa tebliği ihlal mi etmiş oluruz?..
* * *
NEDEN adam olamıyoruz?
İfratla tefrit arasında gidip geldiğimiz için. Bir türlü dengemizi tutturamıyoruz.
Trafik canavarı baş belamız. Önlem lazım, olanlar yetersiz. Hükümet bir dizi yeni tedbir saptadı. Birçoğu yerinde.
Ama araçlarda ceset torbasının hikmetini anlamak güç.
Bu hikmet sürücünün sinirini bozmaksa onu anlarım.
Bagajda tabutunu taşıyan şoför, oh artık, direksiyonda ne kadar serinkanlı olur, değil mi?
Ben olamam.
* * *
SAĞLIK Bakanlığı cesetlerle uğraşacağına sağlarla uğraşsa; öncelikle trafiği yoğun, kazası bol şehirlerarası yollar üzerlerinde acil müdahale merkezlerini kursa...
Bırakın acil müdahale merkezlerini, hiç olmazsa her yüz kilometre için bir tam donanımlı ambulans tahsis etse, hem görevini, hem gerekeni, hem de özleneni yapmış olmaz mı?
TV ekranlarında her akşam trafik kazalarına uğrayanların ambulans bekleyişlerini seyrettikçe insanın içi parçalanıyor.
Ambulans yok, olanlar bozuk, donanımları eksik. Hatta birçoğunun deposunda benzin yok.
Deneyimim var, ben biliyorum. Allah size göstermesin. Onlardan birinde seyahat ettim de...
Ama olsun, ambulans yoksa ceset torbası verelim!..
Nasıl olsa ambulansın bulunmadığı yerde ihtiyacımızın ne olacağı belli...
Hatta, tedbirli sürücüler direksiyon başındayken ceset torbasını sırtlarına da geçirebilirler... Hini hacette, yardıma koşanlara zahmet olmasın diye...
* * *
HALİMİZE yine de şükür, bakanlık ya aracınızda muhtemel cesetler için imam taşıyacaksınız deseydi...
Sonuç: 9 trilyona göz diken avantacı cenaze levazımatçılarının Sağlık Bakanlığı'nın içinde olduğu anlaşılınca tebliğin iptali yoluna gidildi. Ama bu komedi Türk idare tarihine geçti...
Yazara EmailD.Heper@milliyet.com.tr