Ne liberal ne demokrat, ismi liberal demokrat

29 Eylül 2024

Kapağına bakarak kitap almayın deyimini Japonya siyaseti için kullanmak isabetli olacaktır. 1955’ten günümüze Japonya’yı birkaç yıllık kısa aralıklar hariç yöneten siyasi parti Liberal Demokrat Parti’dir (LDP). Ancak ne liberallikle ne de demokratlıkla pek alakası olduğu söylenemez. Aksine siyasi spektrumun sağında yer alan, milliyetçi ve muhafazakâr bir partidir. Geçtiğimiz cuma günü LDP üyeleri Shigeru Ishiba’yı parti lideri olarak seçtiler. Yakında başbakanlık koltuğuna oturacak olan eski Savunma Bakanı Ishiba’nın partinin ağır toplarıyla arası pek iyi değil; zaten muhafazakâr olan LDP’nin giderek daha sağa kayışını eleştiriyor. Daha önce dört kez aday olup başarısız olan Ishiba, bu sefer partinin alt kadrolarının desteğini alarak liderliğe seçildi.

Japonya dünyanın en konformist ve kolektivist toplumlarından biridir. Böyle bir yapıda liberalizmin muhafazakâr bir şekilde yorumlanması çok da sürpriz sayılmaz. İşin aslı siyasi kavram ve terimler zamana ve mekâna göre evrimleşerek değişirler. Misal,

Yazının Devamı

Savaşın kuralları olur

22 Eylül 2024

“Sınırlı savaş çağında geliştirilen uluslararası hukuk kurallarından bugün ne kadar da uzağız! Modern savaş acımasızdır, hamile kadınları veya bebekleri esirgemez; ayrım gözetmeksizin öldürür ve yok eder. Tarafsızların haklarına saygı göstermez. Milyonlarca insan öldürülür, köleleştirilir veya atalarının yüzyıllardır yaşadığı yerlerden sürülür. Bu bitmeyen mücadelenin bir sonraki bölümünde ne olacağını kimse tahmin edemez.” Bu cümleler Nazi baskısı yüzünden Avusturya’dan Amerika’ya kaçmak zorunda kalan ekonomist Ludvig von Mises’in 1949’da yayınladığı “İnsan Faaliyetleri” kitabında bulunuyor. Ne yazık ki aradan geçen 75 sene sonrasında, insanlığın tüm çabalarına rağmen, savaşın dehşeti Orta Doğu’da topyekûn bir vaziyette bölge halklarına acı çektirmeye devam ediyor.

İnsanoğlu yıkıcı dünya savaşlarından sonra bir daha asla aynı vahşet yaşanmasın diye uluslararası bir çaba gösterdi. Ancak İsrail ne insanlık tanıyor ne de hukuk. Mises’in kitabıyla

Yazının Devamı

Özgürlüğün Bedeli

15 Eylül 2024

"Geçici güvenlik için temel özgürlükten feragat edenler, ne özgürlüğü ne de güvenliği hak ederler". Benjamin Franklin ABD’nin kuruluş sancıları çektiği esnada bu cümleyi kullanmıştır. Özgürlük beraberinde sorumluluk getirir, bu sebeple bilinçli toplumlarda ancak özgürlükten bahsedebiliriz. Franklin’in bu sözünü şöyle de uyarlayabiliriz: güvenlik için özgürlüğü feda edenler zamanla her ikisini de kaybeder.

El Salvador 1800’lerin ilk çeyreğinde bir İspanyol sömürgesi olmaktan çıkarak önce diğer Orta Amerika ülkeleri ile federasyonların içinde yer alır. Büyük Orta Amerika Cumhuriyeti 1898’de dağıldıktan sonra kendi egemenliğini kazanır. 20. Yüzyıl El Salvador için cuntacılarla Marksist devrimcilerin kanlı mücadeleleriyle geçer. 1979’da sol tandanslı cunta darbeyle idareyi ele geçirir, geniş çaplı kamulaştırma programları izler. Fakat cunta sağcıların tepkisini çektiği gibi devrimci üniversite

Yazının Devamı

Birinci dünya ülkesi Türkiye

8 Eylül 2024

23 Şubat 1945’te Türkiye, Almanya ve Japonya’ya karşı savaş ilan etmiştir. Aynı yılın haziran ayında Türkiye Birleşmiş Milletler’in kurucu 50 üyesi arasında yer almıştır. 18 Şubat 1952’de Yunanistan ile beraber ülkemiz NATO’ya katılmıştır. Sonuç olarak İkinci Dünya Savaşı’ndan beri Türkiye resmi olarak Batı uygarlığının bir parçasıdır; birinci dünya ülkesidir. Ancak Türkiye’nin Batı ile olan bağı çok daha geriye dayanmaktadır. III. Selim ve II. Mahmut ile 18. Yüzyılın sonlarından itibaren aslında Türkiye yüzünü Batı’ya döndüğünü göstermiştir. Nihayetinde Atatürk devrimleri sayesinde Batı’nın temsil ettiği değerler zihnimize işlemiştir.

BRICS üyeliği

Böyle bir giriş yapmamım sebebi geçtiğimiz hafta Türkiye’nin BRICS’e katılmak için resmi başvuru yaptığını ifade eden haberlerdi. İlk defa bir NATO ülkesi BRICS’e üye olma isteğinde bulunuyor. Bundan neredeyse tam bir yıl önce yine BRICS hakkında yazdığım bir yazımda İsmet İnönü’nün

Yazının Devamı

Elon Musk: Modern çağın demagogu

1 Eylül 2024

Hayatımda hiç tweet atmadım. Facebook ve Instagram’a nazaran hep bir uzak gelmişti Twitter (yeni adıyla X) bana. Her an ne yaptığımı ne düşündüğümü, neye kızıp neyden mutlu olduğumu dünyaya duyurmama gerek yok diye düşünmüştüm başından beri. Tabii son yıllarda artık devlet başkanlarının bile çok önemli politikaları duyurduğu bir mecra haline geldi Twitter. Özellikle Donald Trump yoğun bir şekilde kullanıyordu. Twitter’ı satın aldıktan sonra Trump’ın engelini kaldıran Musk, Trump’ın en güçlü destekçisi haline geldi.

Musk aslında 2022’ye kadar hep Demokrat Parti’yi destekliyordu. Twitter’ı satın alma sürecinde ayrılık tohumları atılmıştı. Trump’ın hesabını tekrar açacağını söyleyen Musk’ı Demokratlar ağır şekilde eleştiriyorlardı. Biden yönetiminin milyarderlere vergi getirme planı ve sendikalı elektrikli otomobil üreticilerine vergi teşviği getirmesi Musk’ı fena halde kızdırmıştı. Tesla sendikalaşmış değil. Daha az vergi ödemek için Musk Tesla fabrikalarını California’dan

Yazının Devamı

Kötünün iyisi tamam ama ya sonra?

25 Ağustos 2024

Amerikalıların iyi yaptığı bir şey varsa o da güzel bir şov düzenlemektir. Chicago’daki Demokrat Parti Kongresi Kamala Harris’in resmi olarak başkan adayı seçilmesiyle sona erdi. Kongre, bir siyasi parti kongresinden çok bir müzik festivali havasında geçti; DJ Cassidy ve rapçi Lil Jon kalabalığı coşturdu. Demokratların süperstarları Obamalar konuşmalarıyla hem ilham kaynağı oldular hem de siyasi mizahla güldürdüler. Biden’ın duygusal vedası da dramatik bir ton kattı. Amerikalıların bu tarz şovları bana biraz “cringe” (başkası adına utanma) gelir ama Paris Olimpiyatları açılışından daha iyi olduğunu kesinlikle söyleyebilirim.

Kamala Harris 1 ay gibi çok kısa bir sürede muazzam bir ivme yakaladı. Bunda elbette kendi çalışkanlığının ve hırsının payı vardır fakat odak noktasının Trump’tan tekrar Demokratlara yönelmesinin en büyük sebebi Biden’ın adaylıktan çekilmesidir. Biden o kadar çok baymıştı ki onun yerine kim gelirse gelsin çölde susuzluktan ölmek üzere olan birine su verilmiş etkisi yaratacaktı.

Yazının Devamı

Ava Giden Avlanır

18 Ağustos 2024

Tarih 4 Temmuz 1943. Almanların 4. Panzer ordusu güneyden ilerleyerek Sovyet ileri karakollarını temizlemek için ön saldırılara başlar. 5 Temmuz’da düzenlenmesi planlanan taarruza hazırlık için sürpriz unsurundan feragat ederler. Sovyetler karşılık olarak Alman mevzilerini topçu ateşine tutarlar. 5 Temmuz sabaha karşı saat 05.30’da 17 zırhlı, 3 mekanize ve 16 piyade tümeniyle Alman ordusu topyekun taarruza geçer. Toplamda 6 bin tankın katıldığı tarihin en büyük tank muharebesi böylece başlamış olur. Almanların sert saldırılarına karşı Sovyet ordusu başarılı bir savunma yapar ve karşı taarruzlarla düşmana büyük kayıplar verdirtir. Yoğun topçu ateşi altında Sovyet tankları ile mayın tarlaları arasında sıkışıp kalan Alman birlikleri geri çekilmek zorunda kalır. İkinci Dünya Savaşı’nın Doğu Cephesi’nde artık esen yıkıcı rüzgâr Moskova’dan Berlin’e doğru yön değiştirmiştir. 

İkinci Kursk Muharebesi 

Tarih 6 Ağustos 2024. 11 tank, 20’den fazla zırhlı araç ve yüzlerce piyade ile Ukrayna Kursk’a saldırır.

Yazının Devamı

Batamayacak Kadar Büyük: Boeing

11 Ağustos 2024

Daha önce hiç uçak bileti alırken uçağın markasını seçmeyi düşünmüş müydünüz? Normalde aklımıza bile gelmeyecek bu seçenek Boeing’in ardı arkası kesilmeyen skandalları sonucu bazı havayolu şirketleri tarafından müşterilere sunulmaya başlanmıştı. Açıkçası ben de artık uçakla seyahat etmem gerektiğinde Boeing yerine Airbus denk gelirse içimden küçük bir “oh” çekiyorum. Son olarak Boeing Starliner uzay aracı ile Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) gönderilen astronotlar, mekik bozulduğu için uzayda mahsur kalmış durumdalar. Starliner ekibinden Butch Wilmore ve Suni Williams’ın bir hafta olarak planlanan gezisi bir yıl kadar uzayabilir! Amerikan mühendisliği ve sanayisinin gözbebeği Boeing nasıl oldu da el attığı her işi başarsızlıkla sonuçlandırıyor? Sonda söyleyeceğimi başta dile getireyim: çünkü Boeing “too big to fail” (batamayacak kadar büyük) bir şirket. 

Boeing’in sorunlar silsilesi: 

2018 ve 2019’da yeni 737 MAX uçaklarının

Yazının Devamı