Bıçak kemiğe dayandı

Sanki yazgımız.
Sabah kara haberlerle uyanır;
Öğlen acı olaylarla karşılaşır, akşamı gözyaşıyla geçirir olduk.

Yitirdiğimiz her gencimiz, fidanımız, umudumuz,geleceğimiz çocuklarımız sadece aile ocaklarını değil tüm memleketi yakıyor.
Ne saldırı bitiyor, ne kan, ne gözyaşı.
Her olay sonrası “Hesap sorulacaktır”, “Lanetliyoruz”, “ Devlet üstesinden gelecektir” açıklamaları...
Ve liderlerin klasik cümlesi.

Türk siyasi tarihinin süreklilik arz eden söylemi:
Bıçak kemiğe dayandı.

Söylemeyen kalmadı.
Başbakan Turgut Özal (11 Ekim 1988): Bu devlet haince kan döken teröristi bedel ödetecek güçtedir. Artık bıçak kemiğe dayanmıştır.
Başbakan Süleyman Demirel (8 Aralık 1992) Terör örgütü şimdi de masum çocukların canını almaya başladı. Bıçak kemiğe dayanmıştır.
Başbakan Tansu Çiller (6 Ağustos 1996): Kimseye bir çakıl taşımızı vermeyiz. Terör ya bitecek, ya bitecek. Bıçak kemiğe dayandı.
Başbakan Mesut Yılmaz (16 Aralık 1997): Avrupa terör örgütüne daha fazla kucak açmaya devam edemez. Bıçak kemiğe dayandı.
Başbakan Bülent Ecevit (14 Şubat 1999- Abdullah Öcalan yakalanmadan iki gün önce): Terör örgütüne hizmet eden herkes hesap vermeye hazır olsun. Bıçak kemiğe dayanmıştır.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan (14 Ağustos 2011) Ramazana hürmeten sabrediyoruz. Bıçak kemiğe dayandı. Ramazandan sonra çok farklı olacak.

İnsan vücudunda 206 kemik var.
Uzun, yassı, kısa kemikler.
Yaklaşık 30 yıldır hep aynı şey söyleniyor.
Bıçak eti kesiyor, kanatıyor, kemiğe gelemiyor.
Af edersiniz...
Hangi kemik?

YAZAR NOTU: 10 şehidimizle ciğerimiz bir kez daha yandı. Bazıları ağır çok sayıda yaralı hastanelerde. Kaybettiğimiz evlatlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, ailelere ve milletimize başsağlığı diliyorum.