Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan, “100 yıllık mazisi ile Türk sporuna damga vuran kulübümüzün kurumsallaşması için olgunlaştıracağımız çalışma...” ifadesiyle yeni stat projesinden söz etti.
“Şampiyonluktan öte kurumsallaşma önemli” dedi.
* * *
Stattan önce ‘kurumsallaşmaya’ gelelim.
KSK, gelecek 100 yaşına basıyor.
Şanlı tarihi, kurucuları, kazandığı şampiyonluklar, efsane sporcularıyla bir asrı geride bırakıyor.
Kurumsallaşma kelimesi bu nedenle hafif kalıyor.
Hatta sözünü etmek “ayıba” kaçıyor.
* * *
O Karşıyaka ki...
Cumhuriyet öncesinde, yabancıların oluşturduğu İzmir’de her birinin ayrı saha ve tesisi olan Rum, İtalyan, Fransız, Ermeni takımlarına karşı bir avuç Türk genci tarafından kurulmuştur.
Para biriktirerek bir top alabilen altı genç, Rus asıllı bir ailenin bahçesinde idman yaparken, yağmurun çiselemesiyle zeytin ağacının altına sığınmış, “Neden bizim sahamız yok?” sorusuyla yola çıkmıştır.
İşte o tarihte Kadızade Zühtü Işıl, Kadızade Raşit, Süreyya İplikçi, Refik Civelek, Osman Nuri, Örnekköylü Hüseyin yola çıkmış...
Kulübün kurumsallığı bu tarihte başlamıştır.
* * *
Onlara, Hüsnü Tonak, Tahir Bor, Fevzi Fikri Altay, Sezai Çullu da katılmıştır.
1 Kasım 1912’de Karşıyaka Muaseri Bedaiye Kulübü‘nü resmen kurmuşlardır.
Bugünkü Karşıyaka Spor Kulübü‘nü.
* * *
Milliyetçilik duygusu, Karşıyakalılık inancıyla temelini atıp, kulübün anayasasını yazdılar.
Kurulan bu takım, 1. Dünya savaşından Kurtuluş savaşına kadar herkesi yendi.
Rum, İtalyan, Fransız, Alman, Ermeni’si karşılarında diz çöktü.
Hiçbir maçta yenilmediler.
Kurumsallaşmanın temeli inanç ve azmi, o tarihte yedi millete gösterdiler.
* * *
Kurtuluş savaşı başladı, sporcular cepheye koştular.
Kulübün bir numaralı üyesi Kadızade Zühtü, sekiz yıl cepheden cepheye taşındı, hatta Filistin’de İngilizlere esir düştü.
İzmir’in alındığı gün, geceyi Karşıyaka’da geçiren M.Kemal Atatürk, kulüp yöneticilerinden spora devam etmelerini rica etti.
Karşıyaka 1926 yılında İzmir şampiyonu oldu. Yanında İsmet İnönü ile birlikte ikinci kez kulübe gelen Atatürk, cepheden dönen sporcuların kurduğu takımın, yabancılar dâhil tüm rakiplerini yendiğini öğrendi.
Üstelik tek gol yememişlerdi.
Kulüp ambleminin içine ay-yıldız konulmasını istedi.
Bu nedenle Karşıyaka amblemi içinde ay-yıldız bulunan nadir kulüptür.
Ve kurumsal olduğunun en büyük nişanı budur.
* * *
1950’li yıllarda yokluğa rağmen 8 dalda şampiyon olup, 17 branşta faaliyetini sürdüren tek takımdır Karşıyaka’ dır.
Hangi kulüp de vardır böyle kurumsallaşma?
* * *
Kulüp Başkanı Hüseyin Çalışkan, aynı zamanda Karşıyaka Belediyesi Başkan Yardımcısı.
Bugünlerde kafaları karıştıran bir stat projesi var.
Belki de engellemelere kızarak “kurumsallaşmadan” söz ediyor.
Yeni stadın konusu karışık.
Daha çok konuşulur, tartışılır.
Ama...
Karşıyaka’nın kurumsallığı asla.
Var mıdır başka!
