Taktik mi?
Samimiyet mi?
Duygunun dışa vurumu mu?
İçtenlik mi, iyi niyet mi?
Liderlik çıkışı mı?
* * *
Sorunun yanıtı; açıklanmayan mektuptadır.
Birinin üslubunu beğenmediği, diğerinin kararları hoş ve şık bulmadığı yazışmadadır.
* * *
İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, geçen hafta üç ayrı çıkış yaptı.
Zaten bu tür davranışları sever.
Kendine yakıştırır da...
Sonra bakar. Ne getirdi, ne götürdü?
* * *
İlk çıkış, Türkiye Mimarlar, mühendisler Odalar Birliği (TMMOB) temsilcilerine yapıldı.
“Yalvarıyorum...” diye başlandı.
İzmir projelerine dava açılmaması, önünün tıkanmaması istendi.
İstem klasikti ama “yalvarma” mesajı alışılagelmişin dışındaydı.
* * *
İki gün geçti.
Vali ve belediye başkanlarına seslendi.
“Uzlaşma kurulu oluşturulmalı...”
Ekrem Demirtaş’ın çağrısına, karşı tepki gelmedi. Vali “Bakarız, iyi olur” dedi.
Teknik odalara yalvaran, uzlaşma haykırışında bulunan İTO Başkanı bir gün sonra şaşırttı.
* * *
TOBB’a bağlı odaların ortak toplantısında, EBSO Başkanı Ender Yorgancılar’ın mektubunu gündeme getirdi.
İçeriğinden detay vermedi, direkt çaktı:
“Üslubunu beğenmedim, çok üzüldüm...”
Yorgancılar toplantıda yoktu, vekili İbrahim Gökçüoğlu karşılık verdi:
“Davranış biçimini hoş ve şık bulmuyoruz... Keyfi uygulamalara gidilmemeli.”
Salondakiler ne olduğunu anlamadı.
Anlayan da yanındakine anlatamadı.
“Boş ver, zamanı, yeri, anlamı olmayan muhabbet” kestirmesi yaptı.
* * *
Ne var ki...
Laflar gündem oldu, gazetelere taşındı.
“Köprüler atıldı, gemiler yakıldı”, “Suni aşk bitti” yorumları yapıldı.
TOBB Yönetim Kurulu üyesi, EBSO Başkanı Yorgancılar kademede üst olmanın verdiği ağırlıkla “Konuşmayacağını” söyledi.
* * *
Görünen odur ki...
İTO-EBSO Başkanları kolay bir araya gelmez.
“Uzlaşma, uyuşma, barışma” havası, “Üslup” mazeretiyle dağılmıştır.
“Üslup” denilen kelimenin anlamı; ifade, tarz, usul, yol, yöntem, biçim ise...
İletişimler uymaz, uysa da tutmaz.
* * *
Nereye gider?
Birilerinin üslubunu takip edin.
Niyetini, hedefini belli eder!