Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


İsrail'in Filistin işgaline son vermesi, birliklerini çekmesi ve tarafların önkoşulsuz masaya oturmaları için en fazla çaba gösteren başkentlerden biri de Ankara...
İsrail - Filistin gerginliğinin Şaron yönetimiyle tırmanmaya başlamasıyla muhtemel kötü gelişmeler konusunda ilk tahmin ve uyarıları yapan da Ankara...
Ancak, bu çabalar sonuç vermedi ve iş bu noktaya kadar geldi.
Bu aşamadan sonra ne yapılabilir?
Anlaşılıyor ki, ABD Dışişleri Bakanı Powell, bölgeye gelinceye kadar kayda değer bir ilerleme sağlamak mümkün olmayacak. Powell'ın ziyareti sırasında bir sonuca varılması planlanmış gibi görünüyor. Bu, Bush - Şaron işbirliğinin aşamalı şekilde uygulamaya koydukları bir planlama...
Bu koşullarda Ankara, Powell'ın ziyareti vesilesiyle doğacak ortam ve gelişmeleri barış sürecine dönüştürme konusunda gayret içinde. İsrail'in işgalinin başladığı günden bu yana başta İsrail ve Filistin olmak üzere ilgili tüm taraflarla her düzeyde yoğun bir temas trafiği yürüten Dışişleri, geniş ve güçlü bir uzlaşma platformu oluşmasına katkıda bulunmaya çalışıyor.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem, dünkü görüşmemizde, Ankara'nın yaklaşımını şöyle özetledi:
"Barış süreci için inisiyatif grubu anlamında Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, ABD ve Rusya'nın oluşturacağı dörtlü hareket ortaya çıkabilir. Bu tür bir beklenti ve çaba söz konusu. Ancak, biz Ankara olarak buna İslam Konferansı Örgütü'nün de dahil edilmesini, barış için platformun geniş ve güçlü olmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Çünkü, İsrail - Filistin çatışmasından en çok etkilenen ülkelerin başında İKÖ ülkeleri geliyor."
Cem, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda kesin bir ifade kullanmıyor ama dört girişimin gerçekleşmesi halinde İKÖ'nün katılımının sağlanması konusunda Ankara'nın çaba göstereceğini vurguluyor.
Cem, Powell'ın ziyareti sırasında bu nitelikte bir toplantı yapılması görüşünü ilgili taraflara ilettiklerinin de altını çiziyor. AB Dönem Başkanı olarak İspanya'nın Ankara Büyükelçisi'ne, İKÖ Başkanı Katar yetkililerine de bu düşüncelerin aktarıldığını belirtiyor. Aynı amaçla İsrail, Filistin, ABD, Rusya, AB yetkilileriyle de temaslar sürdürülüyor.
Böyle bir platform kurulması başarılabilirse nasıl bir barış çıkışı aranacak?
Dışişleri Bakanı İsmail Cem, şu ana kadar en fazla destek gören önerinin Suudi Planı olarak bilinen ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Abdullah tarafından geliştirilen barış planı olduğunu düşünüyor. İsrail'in 1967 sınırlarına çekilmesi, Arap ülkelerinin de İsrail'i tanıyarak ilişkilerini normalleştirmesi olarak özetlenen planın, böyle bir platformda canlanabileceğini ve destek bulabileceğini düşünüyor.
Bu aşamadan sonra Ankara, İsrail - Filistin sorununda barışa çıkış yolunu böyle görüyor.