Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

12-13 Haziran tarihlerinde Lüksemburg'da Türkiye ile AB'nin 25 üyesi arasında gerçekleşecek buluşma, konuyu yeniden gündemin üst sıralarına çekti. AB'den gelen eleştiriler ve zaman zaman kendini hissettiren soğuk rüzgârlar Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Lüksemburg'a gitmeyebileceği olasılığını da gündeme getirmişti. Ancak, özellikle dün öğleden sonra Ankara'ya ulaşan haberler Dışişleri çevrelerinde bazı pürüzlerin aşıldığı ve Gül'ün Lüksemburg'a uçma olasılığının çok güçlendiği biçiminde yorumlandı.Ankara, bazı alanlarda eleştiriler gündeme getirilse de, Lüksemburg toplantısından süreci erteleyecek bir sonuç çıkmasını beklemiyor. Türkiye-Avrupa Birliği (AB) ilişkileri son dönemde muhalefetin temel eleştiri konularından biri oldu. Başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere muhalefet partileri, hükümetin AB ilişkilerini savsakladığını, soğuttuğunu, sahipsiz bıraktığını dillendirmeye başladı. Lüksemburg'da 25 AB üyesinin dışişleri bakanları ile Türkiye adına Dışişleri Bakanı Abdullah Gül arasında iki buluşma gerçekleşecek:1- Türkiye-AB Ortaklık Konseyi, 2- Hükümetler Arası Konferans (HAK)Düne kadar Lüksemburg toplantısının HAK bölümünü zora sokacak olan gelişme Fransa'nın müzakere fasıllarının açılıp kapanması konusunda takındığı olumsuz tutumdu. Tabii, Güney Kıbrıs'ın Türkiye ile ilgili her toplantıda yinelediği maksimalist taleplerine ek olarak. Fransa'nın muhalefeti nedeniyle, müzakere sürecinin ilk bölümü olan "Bilim ve Teknoloji" faslında müzakerelerin açılması ama kapatılamaması gibi bir olasılık Ankara'yı düşündürüyordu. Yapılan temaslar sonucunda Fransa'nın bu tutumundan vazgeçtiği haberi ulaşınca Ankara kısmen rahatladı. "Bilim ve Teknoloji" faslında müzakerelerin aynı gün açılıp kapanması konusunda sorun kalmadığı belirtildi. Böylece önemli bir pürüz aşılmış oldu.HAK'ta yapılacak olan bu aç-kapa işleminin yanı sıra "Eğitim ve Kültür" başlıklı ikinci faslın fiili müzakerelerinin açılması da Ankara'nın beklentisiydi. Ancak, bunun gerçekleşmeyeceği bildirildi. Ankara açısından Hükümetler Arası Konferans'ın tek olumsuz yönü bu oldu. HAK, bilim ve teknoloji bölümünü açacak ve kapayacak. Yeni bölüm açmayacak. Aşılan pürüz Ortaklık Konseyi Toplantısı ise, AB'nin Türkiye'den beklentilerinin yer aldığı Ortak Tutum Belgesi'ni ortaya koyacak. Bu, durum saptaması ve Türkiye'ye yöneltilecek eleştirileri içeriyor.Bu belgenin müzakeresi söz konusu değil. Karşılıklı olarak görüşler ortaya konulacak. AB'nin Ortak Tutum Belgesi'nde Türkiye'ye başından beri yöneltilen bazı eleştirilerin tekrarlanması bekleniyor. Ki, bu eleştiriler karşısında Türkiye'nin yanıtları ve tutumu da biliniyor. Eleştiri alanı Rum gemilerine Türkiye limanlarının açılmasından son dönemde yazarlara karşı açılan davalara kadar geniş bir yelpazeyi kapsayabilir.Ankara, AB sürecinin doğal seyri olarak gördüğü bu eleştirilerin ve görüşlerin, Lüksemburg toplantısının "Bilim ve Teknoloji" bölümünün açılıp-kapanmasıyla geride kalacağı tahminini yapıyor. fbila@milliyet.com.tr Ortaklık Konseyi