28 Şubat'ta yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısı bazı Anayasa maddelerinin ezberlenmesine vesile oldu. Örneğin, Türkiye'nin "demokratik, laik bir sosyal hukuk devleti" olduğu hükmünü içeren, 2. madde gibi... Şapka, kıyafet, eğitim birliği yasalarını koruyan 174. madde gibi...
Bugün yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde, söz konusu Anayasa maddelerine, bir de protokol maddesi eklendi.
Protokolün, "Cumhuriyet'in temel ilkelerinden taviz verilemez" hükmünü taşıyan birinci maddesi.
DYP kanadı, MGK kararlarıyla protokolün birinci maddesi arasında paralellik kurarak RP'yi baskı altına alıyor.
DYP'nin ağırlıklı isimlerinden Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez, "kararlıyız" vurgulamasını yaparak şöyle diyor:
- Tansu Hanım, MGK kararlarını bize okudu. Bu kararlar, zaten koalisyon protokolümüzde de var. Protokolün birinci maddesi, Cumhuriyet'in temel ilkeleri. Bu ilkelere aykırı davranıldığını Milli Güvenlik Kurulu tespit etmiş. Bu tespite Başbakan da imza atarak katılmış. Şimdi gereğinin yapılması lazım. Aksine bir tavır, sadece MGK kararlarının uygulanmaması değil, koalisyon protokolünün de ihlali anlamına gelir. Koalisyon protokolünün ihlalinin ne anlama geleceği de bellidir.
Erez, açıkça ifade etmese bile, RP kanadının MGK kararlarına direnmesi halinde hükümetin bozulacağını ima ediyor. Böyle bir halde de "Türkiye alternatifsiz değildir, Meclis'ten alternatif çıkar" diyerek RP'ye "mecbur" olmadıkları mesajını veriyor.
Yalım Bey ayrıca, MGK kararlarını uygulayacak olan İçişleri, Milli Eğitim ve Diyanet'in bağlı olduğu devlet bakanlığının DYP kanadında olduğuna dikkat çekiyor:
- MGK kararlarını uygulamak için yeni yasaya veya Bakanlar Kurulu kararına pek ihtiyaç görünmüyor. İlgili bakanlıkların uygulaması yeterli olur. Bu bakanlıklar da DYP'nin elinde. Dolayısıyla, bir uygulama sıkıntısı da çıkmaz. Ama, ortağımız, buna aykırı tavra girerse, protokolü ihlal etmiş olur. Biz gelişmeleri bu açıdan izleyip değerlendireceğiz.
Liderler turuyla dikkat çeken Doğan Güreş Paşa'nın yaklaşımı Erez'le aynı yönde...
Güreş Paşa da, MGK kararlarına aykırı davranmanın, koalisyon protokolüne aykırı davranmak anlamına geleceğini vurguluyor:
- MGK kararları, koalisyon protokolünün de özünü oluşturuyor. Buna aykırı tutum, protokolün ihlalidir, protokol bozulursa, koalisyon da bozulmuş olur.
Güreş Paşa, muhalefet liderlerini ziyaretinin amacını açıklarken şöyle diyor:
- Benim amacım, MGK kararlarının uygulanmasıdır. MGK, anayasal birim olarak bazı kararlar aldı. Hükümet de yine Anayasa gereği bu kararları öncelikle dikkate almak zorunda. Aksi davranış, protokolü de askıya almak anlamına gelir.
Güreş Paşa, bir alternatif hükümet için zemin oluşturduğu yorumlarını reddediyor:
- Ben ne Tansu Hanım'ı, ne de Türk Silahlı Kuvvetleri'ni temsil ediyorum. Ziyaretlerimi Kilis milletvekili olarak yapıyorum. MGK kararlarının uygulanması ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin rencide edilmemesi gerektiğini vurguluyorum. Sayın liderlerin görüşlerini ve değerlendirmelerini alıyorum.
Güreş Paşa, sadece muhalefet liderlerini değil, Başbakan Erbakan'ı da ziyaret etmek istediğini söylüyor.
Güreş Paşa, "yok" dese de, Ankara, bu ziyaretleri "alternatif hükümet arayışları" olarak yorumluyor. Nitekim, Güreş'in DSP lideri Ecevit'le CHP lideri Baykal'a "alternatif öneriniz nedir" sorusunu yöneltmesi, bu yöndeki yorumları güçlendiriyor.
DYP'nin ağırlıklı isimleri alternatif yoklamalarını sürdürürken, Tansu Hanım, "MGK kararlarının faturasını" peşinen üstlenerek koalisyonu kurtarmaya çabalıyor.
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025