ANAP lideri Mesut Yılmaz, her gün bir öneri geliştiriyor. Önerilerinin hepsi de 3 Kasım seçimlerinin ertelenmesine yönelik.
Brüksel’de bu isteğini ilk kez açıkça dile getirdi. Seçimlerin 15 Aralık’a ertelenmesini istedi. Gerekçesi 12 Aralık’ta yapılacak AB zirvesi.
Sanki, Kopenhag zirvesinin 12 Aralık’ta yapılacağını dün öğrenmiş gibi...
Yılmaz’ın önerisi Ankara’da nasıl karşılandı?
Başbakan Ecevit’le, Cumhurbaşkanı Sezer ile yaptığı olağan görüşme sonrasında konuştuk. Önce Cumhurbaşkanı’nın tepkisini sorduk:
- Cumhurbaşkanı Sezer, Yılmaz’ın seçimlerin 15 Aralık’a ertelenmesi önerisini nasıl karşılıyor?
- Sayın Cumhurbaşkanı’nın haberi yoktu. Ben söyledim. Sayın Yılmaz’ın bu kez seçimleri 15 Aralık’a erteleme önerisinde bulunduğunu.
- Sayın Sezer’in değerlendirmesi ne oldu?
- Sayın Sezer de bu öneriye şaşırdı. Anlamlı bulmadı. Sayın Cumhurbaşkanı da seçimlerin 3 Kasım’da yapılmasını istiyor.
- Yılmaz’ın önerisini siz nasıl buldunuz?
- Ben de anlam veremedim. Gerekçe olarak AB’yi gösteriyor. Kopenhag zirvesini gösteriyor. AB için çıkarılacak tüzük, yönetmeliklerden söz ediyor. Ama inandırıcı değil. Bir kere tüzük ve yönetmelik çıkarılmasıyla seçimin bir ilgisi yok. Ben çıkarılması için genelge yayımladım. İlgili bakanlar da hazırladılar. Çalışmalar tamamlandıkça yürürlüğe giriyor. Ayrıca, seçimleri 15 Aralık’a ertelemek için de yine Meclis kararı lazım. Herhalde Meclis’i toplayınca Sayın Yılmaz daha ileri bir tarih önerecek. Bunu planlıyor olabilir. Artık tamamen bir yalpalama içinde.
- Sayın Sezer hükümetle ilgili olarak ne düşünüyor?
- Sayın Cumhurbaşkanı, seçimlere çok az süre kala bir hükümet değişikliğini uygun görmüyor. Seçimlerin ertelenmesini de uygun bulmuyor. En büyük kaygısı böyle bir halde ekonominin olumsuz etkilenmesi. Her şeyin altüst olacağını düşünüyor. Ben de aynı kaygıyı paylaşıyorum. Bu gerekçelerle Sayın Sezer, bizim tutumumuzun doğru olduğunu düşünüyor. Bunu ifade ediyor. Artık seçime bu hükümetle gidilmesi gerektiğini düşünüyor. Yetkilerini de seçimlerin 3 Kasım’da yapılmasını sağlayacak şekilde kullanacağı izlenimi aldım.
- Sayın Yılmaz, Brüksel dönüşü hükümetten çekilebilir mi?
- Kendisi bilir. İster çekilsin, ister çekilmesin. Benim çekilmemi önerdi. MHP’nin çekilmesini önerdi. Uyumsuzluklardan söz etti. Böyle düşünüyorsa kendisi çekilebilir. Ama ben görüşmemizde nazik olmaz, ayıp olur diye, kendisine ‘o zaman siz çekilin’ diyemedim.
Yılmaz’ın önerisinin gerekçesine inanmak zor. AB ile ilgili yönetmelikler zaten hazırlandı. Yılmaz, 3 Kasım’da seçim için oy kullanırken, Kopenhag zirvesinin 12 Aralık’ta yapılacağını biliyordu. O zaman neden seçim için 15 Aralık’ı önermedi de, şimdi öneriyor? Yılmaz’ın manevra alanı giderek daralıyor...