Anayasa Mahkemesi'nin Fazilet Partisi'nin kapatılmasına ilişkin kararı bazı önemli ölçüleri de ortaya koydu.
Bunlardan birincisi, Fazilet Partisi'nin kapatılma gerekçesidir. Yüksek Mahkeme, partiyi daha önce kapatılmış olan Refah Partisi'nin devamı olduğu için değil, laiklik karşıtı odak oluşturduğu için kapatmıştır.
Bu gerekçede Anayasa Mahkemesi'nin Fazilet Partisi'nin, Refah Partisi'nin devamı olduğunu saptadığı, ancak, bunu kapatma gerekçesi olarak görmediği anlaşılmaktadır. Yüksek Mahkeme'nin bazı üyeleri Anayasa'da, "temelli kapatılan bir partinin başka bir ad altında kurulamayacağı" hükmünün bulunduğu, ancak buna ilişkin bir yaptırım bulunmadığı görüşündedirler.
Bu saptama ve yorum, bundan sonra Fazilet Partisi'nin yerine kurulacak ve devamı niteliğinde olduğu tartışılmayacak partiler bakımından sadece bu gerekçeyle kapatılma riskini ortadan kaldırmaktadır.
Buna karşılık, Yüksek Mahkeme'nin laiklik karşıtı odak oluşturma olarak kullandığı ölçü de, bu konuda çok hassas olduğunu kanıtlamaktadır. Mahkemenin kapatma gerekçesi olarak gösterdiği, "türban ve Merve" olayı, partinin "laiklik karşıtı odak" olarak değerlendirilmesine yeterli görülmüştür. Bu saptama ve yorum da Yüksek Mahkeme'nin partiyi "odak" sayması için çok fazla "eylem" bulunmasını zorunlu görmediği, bir eylemle dahi partiyi kapatabileceğini göstermiştir.
Yüksek Mahkeme'nin koyduğu bu ölçüler, hukuk ve siyaset dünyasında önemli tartışmalara neden olacaktır.
Hukukçular arasında tartışılan bir diğer konu da gerekçeli kararın yayınlanmasından önce Yüksek Mahkeme'nin karar tarihinde Fazilet Partisi'nin tüzel kişiliğini bitirmiş olmasıdır.
Bu arada, gerekçeli kararın yayınlanmasından önce gündemdeki Anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesi halinde, ne olacağı da tartışılmaktadır. Örneğin, eylül ayında Anayasa'nın partilerin kapatılmasını zorlaştıracak şekilde değiştirilmesi ve o tarihe kadar gerekçeli kararın yayınlanmaması durumunda, yeni Anayasa hükmünün Fazilet Partisi lehine sonuç doğurup doğurmayacağı sorusu ortaya atılmaktadır.
Siyaset ve hukuk dünyamız için önem taşıyan bu tartışma konuları, gerekçeli kararın yayınlanması ve Meclis'in Anayasa değişikliği konusunda alacağı kararlarla netleşecektir.
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025