Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Karar, ilaç üreticileri ve eczacılarla, Bakanlık arasında tartışma yaratacak nitelikte.Bakan Durmuş, Türkiye'de mevcut uygulamanın "devletin soyulması" anlamına geldiğini belirterek, yeni bilgiler verdi: "Türkiye'de en büyük ilaç müşterisi, devlettir. İlacın yüzde 85'ini devlet alıyor. Bu parayı Sağlık Bakanlığı "düyor, sosyal güvenlik kurumları "düyor. İlaçta ne yapılıyor? Bakın bir "rnek vereyim. Ben dedim ki; birleşik ihale yapalım. Gelin teklif verin. Şimdi etiket fiyatı 5 milyon lira olan bir ilaç için firmalar bize 900 bin lira fiyat teklif ettiler. Demek ki bu ilacı bize 900 bin liraya satmaya razılar? Peki bu nasıl oluyor? İlaçlar depoda bekliyor. Eski fiyattan stoklanmış oluyor. Bu ilaçları yeni fiyatlardan satıyorlar. Biz ihale açtığımızda teklif ettikleri fiyat bunu g"steriyor. O anda ellerinde olan ilaç 5 milyon liralık ilaç olsa 900 bin liraya satmayı teklif ederler mi? Etmezler. Demek ki, eski fiyattan ilaçlar depolanıp yeni fiyattan satılıyor." Durmuş'un "soygun" dediği bu...Sağlık Bakanı'na sorduk:- Sarf malzemeleri ve ilaç için devletin 5 katrilyon 153 trilyon lira "dediğini s"ylediniz. Bu tür uygulamalarla fazladan "denen tutar sizce ne kadardır? Bunlara son verirseniz ilaçta devlet kaç lira tasarruf eder? Diğer deyişle bu paranın ne kadarı soygun niteliğinde?- Aynı durum protezlerde de var. ™rneğin bir - iki yıl "nce İzmir Atatürk Hastanesi'nde 8 milyon lira olan bir kalça protezi bugün 250 milyon lira. Devlete maliyeti düşünün. Benim hesaplamalarıma g"re etkin bir uygulama ve denetimle 5 katrilyon 153 trilyon lira, yüzde 40 düşer. Bu 2 katrilyon liranın üzerinde bir tasarruf demektir.Bakan Durmuş, "rneklerini verdiği uygulamalarla, devletin en az 2 katrilyon liralık bir soyguna muhatap olduğu mesajı veriyor.Sağlık Bakanı Durmuş başka "rnekler de veriyor. "Yeşil kart" uygulamasına ilişkin "rneği de çarpıcı: "Eskiden kimse Yeşil kartlılara bakmak istemezdi. Şimdi eczaneler, sağlık kurumları `yeşil kart avcılığı' yapıyorlar. Çünkü yılda 300 trilyon lirayı devlet "düyor. Para bizim bakanlığımıza gelmeden 2 saat içinde paylaşılıyor. Maliye Bakanlığı, "deneği bize aktarırken kimin ne alacağı bilgisayar ortamında belli oluyor ve iki saat içinde gidiyor. Bu nedenle de herkes yeşil kart avcılığı yapıyor. Buradan da kazanıyorlar." Bakan Durmuş, bir çarpıcı rakam daha veriyor: "Bakın Türkiye'nin nüfusu 65 milyon kadar. Ama 67 milyon kişi sosyal güvenlik şemşiyesi altında g"rünüyor. Bu nasıl iş? Demek ki, bazıları mükerrerlik içinde. Birçok oyun d"nüyor." Bakan Durmuş'un sistemi sağlıklı hale getirmek için bir "nerisi var: "Türkiye bireysel sağlık sigortasına geçmeli. Sosyal güvenlik kurumları bir araya gelip bu fonu bir banka gibi y"netmeli. Sosyal güvenliği olmayan vatandaşlar bu sigorta kapsamına alınmalı. Türkiye'de sosyal güvenlik primleri yıllarca devletin günlük finans ihtiyacı için ucuz kredi olarak kullanıldı, binalara, otellere, taşa toprağa yatırıldı. Bu alana artık bir neşter vurmanın zamanı geldi." Sağlık sistemi, devletin sağlık harcamaları, vatandaşın çektiği sıkıntı Türkiye'nin en "nemli sosyal yaralarından biri...Sağlık Bakanı'nın aktardığı durum, vahim...Sağlık sisteminin bin an "nce masaya yatırılması ve Bakan'ın "rneklerini verdiği devleti soyma mekanizmasının kırılması gerekiyor. fbila@milliyet.com.tr Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un yerli ilaç fiyatlarında yüzde 10 indirim kararı, sosyal güvenlik kurumları ve vatandaştan büyük ilgi ve destek g"rdü.