Kürtçe eğitim ve yayın tartışmaları bir sonuca bağlanıyor. Koalisyon ortakları ve Meclis'teki muhalefet partileri Kürtçe eğitime karşılar. Ancak Kürtçe televizyon yayını konusunda koalisyon ortakları bir uzlaşmaya varmış görünüyorlar. Nihai karar ise 29 Mart'ta yapılacak Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonrasında verilecek.
Başbakan Ecevit'in Kürtçe televizyon yayını konusunda koalisyon ortakları arasında bir uzlaşma havası doğduğunu ve sorun çıkacağını sanmadığını belirtmesinden sonra bu konudaki çalışmalar da hızlanmış durumda.
29 Mart'ta toplanacak olan Milli Güvenlik Kurulu'na TRT'den de sorumlu olan Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu davetli. TRT Genel Müdürü Yücel Yener'in TRT vericileri ve altyapı ile GAP televizyonunun yayınları hakkında bilgi vereceği MGK'da Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu da Kürtçe televizyon yayınının siyasi ve hukuki yönlerini değerlendiren bir sunuş yapacak.
Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, dünkü görüşmemizde bu konuda hazırlık ve düşüncesini şöyle özetledi:
"Başka dilde yayına engel olan hukuki düzenlemeleri kaldıracağız. RTÜK yasasında bu yönde bir değişiklik hazırlığı içindeyiz. Eğer MGK ve hükümetten aynı yönde bir karar çıkarsa bu düzenlemeleri yasalaştıracağız. O zaman hukuki altyapı hazırlanmış olacak. TRT zaten gerekli altyapıya 50 yıldır sahip. Kolayca Kürtçe yayın da yapabilir."
Karakoyunlu, yayın konusunda liberal bir tutum takınmaktan yana olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
"TRT tam 28 dilde yabancı yayın yapıyor. Buna Kürtçe yayın da eklenir. TRT bu bağlamda Kürtçe yayını da gerçekleştirebilir. Tabii bu yayınlar 24 saat değil. İhtiyaca göre süresi belirleniyor. Hem o bölgedeki vatandaşlarımızın Türkiye ve dünyadaki olaylardan haber almaları sağlanır, hem de müzik yayını yapılabilir. Artık ihtiyaca göre bu saptanır."
Karakoyunlu, Kürtçe televizyon yayınının TRT tekelinde bulunmasının da doğru olmayacağı görüşünde:
"TRT tekelinde tutmak da yanlış olur. İhtimaldir ki özel televizyonlar da o bölgede reytinglerini artırmak, Kürtçe yayın izleyecek vatandaşlarımıza da yayın yapmak isteyeceklerdir. Bence özel televizyonların Kürtçe yayın yapmalarında da bir sakınca yok. Zaten yayın ilkeleri geçerli olacak. Bu yayınları Türkiye'nin milli menfaatleri aleyhine yapmaları, bölücülük için kullanmaları elbette mümkün değil. Buna izin verilmez. Gereken yasal denetim yapılır. Bir sakınca doğmaz."
29 Mart'ta yapılacak MGK toplantısında Kürtçe yayın yapılması yönünde bir tavsiye kararı çıkarsa, koalisyon ortaklarının uzlaşmış göründüğü bu konuda RTÜK yasasının değiştirilmesi gündeme gelecek. Hukuki düzenleme yapıldıktan sonra da Kürtçe televizyon yayınına izin verilmiş olacak. Yayının TRT tekelinde kalıp kalmayacağı da yine MGK toplantısından sonra belli olacak.
Kürtçe televizyon yayını konusunda Meclis'teki muhalefet partilerinin de bir itirazı görünmüyor.