Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     Meslek liselerinin özellikle gelişmekte olan ülkeler için önemi açık. Türk eğitim sistemindeki yanlışlıklardan biri çocukların meslek liselerinden çok genel liselere yönlendirilmesi ve üniversite kapılarında niteliksiz milyonlarca lise mezunu gencin birikmesi...
     YÖK’te Genelkurmay temsilcisi olarak 7 yıldır görev yapan Emekli Hava Korgeneral Erdoğan Özmen, dün de değindiğimiz meslek liseleri konusunda bilgi verdi.
     Özmen, bütün dünyada ilköğrenimden sonra çocukların yüzde 65’inin meslek liselerine, yüzde 35’inin genel liselere gittiğini, bu oranın Türkiye’de tam tersine olduğunu vurguladı. Özmen, Türkiye’nin gereksinmesinin yüzde 65 meslek liselerine, yüzde 35 genel liselere yönlendirme yapılması olduğunu söyledi.
     Özmen, meslek liselerinin desteklenmesi ve öğrencilerin bu liselere gitmeleri için özendirilmesi gerektiğini de vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
     "Bütün dünya özellikle ekonomik ve sosyal hedefleri gözeterek bu sorunu meslek liseleriyle çözmüştür. Türkiye de bunu yapabilir. Çocuklar ilköğrenim süreci sonunda bu şekilde yönlendirilebilir. Gelişmekte olan ülkeler için nitelikli ara insan gücü çok önemlidir. Dünyada bu oran yüzde 30’ken bizde yüzde 15’tir. Türkiye nitelikli insan gücünü geliştirmek zorundadır. Bunun da yolu meslek okullarının yaygınlaştırılması ve özendirilmesidir."
     Özmen, üniversiteye giriş açısından da meslek liselerinin özendirilmesine dönük uygulamalara dikkat çekti ve şu bilgileri verdi:
     "Biz bu okullarımızda okuyan çocuklarımızı desteklemek amacıyla meslek yüksekokullarına sınavsız giriş olanağı tanımış durumdayız. Keza meslek yüksekokullarını bitiren gençlerimiz için de ilgili alanlarındaki mühendislik fakültelerine özel bir sınavla girmelerine olanak sağlıyoruz. Bu sene bu amaçla fakültelerde 7 bin kontenjan ayırmış durumdayız. Bu uygulamanın desteklenmesi ve geliştirilmesi gerekir. Tabii bu da maddi olanağa bağlı. Eğer bu olanak sağlanırsa üniversiteler buna yanıt verirler."
     Pazar günü yapılacak üniversiteye giriş sınavını değerlendiren Özmen, şöyle devam etti:
     "Pazar günü 1 milyon 600 bin genç üniversite sınavına girecek. 180 bini dört yıllık okullara 180 bini de iki yıllık okullara girecek ve yaklaşık 1 milyon 200 bin öğrenci yine açıkta kalacak. Rakamlar da çok açık gösteriyor ki, üniversite kapasitesi böyle oldukça bu birikme devam edecek. Bunu önlemenin ve ülke ekonomisine katkı sağlamanın yolu meslek okullarını destekleyip geliştirmek, bu arada üniversite yatırımlarını artırmak."
     Bu bilgiler de Türkiye’de eğitim sisteminin çarpıklığını kanıtlıyor.
     Eğitim sistemimiz lise mezunu işsiz üretiyor. Bu üretim de liseleri devre dışı bırakan dershane sistemini doğurmuş durumda.
     Çarpıklık yeni çarpıklıklar doğuruyor...