Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


MİT neden konuştu?

Fikret BİLA

MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun ve Yardımcısı Mikdat Alpay'ın Türkiye'nin gündemindeki önemli konulara ilişkin açıklamaları büyük yankı uyandırdı.
Atasagun ve Alpay'ın ilk kez gazetecilerin sorularını yanıtlarken verdikleri mesajlar, siyaset dünyasında çeşitli yorumlara yol açtı.
MİT'in en üst iki yöneticisinin, Kürtçe TV yayını yapılması, Öcalan'ın asılmayıp Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda kullanılması, Kürt anaların ve cami cemaatinin kazanılması, PKK'nın intifada hazırlığına karşı dikkatli olunması gibi mesajları bir anlamda "devlet"in görüşleri olarak algılandı.
Peki hükümet bu mesajların neresinde?
Başbakan Bülent Ecevit, MİT Müsteşarı'nın kendisinden izin alarak konuştuğunu belirttikten sonra Atasagun'un görüşlerini destekleyen bir açıklama yaptı. Kürtçe TV yayını sorununun ulusal birliğe zarar vermeden çözüme kavuşturulması gerektiğini, Kürt anaların büyük çoğunlukla Türkçe bilmediklerinin doğru olduğunu, bunun devletin bir ayıbı olarak görülmesi ve idamın mutlaka kaldırılmasını gerektiğini söyledi.
Bu görüşlere ANAP lideri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın da katıldığı biliniyor.
Dolayısıyla hükümetin iki ortağının, DSP ve ANAP'ın bu mesajların tam ortasında olduğu söylenebilir.
Geriye koalisyonun diğer ortağı MHP kalıyor ki, Ankara kulislerinde, açıklamaların MİT tarafından yapılmasının MHP'yi ikna olması yolunda daha etkili olacağı düşüncesi hakim.
MİT gibi bir kurumun böyle bir açılım göstermesinin ve başta Kürtçe TV olmak üzere bazı adımlar atılmasının gerekli olduğunu belirtmesinin, MHP'nin tereddütlerini gidermek açısından daha uygun bir zemin hazırlayacağı beklentisinin, mesajların Atasagun ve Alpay'ın ağzından verilmesinde rol oynamış olabileceği yorumları yapılıyor.
MİT bile karşı olmadığına göre, atılması düşünülen adımların devletin çıkarlarına uygun olacağı sonucuna varmayı kolaylaştıracağı, bu nedenle de, mesajların hükümet tarafından değil, devletin güvenlik kurumları tarafından yapılmasının yeğlenmiş olabileceği de dile getiriliyor.
Özellikle idamın kaldırılması ve Kürtçe TV yayını gibi konularda MHP'nin muhalefeti ve katı tutumu dikkate alınırsa, "neden MİT'in konuştuğu" sorusuna karşı yapılan yorumların mantıklı olduğu söylenebilir.
Bakalım bu taleplerin MİT tarafından gündeme getirilmesi ve Genelkurmay'ca da paylaşıldığının ifade edilmesi, MHP'nin tutumunda bir değişikliğe yol açacak mı?
Başbakan Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Yılmaz'ın görmek istedikleri bu.
MHP'den MİT'in açıklamalarına ilk gün gelen tepkiler, pek olumlu değil.