NATO Genel Sekreteri Robertson, Harp Akademileri Komutanı Hava Org. İbrahim Fırtına’nın konuğu olarak İstanbul’daydı.
Robertson Harp Akademileri’nde bir konferans verdi.
Üst düzey komutanlar, işadamları, gazeteciler ve akademi öğrencilerinin izlediği konferansta Robertson, NATO’nun yeni işlevini ve Türkiye’nin konumunu ele aldı.
Sovyetler Birliği’nin çökmesinden sonra NATO’nun da çökeceğini, işlevini yitireceğini düşünenlerin yanıldığını vurgulayan Robertson, NATO’nun yeni tehditler karşısında bir ihtiyaç olduğunu işledi.
Robertson, bütün dünya için üç tehditten söz etti:
1- Terörizm,
2- Kitle imha silahlarının kontrolü zor biçimde yayılması,
3- Terör örgütlerinin bazı küçük devletlerde kolayca yuvalanıp yaşam alanı bulabilmesi.
Robertson 11 Eylül saldırılarından sonra dünyanın yeni bir döneme girdiğini, terörle mücadelenin en önemli amaç haline geldiğini kaydetti.
Terörle mücadelede Türkiye’nin başarısını ve deneyimini vurgulayan Robertson, bu alanda NATO’ya da görev düştüğünü, NATO Acil Müdahale Gücü’nün oluşturulması, istihbarat işbirliğine, güdümlü mermiler geliştirilmesi gibi çalışmalar içinde olduklarını belirtti.
Türkiye’nin artık NATO’nun bir kanat ülkesi, bir uç karakolu olmaktan çıktığını söyleyen Robertson, NATO bayrağının artık Orta Asya’da bile bulunduğunu kaydetti. Robertson, Türkiye’nin NATO’nun artık merkezindeki ülkelerden olduğunu ve zor bir coğrafyada önemli bir işlev gördüğüne işaret etti.
NATO ile Avrupa Birliği’ni uyumlaştırmaya çalıştıklarını da ifade eden Robertson, Avrupa ordusu ile ilgili soruları yanıtlarken, şimdilik böyle bir ordunun olmadığını belirtmekle yetindi.
NATO açısından bakıldığında Türkiye’ye olan ihtiyaç ve Türkiye’nin işlevi her zeminde dile getiriliyor. Ancak Avrupa Birliği ve Avrupa ordusu konu olduğu zaman Türkiye, kanat, uç ülke olarak görülmekten kurtulamıyor. Türkiye artık NATO’nun kanat ülkesi sayılmıyor ama Avrupa’nın ve Avrupa Birliği’nin kanadı olma konusunda bile zorluklarla karşılaşıyor. NATO’nun merkezinde, ortasında bir ülke olarak değerlendiriliyor ama Avrupa Birliği’nin kenar mahallesi olarak bile görülmek istenmiyor.
NATO gözlüğü ile Avrupa Birliği gözlüğü farklı Türkiye görüyor.
