Manisaspor Teknik Direktörü Kemal Özdeş, 2-0 yenilgiyle biten İstanbul Büyükşehir maçının değerlendirmesini yaparken, çok duygusal davranmış.
4 maçta, 3 kırmızı kart görmeyi başaran ve bu kartları istikrarlı bir şekilde birer maça yaymayı beceren futbolcuları için ‘Duygularımızı kontrol edemiyoruz’ demiş.
Bu açıklamadan kendimce şunu anladım:
Manisaspor’un üç maçta kızarmasının sebebi tamamen duygusal!
Bir takım nasıl olur da bu kadar duygularına hakim olamaz?
Trabzon maçında çift dalan, Fenerbahçe maçında bele sarılıp tuş yapan ve son olarak İstanbul maçında herkesin gözü önünde armut gibi dirseği patlatan oyuncular, nasıl bir duygu içerisindedir acaba?
Pamuk eller cebe
Bu duygu, eğer kazanma duygusu ise, birileri futbolcuları uyarmalı. Yok, uzun süredir yaşanan maddi sıkıntıların tamamen duygusal (!) olarak sahaya yansıması ise, birileri de zahmet olmazsa, yayıncıdan para gelinceye kadar elini cebine atmalı.
Kemal Özdeş’e saygı duyuyorum. Çünkü, ligin en az transferini yapan, maddi sıkıntılarla boğuşan takımın başına geçmek, her babayiğidin harcı değildir. Bence Manisalılar, Kemal Özdeş hata da yapsa yanında olmalı.
İlk dört hafta, Manisaspor için kötü geçti. Alınan iki puan, kümede kalma savaşı verecek bir takım için yeterli değildir.
Hatta Trabzon ve Fenerbahçe’den iki puan almaktansa, Ordu deplasmanında üç puan çıkarmak daha iyiydi ama...
Hoş takım geçen senenin takımı olunca, alışkanlıklar da geçen seneden kalma oluyor. Büyük takımlara karşı aslan kesilen Manisapor, kendi sıkletindeki takımlara nedense hep takılıyor.
Bu sene, geçen seneden bir fark oldu. O da duygusal görülen kırmızı kartlar.
Kemal Hocam, şu sarı kartlara da bir baksanız.
Orada da durum felaket...