Gözde Yener Birman

Gözde Yener Birman

gozdeyener1@hotmail.com

Tüm Yazıları

21 yaşındaki otizmli kızını fedakârlıklarla 21 yaşına getiren Şahin, “Rüyalarımda kızım bana ‘Anne!’ diye sesleniyor. Bu olsun yeter” diyor

Eşini kaybetti, büyük bir rahatsızlıkla mücadelesini tek başına verdi ve otistik bir kızı var: Aynur Şahin... Çalışkan, hem de çok çalışkan. Durmuyor, üretiyor... Şimdi de Ege Artı Engelli Bireylerin Eğitimi ve Geliştirme Derneği’nin Başkanı olarak, aynı sorunu yaşayan bireylere ve ailelere yardım edecek. Sevinç Pastanesi Pazar Sohbetleri’nde Dünya Otizm Farkındalık Günü’nde (2 Nisan) sevgili Aynur Şahin’in duygularını, deneyimlerini konuştuk...

Haberin Devamı

ANNE DESİN YETER
- Bu anlamlı günde, bire bir yaşayan olarak senin duygularını, düşüncelerini merak ediyorum...

Evet, Birleşmiş Milletler’in 2007’de aldığı kararla 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü’dür. Ege Artı Engelli Bireylerin Eğitimi ve Geliştirme Derneği’nin bu yılki Başkanı olarak sesimiz olduğun için çok teşekkür ederim. Derneği bu yıl Kurucusu ve Başkanı Fahriye Tuğcu’dan yeni aldım. Yapılacak çok işlerimiz var. Tüm otistik bireylere sahip ailelerin ve çocukların hayatlarına artı katmak için çalışmalarımıza başladık.

- Tıpkı senin gibi, dimdik ayakta duran annelere, ebeveynlere biraz da olsa ışık olabilmek adına konuşalım istiyorum. Irmak adında bir kızın var, otizmli. Bunu öğrendiğin anda neler hissettin?

Irmak adında 21 yaşında otistik bir kızım var. Zor bir bebeklik geçirmiştik. Yemek ve uyku problemi sıkıntılı bir çocuktu. Zaman geçtikçe diğer bebeklerden farklı özellikler sergilemişti. İlk kez anne olmamın deneyimi ile çok bocaladığımı idrak edememiştim. Zira otizmi hiç duymamıştım. O günü hiç unutamam. Doktor otizm belirtileri gösteriyor dediğinde ilk sorum, “İyileşecek mi?” oldu. İlaçla tedavisi yok mu demiştim. Doktor doktor gezmiş, yanılmış olabileceklerini düşünmek istemiştim. Neyle savaşacağımı bilmediğim bir yerden yenilmiş olmanın mağlubiyeti çok ağırdı.

‘Hepimiz engelli adayıyız’

- Eşinin duyguları ve tavrı nasıldı?

Birlikte çıktığımız bu yolda Aralık 2017’de eşimi kaybettim. Onun için bu süreç çok zordu. Gün geçtikçe içine kapanmış, kabullenememişti. Aile olarak alacağımız desteklerde aşırı tepki vermişti. Zamanla kabullenmeye başlamıştı.

Haberin Devamı

- Tıp gözüyle değil, bir anne gözüyle otizm gerçeklerinden bahsedebilir misin?

Zor. Çok zor. İnsanın başına her şey gelebilir. Hepimiz birer engelli adayıyız. Ne olacağımız belli değil. Hayalleriniz ve umutlarınız kayboluyor. Büyük bir travma. Annesiniz ama size asla ‘Anne’ diyemeyen, konuşamayan bir çocuğunuz var. Öyle saf ve masum ki... Yaşıtları okula giderken, evlenirken hatta çocukları olurken sizin hiçbir ortak yanınız yok. Çok eksiğim. Duygusal olarak bittiğimiz bir durum.

- Irmak’ın başka kardeşi var mı? Hiç düşünmedin mi?

Açıkçası çok düşündük. Bizden sonra onu bırakabileceğimiz bir kardeşi olmasını istedik. Fakat ona da bu yükü yüklemek istemedik. Bakıma muhtaç bir kardeşine tüm hayatını harcamasını istemedik. Eşimin ölümünden sonra bu fikrim değişti. Keşke olsaydı dediğim anlar da oldu. Nasip...

- Bu arada, büyük bir rahatsızlık geçirdin. Bu dönemi nasıl yaşadın?

Haberin Devamı

‘Yaşamayı seviyorum’

Eşimin vefatından sonra büyük bir üzüntü yaşamıştım. Ruhsal çöküntü içerisindeydim. Ve artık vücudum da isyan ediyordu. Bir meme operasyonu geçirmiştim. Hastalığımı öğrendiğimde, aklıma ilk kızım gelmişti. Onu asla yarı yolda bırakmayacaktım. Ve bu hastalık, kime çattığını bilmiyordu. Başarılı bir operasyon geçirdim. Ve şimdi her şey yolunda...

- Bu kadar sıkıntı yaşamana rağmen seni gördüğümde içimde güller açıyor... Etrafında yaşanan gündelik sorunlara karşı tutumun nasıl? Hayatı nasıl görüyorsun?

Yaşamayı seviyorum. Düşündüm ki bir şansım var. O şansta kızım. Hani bir rivayet var. Çocuklar dünyaya gelirken anne ve babalarını kendi seçermiş. Kızım da bizi seçmişse, bu yolu birlikte yürüyeceğiz dedim kendime. Çünkü, benim mutluluğum onunla aldığım her nefes, onunla geçirdiğim bir gün. İnsanları seviyorum, hayvanları seviyorum, anı yaşamayı seviyorum. Şu an varız. Bunu güzel yaşamak istiyorum. İnsanlar nelere sahip olduğunun farkında değil. Hayata güzel bakmak önemli, bir şansımız daha yok. Bunu uyguluyorum.

‘Devlet kucaklamalı’

- Otizmli bireyleri nasıl tanımlarsınız?

Otizmin oluş nedeni tam bilinmese de, işlevsel ve yapısal bir bozukluk. Çocuğunuz göz teması kurmuyorsa, konuşmuyorsa, söyleneni işitmiyorsa, bunu gibi davranıyorsa; sallanmalar, çırpınmalar, anlamsız cümleler, dönen cisimlere odaklanma, çok fazla televizyon başında zaman geçiriyorsa otistik tanı oluyor. Yoğun bir eğitim, sürece destek olan bir durumdur.

- Ülkemizde aileler vefat ettiklerinde çocuklarını kime, nereye bırakabilirler?

Otizm eğitimi ile ilgili acil eğitim sistemine çok ihtiyacımız var. Psikolojisi bozuk, maddi ve manevi çöküntü içerisinde olan aileler var. Devletin bu çocukları kucaklamasına, imkânlarını sunmasına çok ama çok ihtiyacımız var.

- Ya Sevinç Pastanesi...

Benim için, çocukluğumun geçtiği, heyecanla önünde beklediğim, en sevdiğim yerde olmak demektir.