Güldener Sonumut

Güldener Sonumut

ntvbenelux@gmail.com

Tüm Yazıları

Avrupa Birliği’nin (AB) en büyük üçüncü ekonomik gücü olan İtalya’da Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, Başbakan Mario Draghi’nin istifasını kabul ederek meclisi feshetti ve erken seçim kararı aldı. 25 Eylül’de sandık başına gidecek olan İtalyanlar ülkeyi yönetecek yeni oluşumu belirleyecekler. Şubat 2021’den bu yana başbakanlık koltuğunda oturan eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi, ülkesinin ekonomik ve siyasi buhran yaşadığı bir dönemde Cumhurbaşkanı Mattarella tarafından göreve çağrılmıştı. Draghi, pandemi sürecini oldukça iyi yönetti. Yetmedi, Avrupa Komisyonu’nun üye ülkeler için ayırdığı 750 milyar Euro’luk ekonomik canlandırma paketinden 200 milyar Euro pay almayı başardı. Avrupa Komisyonu, AB içerisinde Draghi’ye olan güvenden dolayı Roma’nın sunmuş olduğu canlandırma paketini kabul etmişti. 

Haberin Devamı

Draghi sonrası İtalya AB’yi kaygılandırıyor

Koalisyon ortakları da Draghi olmamış olsaydı, Kovid sürecinin bu kadar iyi yönetilemeyeceğini, Avrupa Komisyonu’nun da canlandırma paketine onay vermeyeceğini biliyorlardı. Bu yüzden uzun süre sessiz kaldılar. Ancak Draghi aslında hem muhalefet için, hem de koalisyon ortakları için miadını doldurdu. Zira Avrupa Komisyonu, İtalya’nın ekonomiyi canlandırma paketini kabul ettikten sonra Draghi’ye ihtiyaç kalmamıştı. Teknokratik bir hükümetin başkanı olan Draghi, Rusya-Ukrayna savaşından dolayı uzatmaları oynayabildi. Hatta bu sayede Haziran ayının son haftalarında düzenlenen AB, G7 ve NATO zirve maratonunda hem İtalya’yı temsil etti, hem de konumunu az da olsa pekiştirdi. Ancak NATO zirvesi esnasında, Draghi temaslarını yarıda keserek ülkesine erken dönmek mecburiyetinde kaldı; koalisyon ortakları arasında yaşanan malum çekişmeden dolayı. 

Koalisyon yolda 

Gelinen noktada, kamuoyu anketleri sandıktan dörtlü bir koalisyonun çıkmasını öngörüyor. Sağ muhafazakar popülist İtalya’nın Kardeşleri Partisi, Silvio Berlusconi’nin Forza İtalia’sı, Mateo Salvini’nin La Liga’sı ile 5 Yıldız Hareketi’nden oluşması beklenen koalisyon ihtimali AB’yi şimdiden kaygılandırıyor. Draghi, AB’nin kurumsal yapısına, dış politikasına ve genel felsefesine aykırı düşebilecek hiçbir adım atmıyordu. Keza AB’nin bütçe disiplini ile enerji politikalarına da uyumlu bir tutum sergiliyordu. Göreve gelme ihtimali olan 4’lü koalisyonun Rusya ile olan ilişkisi, AB’nin enerji politikalarına aykırı tutumu, bütçe disiplini konusunda lakayıt tavırları Brüksel’i ciddi şekilde kaygılandırıyor. 

Haberin Devamı

Draghi sonrası İtalya AB’yi kaygılandırıyor

İtalya’nın canlandırma paketini onaylayan Komisyon, dörtlü koalisyonun bu canlandırma fonunu nasıl kullanacağı konusunda endişeli. İtalya’da seçmenin tercihini etkileyebilecek açıklamalardan kaçınacak olan Avrupa Komisyonu, olası koalisyonun en tecrübeli ve gerektiğinde ‘sağduyulu’ davranan üyesi Silvio Berlusconi’ye güveniyor. Hala Avrupa Parlamentosu’nda Hristiyan Demokratlarla saf tutan Forza İtalia milletvekilleri, Komisyon Başkanı Ursula Von der Leyen ile de partidaşlar. AP’deki Hristiyan Demokratların başkanı Manfred Weber’in ansızın Berlusconi’ye sahip çıkmasının sebebi de bu. 

AB, Putin’in kaybetmesini istiyor

Haberin Devamı

Avrupa Komisyonu başkanı Ursula Von der Leyen, Rusya’nın Avrupa Birliği’ne üye ülkelere gaz tedariğini askıya alma ihtimaline karşı bir strateji belirledi. Strateji üye ülkeler nezdinde çok tartışmalı. Von der Leyen, Ağustos 2022 ile Mart 2023 arasındaki dönemde doğalgaz tüketimini gönüllü olarak %15 oranında azaltma önerisinde bulundu. Von der Leyen, sadece Rusya’nın AB ülkelerine gaz tedarikini silah olarak kullanmasına karşı önlem almıyor. Aynı zamanda, AB’nin dolaylı bir şekilde de olsa Rusya’nın Ukrayna savaşını finanse etmesinin önüne de set çekmiş oluyor. 

Öneri henüz oy birliğiyle desteklenmedi. Ancak Komisyon Başkanı’nın bu teklifi hem AB ülkelerinin soğuk bir kış geçirmelerini engellemek üzere bir strateji geliştiriyor hem de yenilenebilir enerji kaynakları ile enerji çeşitliliğine ivme kazandıracak bir sürece de yeniden start vermiş oluyor. Ayrıca, Avrupa Komisyonu’nun enerji alanında AB’nin Rusya’ya olan bağımlılığına son verme konusundaki iradesine de işaret ediyor. 

Draghi sonrası İtalya AB’yi kaygılandırıyor

Musluk kesilecek 

Rusya’nın gazı kapatmaması halinde bile, AB Rusya’dan gaz alımını kademeli olarak azaltmaya kararlı. O kadar kararlı ki, Belçika’da nükleer santrallerin işlevsellik süresinin uzatılmasına yeşil ışık yaktı. Yetmedi, bu dönemde Fransa ve Almanya gibi ülkelerin kömürle işleyen santrallerini geçici bir süreliğine de olsa yeniden devreye sokmalarına ses çıkarmayacak. 

Tasarruf konusunda AB içerisinde bir mutabakatın sağlanması halinde, Von der Leyen, sadece Moskova’nın manevra kabiliyetini engellemiş olmayacak, aynı zamanda Putin’in Ukrayna’daki savaşının para musluğunu ciddi oranda kısmış olacak. Von der Leyen bu hamlesinde başarılı olursa, AB’nin Putin’in Ukrayna savaşını kaybetmesini ne kadar arzuladığını göstermiş olacak. AB içerisinde, Macaristan, hükümeti dağılmış İtalya, Yunanistan veya Rum kesiminden gelen itirazları da bir kenara koyabiliriz, zira karar nitelikli oy çoğunluğu ile alınacak. Burada veto hakkı yok. AB, yapısal açıdan ağır bir şekilde de işlese, orta ve uzun vadeli bir strateji belirlediği vakit başarılı oluyor. Yarı yolda fikir değiştirdiği zaman ise pek başarılı olmuyor.