Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Polisiye kitapları klasiklerinden birinin adı “Sarı Odanın Esrarı...”
Gaston Leroux tarafından yazılmıştır.
Yüz yılı aşkın süredir çözümü karışık olaylarda “metafor” olarak kullanılan simgedir.
Ağrı/Diyadin Yukarı Tütek köyünde olanlar için “iddialar” bana bu “simge metaforu” düşündürdü.
Havada uçuşan iddialar “klasik çözüm teorileriyle” de doğrulanamıyor.
Şöyle ki:
........................
Anahtar “Bu olay kime / kimlere fayda sağlayacaktır” sorusunun cevabıysa...
Ve...
PKK’nın silahlı kanadının siyasi paraleli HDP’yse...
Barış rüzgârları HDP’ye oy kazandırıyorsa...
PKK’lılar neden Türk askerine ateş açıp, 12 saat süreyle çatışsın?
Hele, iddia edildiği gibi “bahar şenliği” görüntüsü verilerek oraya toplanan sivillere “HDP’ye silah tehdidiyle oy verdirtmek” amacıyla oradalarsa bu soru havada kalıyor.
Çünkü...
Hem “HDP’ye oy sağlamak için oradalar” hem askere ateş açarak, 4 TSK mensubunu yaralayarak, 12 saat çatışarak “HDP’ye oy kaybettirme sürecinin düğmesine basmış oluyorlar.”
Bu bir çelişki değil mi?
Silahların sustuğu, çözüm çabalarının benimsendiği, ortanın yumuşadığı ortamın HDP’ye oy kazandırdığı bir gerçek.
“HDP barajı aşabilir” yorumları bu nedenle oluşmadı mı?
O halde silahlı kanat PKK’nın, siyasi kanat HDP’nin altında seçim halısını çekmek eylemi anlamsız ve izahsız kalıyor.
.........................
HDP’nin “AK Parti lehine provokasyon” iddiaları için de soru işaretleri sıralanabilir.
Hele Demirtaş’ın “Genelkurmay AK Parti’nin Genelkurmayı olmamalı” gibi “talihsiz” söylemi.
“Provokasyonsa” neden çatışmayı PKK’lılar başlattı?
Uzun namlulu silahlarla askere ansızın ateş açmaları, dördünü yaralamaları bu iddiayla örtüşmüyor.
Fiili ateşkesin gereği güvenlik güçleri PKK’ya operasyon düzenlemezken daha önceki birkaç nokta olay gibi çatışmayı çıkaran PKK olmuş.
Kimse güvenlik güçlerinin kendilerine açılan ateşe karşı suskun kalması gerektiğini düşünemez.
Yaptığı en azından “savunmadır.”
TSK ayrıca meşru egemen devletin güvenlik gücüdür.
.........................
Demirtaş’ın “Güvenlik güçleri çatışma alanında 15 askeri bırakarak geri çekildi.
Amaç onların öldürülmesiydi.
Böylece infial yaratmaktı” diye özetleyebileceğim mesajı da TSK geleneklerine kesinlikle aykırıdır.
Böyle bir emri hiçbir komutan vermez/veremez.
“TSK’nın Fatih Camii’ni bombalayacağı, kendi uçağını düşüreceği” “Balyoz Davası” gibi absürt...
Halkın iki ateş arasına girmesi ve yaralı askerlerin güvenli yerlere taşınması için katkısı ise alkışlanacak tavırdır.
Toplumdaki “çözüm ve barış” inancının, isteğinin, iradesinin açık kanıtıdır.
Herkesin bundan ders çıkarması gerekir.
Başta da “PKK’nın, barış istemeyen ve bu bağlamda HDP’nin barajı geçememesini hedefleyen, böyle ortamın yeniden gerilmesine çabalayanların” ders almaları gerekir.
Bunu yaptıkça halktan koparlar.
.........................
Sonuç...
“Bazen en karışık olayların, aslında çok açık izahı olabilir” teorisine dönmek de bir yöntemdir.
İrlanda’da da görüldüğü gibi, “barışı istemeyen PKK içindeki bazı birimler bu saldırıyı gerçekleştirmiş” olabilirler.
Daha önce de bunu yaptıklarının örneklerini yaşadık.
Terhis edilmiş 33 silahsız askerimizi şehit ettiklerini hatırlayın.
Böyle müessif olayların barışa giden yola engel olmaması dileğiyle...