Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Güneri CIVAOĞLU

Yossif Vissarinavilch Djongachvili, öbür dünyadan eğer bizi görebiliyorsa, kimbilir neler hissediyor. Türkiye kapitalinin simgesi Koç'un RAMSTORE'unun Moskova'da açılışını belki dehşetle seyrediyor olmalıdır. Belki de - McDonnalds adlı Amerikan köftehorunun gelişiyle başlayan, kapitalist istilanın sonu, işte bu - diyordur. Yossif Vissarinavilch Djongachvili, dünyanın tanıdığı en katı, en anti kapitalist lider Stalin'in asıl adıdır. Gürcü, genç bir komünist ihtilalci olarak, 8 kez tutuklanmış, Sibirya'ya sürülmüş, hepsinde de kaçmıştı.
Yurtdışında sürgün hayatı yaşamıştı.
Bunun için miydi?

Evet...
ABD'den sonra doların en büyük birikimi, en yaygın kullanımı ve bir inanç tarikatı gibi benimsendiği topraklar burası.
RAMSTORE, MİGROS ve Koç Topluluğu'nun Dış Ticaret Şirketi RAM ile ENKA'nın ortaklığı, 40 milyon dolarlık bir yatırım.
Bu hipermarket ve alışveriş merkezlerinden 4 tane daha açılacak.
ENKA, Moskova Belediyesi'yle ortak iş merkezleri kuruyor.
Arsa ve kredi, Moskova Belediyesi'nden...
İnşaat yapımı ve işletme teknolojisi ENKA'dan.
ENKA'nın Moskova'daki yıllık kira gideri 76 milyon dolar.
50 bin metrekare
işyerine sahip.
Ayrıca...
Daha çeşitli işyeri inşaatları da yapmakta.
Zaten...
Moskova, yabancı sermayenin çekim merkezi haline gelmiş.
Koç Grubu da Rusya'ya adımını önce RAM Dış Ticaret Şirketi'yle atmıştı...
Şimdi bunu yatırımlarla sürdürecek.

Bu bağlamda Koç Holding'deki büyük değişime de işaret edeyim.
Koç Holding'in İcra Kurulu Başkanı İnan Kıraç, mart ayında gruptan ayrılıyor.
İlke olarak 60 yaşına gelen bütün yöneticiler, görevlerini gençlere bırakmaktalar.
Ancak...
İnan Kıraç'ın az sayıda yöneticinin gerçekleştirdiği bir çizgisi var. Galatasaray mezunu Kıraç, tezgahtarlıktan başlayarak yüksek eğitimi ile birlikte zirveye kadar kariyerini kademe kademe tırmanarak hep bu toplulukta sürdürdü.
Türkiye'nin geleceğinde otomotiv sektörünü lokomatif olarak görüyor.
2002 yılında Türkiye'deki otomotiv sektörü ihracatının, tekstil ihracatını aşacağı kanısında.
Bu nedenle, ilk delikanlılık yıllarından başlayarak 37 yılını verdiği otomotiv sektörüne hala manevi bir borcu olduğu inancında.
Koç Grubu'ndan ayrıldıktan sonra otomotiv yan sanayiinde ticaret ve sanayi çalışmalarını sürdürecek.
Bir Fransız otomotiv markasının Türkiye dalında hisse senetlerinin çoğunluğunu satın aldı.
Saptamalarıma göre otomotiv sektörü üretimi yöntem değiştiriyor.
Bazı ana unsurlar, Avrupa'da saat maliyeti 23 dolar olduğu halde, Türkiye'de saat maliyeti 5 dolar.
Ayrıca...
Geleceğin otomotiv pazarı Asya'ya kayıyor.
Vasıflı işgücü de Türkiye'de var.
İnanç Kıraç, kendini bu ikinci doğuşa hazırlamış. Başarmasını diliyoruz.

Koç Grubu'na gelince...
Genel eğilim, grubun profesyonel yöneticilere geçmesi.
Merhum Vehbi Koç'un da isteği böyleydi.
Peugeot'nun, Fiat'ın, Siemens'in, Bosch'un ve Ford'un aile yönetiminden çıkıp, nasıl profesyonel kadroların yönetimine geçirildiğine dair raporlar hazırlatmıştı.
Bunları inceletmiş ve altyapısını oluşturmuştu.
Örneğin...
Aile hisseleri, tek bir şirkette toplanmıştır.
Adı pek bilinmeyen o şirket, Holding'e ve diğer şirketlere egemendir.
Aile bireyleri hisselerini satmak istedikleri takdirde, ancak bu şirkete devredebiliyorlar.
O nedenle, profesyonellerin döneminde son denetimin elden çıkması, Merhum Vehbi Bey'in kalite, moralite, karlılık, istikrar, yenilik ilkelerinden sapmaların olması pek olası değil.
Zaten...
Yukarıda adlarını saydığım şirketlerde, aileler, yönetim kurulu başkanını ya da 3 yönetim kurulu üyesini seçerek, yönetimi onlara bırakıyorlar.
Sadece denetlemekle yetiniyorlar.
Yılda en az yüzde 20 kar dağıtım zorunluğu koyuyorlar...
Koç Holding, Merhum Vehbi Bey'in döneminde temelleri atılan bu yönelişle Türkiye'de bir yeniliğe daha imza atacak.
Ancak... Nasıl?
Merhum Vehbi Bey, "yavaş - hızlı" yöntemi yeğlerdi.
Yani...
İşi, kaçınılmaz hatalara ve kazalara neden olacak kadar aceleye getirmeyen zamanı kullanarak...
Ama...
İyi planlamanın ve akılcılığın kazandırdığı sürati de göstererek...
Köklü değişiklikler yaparak...
Fakat...
Depremlere neden olmayarak...
Köklü değişikliklerle mevcut durum arasında köprü olabilecek ve iyi bilen isimlerden yararlanarak...
Koç Grubu, Türkiye'de bir zihniyet devrimidir, simgedir. Kalitenin, moralitenin, dürüst verginin çalışana ve yöneticiye verilen değerin, dışa açılmanın simgesidir.
Bir bakıma hepimizin sayılır. Merhum Koç'un anısına ve kurumuna özen gösteriyoruz. Bu satırlar da o duygularla yorumlanmalı.
Son yıllarda - hak etmediği - siyaset yaraları aldı.
Şimdi...
Aceleden doğan yaralardan sakınmalı.



Yazara EmailMOSKOVA