Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Kişisel konulara girmem. Kitap ve ötesini yazacağım.

Çok kullanılan söylemdir:

“Bir kitap okudum, hayatım değişti...”

11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 12 yıl boyunca basın başdanışmanlığını yapan Ahmet Sever’in raflarda yerini almadan çıktığı saatlerde tükenen kitabı için de “Bir kitap yazdı, siyaseti sarstı” denebilir.

Kitabın kapağında Ahmet Sever’in 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le birlikte çekilmiş fotoğrafı üstünde “Yaşadım, gördüm, yazdım” kelimeleri var.

Ama...

Sever’in satırlarının ötesinde, kitabın her sayfasının tek tek Gül tarafından okunmuş ve düzeltmeler yapılmış olması da önem katsayısını geometrik diziyle yükseltiyor.

Haberin Devamı

Demek...

Yazılanların çok önemli bilgilerin öğrenilmesine itirazı yok.

Hatta...

“Seçimden sonra yayımlaması” için ricası “zımni onay” anlamına da geliyor.

Gül ve Erdoğan arasında “kardeşlik hukuku” iddialı / yakıştırmalı satırlar ve söylemlerin bu kitapta anlatılanlarla ayakları yerden kesiliyor.

Gerçeklerden koparılıyor.

GÜL NE YAPMAK İSTİYOR?

Peki...

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kitabı okudu mu?

Bilemem...

Ancak...

Ciddi bir özetinin kendisine sunulduğunu düşünüyorum.

Gazetelerin manşetleri ve köşe yazılarından seçmelerinin özetleri her sabah bilgi notu haline getirildiğine göre, bu kitabın ıskalanması mümkün değil.

Cumhurbaşkanı ve kurmaylarından “değerlendirme / tepki” nedir?

O konuda “Burada laf çok” denebilir.

Ama... Özü...

“Gül’ün planı ne? Gül ne yapmak istiyor?”

.........................

Doğrusu ...

Daha kitabı okumadan sadece içeriğinden seçmeleri yansıtan ilk manşet haberler bile bu soruyu herkesin kafasına yansıttı.

“AK Parti böyle mi devam edecek? Yoksa Gül’ün partinin başına dönüşünün zemin taşları mı döşenmekte kitabın sayfalarıyla...”

Öyle duyarlı bir soru ki bu...

Ahmet Sever’in satırlarıyla şöyle bir resim çiziliyor.

“Başbakan olursam, Recep Tayyip Erdoğan nasıl bir başbakanlık yaptıysa, ben de öyle yaparım.”

Sever’e göre “Erdoğan, Gül’ün Çankaya’daki görevinin sona ermesinden 1 gün önce AK Parti kongresini toplayarak ve Ahmet Davutoğlu’nu Genel Başkan seçtirerek, onu hükümeti kurmakla görevlendirerek bu yolu kapattı.”

Haberin Devamı

Ama...

Hâlâ o yol açık değilse bile, aradan geçen zamanda, siyaset köprülerinin altından çok sular aktı.

Özellikle AK Parti’nin tek başına iktidar olarak çıkamaması -belki de- “zamanın -dönüşen- ruhu...”

GAZETECİ TARİHİN TANIĞIDIR

Gene de...

Erdoğan ve Gül arasında “korakor” bir mücadele beklenmesin.

Hiç değilse şu aşamadan başlayarak bir süre...

Bununla beraber, kitabın her bölümü de gösteriyor ki bir fay kırığı var.

Mesafe hayli açılmış.

İster AK Partili bir ortak hükümet kurulsun, ister kasıma doğru “tekrar seçime” gidilsin, kitabın tetiklediği sarsıntılar sürecek gibi görünüyor.

Siyasetin doğasında vardır bu.

Beraber yola çıkan “eşitler arasında birinciler”, devamında genellikle birbirlerinden kopabilirler.

Bunlar sadece gözlem ve analiz.

Yoksa kimsenin kimseyle yol ayrımı kişisel ilgim ve beklentim olamaz.

.........................

Gazeteciler “tarihin tanıklarıdır.”

Eğer iyi bir gazeteci “tarihin yapıldığı” odaklarda tanık olmuşsa yazdıkları çok daha önemlidir.

Haberin Devamı

Ahmet Sever’in kitabı için bir gazeteci olarak yaklaşımım böyle.

Henüz bitiremedim.

Okuyup hazmettikten sonra gene yazacağım.

Ancak daha okuduğum ve gazetelerdeki sayfa seçmelerinden gördüğüm kadarıyla çok ilgi çekici.

Mutlaka okunmalı.

Ne yazık ki galiba yeterince basmamışlar, kitapçılara geldiği gibi tükendi.

Şimdi...

40 binlik ikinci baskı yetiştiriliyormuş.