Şu resim, gazetedeki odamın duvarında asılıdır.
Cimbom’un Kopenhag’da aldığı UEFA Şampiyonluk Kupası’yla kendimizden geçmişiz.
Galatasaraylı futbolcularla birlikte valizlerin konulduğu bölümlerin kapaklarına vurarak tempo tutuyor, tribün sloganları atıyorduk.
“Göklerde yıldız
Gönüllerde ay
Şampiyonsun Galatasaray...”
Her slogandan sonra ara name Fatih hocaya güzelleme coşkusu...
“İm-pa-ra-tor...
İm-pa-ra-tor...”
BRAGA VE SONRASI
KEŞKE Braga sonrasının son durağı Avrupa Şampiyonluğu olsa.
Neyse...
Uçmayayım.
Fatih Terim’in Braga’yı yendikten sonraki “itiraf edeyim çok zorlandım” söylemi nasıl da içtendi.
Ya biz “hasta” Galatasaraylılar.
Maçı tribünlerden izleyenlerin duygularını tahmin ediyorum.
Komşu köşede Hasan Cemal’in izlenimlerindeki yüksek nabız atışlarını hissettim.
Televizyon karşısında tansiyonum kaça çıkmıştır bilemiyorum.
Çöküşten sonra iki gol bir mucize.
Ama...
2-1’den sonra keyfini sürmek ne mümkün!
Braga’nın kalemize aktığı her an “bir olası gol” endişesi içimi siyaha boyuyordu.
Dakikalar geçmek bilmiyordu.
Seyretmek için tuttuğum Galatasaray’ın, bir an önce sahadan ayrılmasını istemek garip çelişki değil mi?
Top direkte patlamasa, birkaç santim aşağıdan ağlarla kucaklaşsa, skor levhası 3-1’i gösterseydi elbette dakika saymazdım. Ama...
2-1’le tur atlatacak turnikeden geçmişken tek gol, mutluluğumuzu söküp alabilirdi.
..........................
Neyse...
Keyfini çıkaralım.
Bir şey daha...
Bu oyunla çok zorlanırız.
Düzelmeliyiz.
Neyse ki toparlanmak için yeterli zaman var.
Her zaman “mucize” olmaz.
ATATÜRK’ÜN KADIN DEVRİMİ
TÜRKİYE kadına “seçme ve seçilme hakkını” Batı’da bazı ülkelerden daha önce tanıdı.
Örneğin, İsviçre’den.
Dün bu hakkın TBMM’de oylandığı günün 78’inci yıldönümüydü.
Cumhuriyet gazetesi o gün yayımlanan “6 Birincikanun 1934 (6 Aralık 1934)” tarihli Cumhuriyet’in “tıpkı basım” kapağıyla çıktı.
Manşet şöyle:
“Türk kadını haklarının en büyüğünü aldı.”
Altındaki başlık, manşetin açıklaması.
Büyük Millet Meclisi, dün yaptığı tarihi toplantıda kadınların meb’us (milletvekili) seçme ve seçilmelerini alkışlar arasında ittifakla kabul etti.
Sayfadaki çizgi resimler olayın önemini anlatıyor.
Birinci resim “1923’teki Türk kadını...”
İkincisi ise “1934’te kadına seçme ve seçilme hakkının verilmesinden sonra kürsüde konuşan Türk kadını resmi...”
2012 Türkiye’sinden kadın resimlerini bir 70 yıl sonra gazeteler bakalım nasıl çizimlerle yayımlayacak.
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025