Kadını ara
EŞLERİN liderler üzerinde “etki katsayısı” yüksektir. Eskilerin “abad da ederler berbat da” söylemi bu nedenledir.
Suriye Başkanı Beşar Esad’ın eşi Esma bu konuda sınıfta kaldı.
Dünya onu, “Suriye’deki katliamlardan büyük üzüntü duyduğu, Beşar’ı frene basmaya çalışan, hatta ümidini kesince İngiltere’ye kaçmak üzereyken yakalanan, zorla geri getirilen talihsiz kadın” olarak tanıyordu.
Batılı görüntüsü, güzelliği, sade şıklığı bu izlenimleri güçlendirmişti.
Ancak...
Suriyeli muhaliflerin sızdırdığı e-postalar bu algıları parçaladı.
Suriye’de muhalifler katledilirken Esma Esad kocasına “eğer birlikte güçlüysek, bunun üstesinden beraber gelebiliriz. Seni seviyorum” diye e-posta mesajı atmış.
Ayaklanmalar başladıktan yaklaşık 4 ay sonra eşine yine “akşam olacağım” diyor.
Ve işte Esad’ın cevabı:
“Nerede olacağını söylemen bu ülkenin sahip olabileceği en iyi reform. Bunu işe yaramaz siyasi parti, seçim ve medya reformlarının yerine koyabiliriz...”
Esad ya kafayı yemiş ya da hiçbir şey anlamıyor.
Genç diktatör Esad’a eşi Esma bir de şarkı göndermiş; Black Shelton’dan “Tanrı Bana Seni Verdi (God Gave Me You)...”
Şarkının sözleri şöyle:
“Yürüyen bir kalp ağrısıyım
Darmadağınığım
Şimdi olduğum insan
Olmak istediğim insan değil
Fakat sen burada yanımdasın
Fırtına geçip giderken”
.........................
Baş başa kaldıklarında Esma Esad kocasına “ayaklarında kan lekesi ile yürümenin vebalini” anlatabilirdi.
“Suriye devlet güçlerinin öldürdükleri kadınlar arasında ben, çocukların yerinde bizim çocuklarımız olsaydı neler hissederdin, bunu yaşa ve katliamı durdur” diyebilirdi.
KAN LEKELİ MÜCEVHER
SURİYE’de katliamlarla kan gölü büyürken Esma Esad 4 Ağustos tarihli bir yazışmada Paris’teki kuzenine mücevher siparişi vermiş.
İnternet üzerinden şık ve lüks giysiler, mobilyalar ve çok sayıda eşya da sipariş etmiş.
Bu nasıl bir duyarsızlık?
Düşünüyorum...
“Acaba bütün bunların bir başka sebebi olamaz mı?”
Esad çifti yoksa “psikolojik savaş” mı uygulamakta.
Bu e-posta aşk mesajları, şarkı göndermeler, “siyasi reformlar da neymiş, en büyük reform senin eve geleceğini bildirmen” gibi kara mizah gösterileri, Batı ülkelerinden eşya, giysi ve mücevher siparişleri bir gösteri mi?
“Bu muhalefet eylemleri bir yere varmaz. Bizi sarsamaz. Hepsinin üstesinden geliriz. Biz buradayız ve başta kalmayı sürdüreceğiz” mesajını mı vermekteler?
Çok küçük bir ihtimalle bu “karton dekoru” yapmışlarsa Beşar ve Esma Esad büyük yanlıştalar.
E-postalarla Suriye halkının sinir uçlarına elektrik vermişlerdir.
“Biz burada ölürken, çocuklarımızı yitirirken, top ve tank mermilerinden korunmak için bodrum katlarına sığınmışken onlar mücevher, eşya ısmarlıyorlar, aşk şarkıları gönderiyorlar birbirlerine” tepkilerine çanak tutmuşlardır.
İnanıyorum ki, Suriye halkının hala onları destekleyen kesiminde hatta Beşar’a bağlı siyasetçilerde ve komutanlarda bile infial yaratmışlardır.
Filipinler eski başkanının eşi Madam Marcos’un sayıları 400’ü bulan pahalı pabuçlarının Filipin halkında ürettiği tepki dalgalarından bilmem haberleri var mı?
ESMA ESAD’A DA AMBARGO
AB Dışişleri Bakanları’nın cuma günü Brüksel’de yapacakları toplantı gündeminde “Beşar Esad’a uygulanan ekonomik ambargonun eşi Esma’yı da kapsaması kararı” var.
Beşar Esad ve Suriye yönetimindekiler gibi Esma Esad’a da AB ülkelerinde seyahat yasağı uygulanacak.
Banka hesapları dondurulacak.
Kredi kartlarını bile kullanamayacak.
Gerçi vatandaşı olduğu İngiltere’ye gidebilir ama satın almalarında Beşar Esad’ın da yararlanacağı kanıtlanırsa İngiltere’de soruşturma açılacak.
Esma Esad 2 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak.
.....................
Fransızların “kadını ara (chercer la femme)” diye bir söylemleri vardır.
İyinin de kötünün de arkasında bir kadının olduğunu işaretler.
Beşar Esad, Suriye’nin mazlum halkı ne yazık ki olayların arkasındaki kadının “iyi” etkilerinden yoksunlar.
Bu zarif kadın kendine de kötülük etmekte.
