Isparta'ya bundan yıllarca önce geldiğimizde
merhum Özal'ın gezisini izlemiştik.
Demirel yasaklıydı.
Özal "kurdu evinde vurmak" söylemiyle
Isparta'ya gelmişti.
Göreceği ilgi merak ediliyordu.
Görkemli bir program hazırlanmıştı. Konvoyumuza
Tarım Koruma ilaç fıskiyeleriyle
gül suyu sıkılıyor, üstümüze yüz binlerce
gül yaprağı serpiliyordu.
Gerçekten etkileyici bir manzaraydı. Meydan da kalabalıktı.
Ama...
Helikopter de kiralamıştım.
Havalandık. Kalabalığın
fotoğrafını tepeden çektik.
O zaman
Cumhuriyet'in Ankara Temsilcisi olan Yalçın Doğan'la beraberdik.
Çalıştığım gazetede bu fotoğraf sekiz sütun yayımlandı.
Aşağıdan kalabalık gibi görünen meydan aslında dörtte biri kadar bile dolmamıştı.
Özal'ın çok öfkelendiğini sonradan kurmaylarından dinlemiştim.
Demirel ise, keyifliydi.
Kurdu "dört duvar arasına hapsedebilirler ama inimde barınamazlar" demişti.
Isparta gerçeği
Bu söylemi doğrudur.
Isparta ile Demirel adı özdeşleşmiştir.Okul, hastane, üniversite, kütüphane, bulvar hemen her görüntüde, her kurumda
Demirel'lerin izi ya da adı vardır.
Oyları da
Demirel'in işaretiyle yönlenir.
Isparta'nın İslamköy'ü de gerçekten görülecek bir yöredir. Külliyatı, çağdaş tesisleri şehre bağlantıyı oluşturan bulvarı ile farklı bir boyuttur. Köyün orta yerinde
Demirel'in doğduğu büyüdüğü ev aynen korunmaktadır.
Demirel'in ablası orayı bırakmaz.
İslamköy'de tüm oylar
Demirel için çıkar.... Kime ait olduğu bilinmeyen bir oy hariç.
Değişen manzara
Ancak ilk kez değişik bir manzara gördüm.
Demirel'in kurduğu
DYP Isparta'da neredeyse silinmiş. Milletvekillerinden ikisi
MHP'li, biri
Anavatanlı, belediye başkanı da
MHP'li.
DYP nazar boncuğu gibi sadece bir milletvekili çıkarabilmiş. O da geçmişin hatırına herhalde.
Kurdun inini başka partilere teslim eden kurdun yabancısı değil.
Isparta yine
Demirel ismiyle özdeşleşmiş ama oylar dağılmış.
Demirel eğer Cumhurbaşkanı yeniden seçilmezse... Anayasa değişikliği yapılmazsa hiç kimse kuşku duymasın ki,
aktif siyaseti bıraktığı yerden sürdürecektir. Ya parti kurar ya bir partinin başına geçer.
Hareketini Isparta'dan başlatır.
Kalp merkezi
Isparta'da
Şevket Demirel'in yaptırdığı modern kalp merkezinin açılışı bağlamında dün
Isparta'daydık.
Şevket Demirel çok duyguluydu.
Bu merkeze kendisini
Amerika ameliyat eden doktoru dünyanın ve Türkiye'nin ünlü kalp cerrahlarını çağırmıştı. İstatistiklere göre
Ispartalıların neredeyse yarısı kalp rahatsızlığı geçiriyor. Onlara bu kalp merkezini armağan ederken bir de çağrıda bulundu:
"Kalp merkezimiz var diye kendinizi ihmal etmeyin. Kalbinize iyi bakın. Hem sağlık olarak iyi bakın hem manevi olarak kalbinize iyi bakın." Bu söylemiyle büyük alkış aldı.
Kalbe manevi olarak iyi bakmak öncelikle böyle sosyal katkılarda bulunmak...
Sonra insanlık için, demokrasi için kişiliğini koruyarak mücadele etmek...
Cumhurbaşkanı Demirel bu sözlerin altını çizerken belki de ihtilallerden, yasaklardan, sürgünlerden, hapislerden süzülen bir yaşam öyküsünü yansıtıyordu.
"Kalp" yerine
"yürek" kelimesini koyunuz.
Mesaj daha iyi anlaşılır.
Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr