Orhan Kemal ödüllü işportacı...
CANER Cindoruk Orhan Kemal’in eseri Hanımın Çiftliği’nden uyarlanan dizide Kemal karakterini canlandırdı. İlginçtir babası da Orhan Kemal ödüllü bir yazar.
Anlatıyor:
“Babam ilk Orhan Kemal mansiyon ödülü aldığında çok şaşırmıştık. İşporta tezgâhımıza basın ordusu yığılmıştı. Babam işportacı yazar diye ünlenmişti. Yazmak ülkemizde getiri kazandırmadığı için babam bir yandan da işportacılık yapıp ailesini geçindiriyordu. Mansiyon Ödülü’nün ardından Orhan Kemal Öykü Ödülü’nü kazandı. Edebiyat dünyasına girişi trajik oldu.”
Caner Cindoruk yazar bir baba, oyuncu bir amca ve şair bir kardeşe sahip.
Şiir okumayı seviyor...
ŞEFFAF ODA’da Nâzım Hikmet’ten, Edip Cansever’den şiirler okuyor.
ÖYKÜ VE CANER’DEN BiR DÜET
CANER, tiyatro kulislerinde büyümüş.
12-13 yaşlarında şehir tiyatrosunda dekor yapmış, kostüm taşımış. Kendini, işin mutfağında yetiştirmeye, keşfetmeye başlamış.
Bu serüven, onun içinde olduğuna hâlâ inanamadığı ünlü İranlı yönetmen Bahman Ghobadi’nin “Gergedanın Son Şiiri” adlı filme kadar gelmiş.
Caner, filmde İranlı ünlü bir şairi canlandırıyor. Monica Belluci’yle aynı karede yer alıyor...
Öyle güzel anlatıyor ki, programın diğer konuğu Öykü Gürman’dan bir şarkıyla ona eşlik etmesini istiyorum.
Öykü söylüyor, Caner anlatıyor:
Fonda Öykü’den “Git Gidebilirsen...”
İlginç bir düet...
İşte anında yaratıcılık denen şey...
BERK’TEN SONRA KENDİMİ BULDUM
ORTAOKUL yıllarında tiyatroda Zilha’yı canlandırmış. Repliği hâlâ ezberinde.
Eski Türk filmi aktrislerini taklit ediyor.
Öykü eğlenceli bir genç.
Program akışını katkısıyla renklendiriyor.
“Berk’ten ayrıldım şimdi kendimi buldum Güneri Bey” diye espri yapıyor.
Öykü sesini annesinden almış.
Annesi Türk Müziği sınavını kazanmış.
“Annem ve anneannemin sesleri çok güzel. Çünkü onların içine doğuyorsunuz. Beşeriyet de çok önemli. Uyusun da büyüsün ninnisiyle hicaz makamını duyarak, ezan sesiyle saba makamını öğrenerek büyüyorsunuz” diye açıklıyor.
Öykü’nün albümünün “Bir Başka” olmasının en büyük özelliği şarkıların 5’inin kendine ait olması...
......................
Öykü ve Caner’le müzikli, şiirli keyifli bir ŞEFFAF ODA söyleşisi...
BOĞAZ’IN CESUR YÜREĞİ
İSTANBUL Boat Show’da harika bir sürpriz... SEDDÜLBAHİR olanca güzelliğiyle yeniden doğmuş gibi karşımızda.
Kışın ortasında kar yağarken bile “Seddülbahir” yelken açmış köpük köpük yemyeşil dalgaları yararak Kanlıca’dan çıkar Karadeniz’e kadar gider, döner Kızkulesi’ne uzanır ve tekrar Kanlıca’daki yalının kayıkhanesine çekilirdi.
Kimsenin denize çıkamadığı günlerde “Seddülbahir” boğazın “cesur yüreğiydi...”
Herkes bilirdi dümende ünlü cerrah Prof. Süleyman Dirvana’nın olduğunu.
92 yaşındaki “Seddülbahir”in ilginç bir öyküsü vardır.
‘Dirvana genç bir hekimken batmış, harap haldeki bir tekneyi bulur.
Boğaz’daki “çekek” yerine götürür.
Uzun uğraşlar sonucu müthiş sağlam, her havaya kafa tutacak, estetiği kusursuz bir tekne çıkar ortaya.
Bir süre önce Dirvana hoca “görünmezler” arasına çevirdi rotasını...
Onu kaybettikten sonra “Selddülbahir”i de göremez olduk.
Kanlıca’daki yalının kayıkhanesinde terk edilmişti.’
İşte TÜYAP’taki fuarda, birbirinden güzel yeni tekneler arasında dolaşırken birden karşıma çıkan “Seddülbahir” bu nedenle heyecan vericiydi.
TEKNO MARİN onu bir kez daha “reankarne (yeniden doğuş)” etmiş.
Tüm parçaları, donanımı orijinalindeki gibi yeniden yapılmış.
Gövde, güverte, kromaksanı pırıl pırıl...
İkinci sürpriz, teknenin karşısında Süleyman Dirvana’nın eşi ve oğlu ile de karşılaştık.
Rahmi Koç “Seddülbahir”i müzesine koymak için satın almak istemiş.
Oğlu babasının tutkusunu sürdürmekte kararlı.
Ana oğul Ege Bozburun’da küçük bir “Yalı Hotel” işletiyorlar, bir de küçük Marina...
Dirvana’nın oğlu “benden sonra çocuklarım da Seddülbahir aile geleneğimizi sürdürecekler” diyor.
Dirvana hoca yukarlarda bir yerden seyrediyorsa gülümseyişini görür gibiyim.
NİŞANTAŞ’TAKİ BODRUM
MELEK Boz Bodrum’un keyif vahalarını oluşturdu yıllarca.
Her biri “lezzet durağı...”
Girit’e uzanan köklerindeki hünerler onu Bodrum’un simgelerinden birine dönüştürmüştü.
Şimdi Nişantaş’ta...
Sarraf adını verdiği meyhaneyi işletiyor.
Mezenin, yemeklerin paletteki renkler gibi çekici olduğu bir menü...
Müzeyyen Senar’dan başlayarak alaturkanın hası...
Kulakların pasını alan müzikle rakı sohbetleri keyifli.
Oyuncular, yazar çizerler, “bobo” denilen “bohem burjuva” bir arada.
Samimi, sımsıcak bir ortam.
Galiba...
Önümüzdeki yaz bu kez “Bodrum’daki Nişantaşı”nda Melek Boz’un ajandasında.
TOP MODEL KILAVUZU
BİR soru: “Top model doğulur mu, olunur mu?”
Bu soru başka meslekler için de konuşulur.
Örneğin:
“Diplomat doğulur mu, olunur mu?”
“Sanatçı doğulur mu, olunur mu?”
Hatta “gazeteci doğulur mu, olunur mu” geyiği de vardır bizim mahallede.
Tülin Şahin’in “Top Model nasıl olunur” adlı kitabı bu soruya cevap getiriyor.
Şahin “hayalin modellik mi” diye soruyor ve top model olmanın yol haritasını yansıtıyor.
Top model ışıltısının sırlarını veriyor.
268 sayfa çok güzel sunumu, deneyimlerle, gözlemlerle örülmüş “özel” bir kitap.
Tülin’in yaşam yolculuğunu da yansıtıyor.
Uluslararası top model gradosunda belki de tek Türk o...
Nasıl keşfedilmiş?
Bunu anlatıyor...
Okurken model olarak doğduğunun kanıtını algılıyoruz.
Ama...
Model olarak doğmuş olanların “top” düzeyine yükselmesi için yoğun çaba, fedakârlık, eğitim, görgü, çalışma etiği ve diğer kalitelerin de eklenmesi gerekiyor.
