Ortaya, Dodge otomobilin dört değişik modeli çıkıyor. Türkiye'de satışa yeni girecek Amerikan araçları bunlar........................"Tanıtımı da tam Amerikan tarzı" diye düşünürken, bu kez bir başka "havalanma" olayı...Bir Avrupa otomobili Skoda ağır ağır tekerlerini yerden kesti, havalanmaya başladı.Yerden 3 metre kadar yükseldi.O koca otomobili böyle havalandıracak ve havada tutacak ne bir zincir, ne bir halat vardı.İlgilileriyle konuştum. Meğer son model otomobilin aynını plastikten yapmışlar.İçine gaz doldurmuşlar.Kısacası bir "balon otomobil" yapmışlar.Arka tamponunun üzerine, bir anten ve pervane monte edilmiş.Bir görevli, elindeki uzaktan kumandayla bu pervaneyi yönlendiriyor. Aracın daha fazla havalanmasını, salondaki hava akımıyla başka stantlara uçmasını engelliyor.Hazım Körmükçü üstadın "Otomobil uçar gider" şarkısını mırıldanıyorum........................Bunlar, CNR Fuarcılık tarafından düzenlenen ve dün açılışı yapılan "Otomobil Fuarı"ndan ilk iki gözlem...Yıllardır Paris ve Cenevre otomobil fuarlarını imrenerek izlerdim. Sorgulardım:"Neden bizde böylesi olmuyor?"İşte oldu.Dünyanın iddialı markaları, yeni modelleriyle İstanbul fuarındalar.Olması gereken buydu.Cenevre Otomobil Fuarı, bu fuarın sadece bir holü kadar alanı bile kaplamıyor.İstanbul'da ise, 6 hol var.Hepsinin dolmuş olması güzel haber. Avrupa'nın büyük 3 fuarından biri bu........................1 milyon dolaylarında izleyici bekleniyor.7 ile 10 milyon dolar dolaylarında gelir sadece gişelerden...Stantlar ise markalara gerçekten yüksek fiyatlarla kiralanmakta.Büyük bir organizasyon.Formula 1'i İstanbul'a kazandıran "yeni zihniyet", beraberinde böyle bir otomobil fuarı konseptini de getirdi.......................Türkiye'de pek görülmeyen "ultralüks" araçlar da gözlere sunuluyor.Yeni model RR'lar (Rolls-Royce) yerden yükseltilmiş, yani Türkiye yollarında da kullanılabilir.İlk kez Bentley modelleri de sergilenmekte.Her parçası elle yapılıyor.Sadece direksiyonunun derisi için el işçiliğinin 15 gün aldığını öğrendim.Deri koltuklar fitilli istenirse, bir 15 gün süre de onun için...Mercedes'ler, BMW'ler tüm modelleriyle gene iddialı. Ve Porsche'ler, Jaguar'lar, Maseratti'ler bir başka zevk kulvarında yarışıyor.Audi, Peugeot, Alfa Romeo, Volkswagen, Renault, Ford, Fiat...Aerodinamiğin estetikle seviştiği örnekler.Otomotiv dünyasından bir gerçek de, "Artık dünyada kötü, çürük otomobil yok. Kaliteler birbirine çok yakın. Sadece kulvarlar farklı..."Ya "klasik araçlar!.." En uzun orada kaldım.Salonlar ışıkla yıkanıyor.......................Bütün araçların yanlarında çoğu mini etekli güzeller...Büyük markaların barlarında şampanya ikramları...Özellikle Borusan'ın barını aynı dekorla Nişantaşı'nda açsınlar, kapıda sıra oluşur.......................Daha göremediğim stantlar ve markalar var.En az bir kere daha gideceğim.Fakat...Bir stant için şimdiden duyuruda bulunayım... Tam çıkarken gezdiğim Çin otomobilleri standı şaşırttı beni.Motosikletten sonra, Çin, otomobille de geliyor.Binek araçları, küçük araçlar, 4X4 cipler... Hepsi de orta sınıf Batı araçlarıyla boy ölçüşecek görüntüde...Fiyatlar henüz açıklanmıyor ama izlenimim, kendi tarzlarındaki Japon ve Kore araçlarından en az yüzde 15 dolaylarında ucuz olacak.........................Ve gülümseme molası...Fuarda, çeşitli boylarda örnekleri olan bir "balyoz standı" yoktu. g.civaoglu@milliyet.com.tr Afro saçları, derin dekolte elbisesiyle dikkati çekiyor genç kadın... Ardından müthiş bir ses... Kristal gibi berrak müziğin temposuyla eşzamanlı olarak dört kırmızı oda duvarları yükseliyor.