Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bugün Bana "seçimler 1 yıl öne alınır" dedi.İlk kez bir AKP'li "erken seçimden" söz ediyordu.Şaşırmıştım. "Neden?" diye sordum.Cevabı şöyle oldu:"Türkiye'de hiçbir seçim 4 yıldan öteye sarkmamıştır. Uzadıkça sancılı olur. Ayrıca... Önümüzde cumhurbaşkanı seçimi var. Bu Meclis'in cumhurbaşkanı seçmesi sorun yaratır. Cumhurbaşkanını yeni Meclis'in seçmesi gerekir."Şener'le daha önce bir konuşmamız olmamıştı.AKP içinde ciddi problem yaratabilecek ve AKP'nin ezberini bozan çizgi dışı bir söylemi bana emanet etmesini yadırgamıştım.Yüzüne baktım. Sakin ve ciddiydi.Gene de ertesi gün yazımda o konuşmayı, Şener'in adını vermeden "bir AKP önde geleni" şifresiyle yansıttım.Aradan geçen uzunca süre sonrası Şener'in o günkü öngörülerinin tamamı gerçekleşti.........................Ve Abdüllatif Şener, dün, "AKP'den milletvekili adayı olmayacağını" açıkladı.Sözel gerekçesi; "onun seçim bölgesinde aday listesini beğenmeyişi" olsa da, ben "sözel" ötesinde "özel" gerekçenin farklı olduğunu düşünüyorum.Şener'in bu sepette olmak istemediğini seziyorum. Onun ise ne "sezdiğini", belki de gene bir karşılaşmamızda ayaküstü sohbette hissettirir. 1.5 yıl kadar önceydi... Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, bizim Doğan Yayın Grubu'nun bir etkinliğine gelmişti. Konuşmalara verilen arada söyleşiyorduk. AKP bir süredir topu askere atıyor:"Kuzey Irak'a sınır ötesi harekât için asker isterse, Meclis'te karar alırız."Asker de "Biz zaten 12 Nisan'da isteğimizi dile getirdik. Siyasetçiler karar alır, bize yazılı olarak görev verir. Biz hazırız" diyor.Bütün bunlar medya üzerinden oluyor.Peki... Bu devletin askerle siyasetçiyi bir araya getiren meşru platformu MGK diye bir kurum yok mu?Orada sorun, bütün boyutlarıyla, özel ve gizli bilgiler de değerlendirilerek, dünya dengelerinde tartılarak irdelenirse ve sonuç Türkiye ve dünya kamuoyuna açıklanırsa çok daha ciddi olmaz mı?Askerle Başbakan'ın... Cumhurbaşkanı'yla Başbakan'ın yıldızları barışmıyorsa ve bunlar MGK'yı oluşturan 3 önemli unsur iseler işte ortaya böyle "dağınık" bir manzara çıkar. FRENDEKİ AYAK KİMİN? Öte yandan... Medya üzerinden konuşmalar, toplumda Kuzey Irak'a sınır ötesi silahlı harekât beklenti dalgaları oluşturuyor. Bunları kabartıyor.Sınırın ötesinden de meydan okuma yankıları geliyor.Barzani ileri geri konuşuyor.ABD, "Türkleri anlıyoruz, ama tek taraflı sınır ötesi harekâtı kabul edemeyiz" mesajıyla duvar yükseltiyor.Yani... "Devlet prosesi" yürümüyor, kelimeler havada uçuşuyor.Ankara'dan tavırların, karşı tarafta algılanan ağırlığı ve caydırıcılığı süratle aşınıyor.Org. Büyükanıt'ın, bunca "laf" arasında kaynayıp giden "kamuoyunda beklenti oluşmamalı" söylemi, bence en sağduyulu olanı. O söylemi, Büyükanıt'ın "Kiminle savaşacağız... Barzani'yle de mi?" ifadesiyle birleştirin, kelimelerinin arkasında hissettirdiği "ABD'yle de mi savaşacağız?" mesajını algılayın...Gaza gelerek atılan savaş sloganlarını öyle yorumlayın. Laflar uçuşuyor Parti genel merkezlerinde müthiş bir aday yığını var. Genel başkanlar "tek seçici" konumunda.Herkes için dostlardan, çevreden baskı... Bir de bunları kendine yediremeyenler var. Onlar da, sadece aday adayı olarak kayıtlarını yaptırdılar. Sessizce bekliyorlar.Örneğin... Ritz Otel'in sahibi aileden yönetici Cennet Süzer Teker, onca işi bırakıp MHP'den aday oldu.Kimileri de kırılıp, başvurusunu çekiyor.Kimilerinin ise farklı yöntemleri var.Eski milletvekili Rasim Zaimoğlu bunlardan biri.Zaimoğlu, 1 milyon imza toplayarak, Karadeniz Otoyolu'nun yapılması için müthiş bir kamuoyu baskısı oluşturmuştu.Şimdi Giresun'dan Bağımsız aday olarak seçim kampanyasını İstanbul'dan başlatıyor ve sonrasında Karadeniz Otoyolu'ndan sınıra kadar sürdürüyor.Yüzlerce otomobillik bir konvoy... Hatta diplomatlar...Türkiye'de siyaset, genel merkezlerde tek renk, alanda ise rengârenk... gunericivaoglu@milliyet.com.tr TEK SEÇİCİLER