Tiyatro, şiir ve müzik harmanıyla Şeffaf Oda’nın bu haftaki konukları tiyatronun duayen ismi Genco Erkal, başarılı tiyatro sanatçısı Tülay Günal ve genç şarkıcı Ezo Genç...
Genco Erkal ve Tülay Günal, “Ben Bertolt Brecht ve Yaşamaya Dair”le tiyatro sahnesinde...
Şiir-şarkı düetleri tüyleri diken diken ediyor.
Tülay’ın etkileyici sesi.
Genco’nun şiir yorumları...
Sahnede izlenmeli...
.............................
Genco Erkal, babasının, oyuncu olmasını nasıl kabul ettiğini anlatıyor:
‘Robert Kolej son sınıftayken babam, 18 yaşını doldurdun artık ne yapacaksın, dedi. Tiyatrocu olmak istiyorum, dedim. Onu unut bir kere, dedi. Bu evdeyken olmaz. Ama 18’ini doldurdun istersen git kendine başka hayat kur.
Bende de o yürek yoktu herhalde daha 18 yaşında yeni bir delikanlı olarak, 2. tercihin ne peki, dedi. Psikoloji dedim.
Gerçekten de çok sevdiğim bir daldı ve ben bir yandan onu da devamlı olarak okuyordum, kendimi geliştiriyordum, 2. tercihimi kabul etti. Sonra işte o arada Muhsin Ertuğrul’dan bir teklif geldi. Bizim amatör yıllarımızdan izlemiş Muhsin Ertuğrul hoca. Uzaktan bana bir çengel atmış. Bir rol boşta diyor gelsin bunu Genco oynasın.
Babama, bir deneyeyim kendimi, artık izin ver dedim. Ben girdim, geldi oyunu seyretti, tiyatrocu olmama bütün itirazları kalktı o oyunu seyrettikten sonra. Sonra dedi ki, başarısız olursan mutsuz olursun diye sana engel oldum.‘
.............................
Tülay Günal’ı Asi dizisinden son olarak da Umutsuz Ev Kadınları’ndan tanıyoruz ama o “tiyatro benim için tutku” diyor.
Tülay, Diyarbakır Devlet Tiyatrosu’nda ilk profesyonel oyununu oynamış. 4 yıl sonra Ankara Devlet Tiyatrosu’na tayin olmuş.
Sadri Alışık ve Afife Jale Tiyatro Ödülleri’nde en iyi kadın oyuncu ödüllerinin sahibi...
Caz gırtlağı var Tülay’da ancak müziği hiçbir zaman kariyer olarak düşünmemiş.
Tülay açıklıyor:
“Hep bir tiyatro sahnesinde o cezbetti beni. Bir karaktere bürünerek şarkı söylemek bana enteresan geldi o zaman daha çok keyif alıyorum. Düşünmedim yani hiç düşünmedim bunu açıkçası.”
EZO’DAN “GİT”
Programa, Ezo’nun Rafet El Roman’la düeti “Kalbine Sürgün”le başlıyoruz.
Toplamda 30 milyona yakın tıklanan bir şarkı bu.
Ezo’nun yakında single’ı da çıkıyor.
Harika bir şarkıyla geliyor... “Git.”
Duru güzellik...
Kristal gibi bir ses...
Duygu ışıltıları yansıtan bakışları da müziğine eşlik eden “sessiz ses...”
Yaşam paleti renkleri...
Güzel karakalem resim çalışmaları var.
Buz pateni yapıyor, piyanoya yoğunlaşmış.
Rafet el Roman’la Avrupa turnelerine çıkıyor.
GÖÇMENLİK SANCILARI
ÇOCUKLUĞUMDA anneannemin Bosna’dan İstanbul’a göç hatıralarını dinlerdim.
Baklava dikişiyle palto astarlarında altınlarını getirenler, beş parasız İstanbul sokaklarında kalanlar, çocuklarını eşlerini göç sırasında kaybeden, haber alamayanlar, İstanbul mezarlıklarında göçmenler için kaynayan aş kazanları...
Türkan Turgut’un “GÜMÜŞSUYU” adlı kitabını okurken başta anneannem olmak üzere aile yaşlılarından dinlediğim acı yüklü hatıralar da gözümde canlandı.
Türkan Turgut eski bakanlardan “ilkeli ve dürüst siyasetçi” Mehmet Turgut’un eşidir.
Eski öğretmendir.
Zamanının büyük kısmını İngilizceden Türkçeye kitaplar ve şiirler çevirerek geçirmiştir.
Örneğin...
- Krizantem ve Kılıç (Ruth Benedict)
- Susam ve Zambaklar (John Ruskin)
- İyi ve Uzun Bir Hayata Doğru (Morton Puner)
- Peter Ustinov’un yazdığı ve başrolünü oynadığı Meçhul Asker ve Karısı.
...........................
Ailesi Balkanlardan göçenlerin kendi hatıralarından çok şey bulacakları bir kitap.
Ve... Türkiye’ye geldikten sonraki nostaljik anılar.
Türkan Turgut’un eline sağlık...