Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bugün Bu anlatım, Çağlayan'a akan milyonun üzerindeki insan selinin düzeyini ortaya koyuyor.Daha 4 ay önce yılbaşında Taksim Meydanı rezaletlerini hatırlayınız.O kalabalıktaki genç kadınlara, lümpen serseriler neler neler yapmışlardı.Taksim'dekiler de, Çağlayan'dakiler de bu toprakların insanlarıdır.Ama... Toplanma bilinci ve kültürü çok farklı.Çağlayan'daki insan seline hâlâ bir ad bulamayanlara, bunun adı; "Silahsız Kuvvetler Bildirisi"dir. Üniversitedeki öğrencilerimden genç bir kız, Çağlayan mitingi için dün şöyle diyordu: "Neredeyse vücut vücuda sıkışık bir kalabalıktı. Saatler boyu bir tek taciz olmadı. En ufak bir belirti bile hissetmedim. Tam tersine... Biz bir grup genç kızı, çevremizdeki genç erkekler adeta korumaya aldılar." Televizyonların çoğunun vermediği birkaç dakikaya işaret edeyim...Ezan okunmaya başladığında "Bulutsuzluk Özlemi" müzik yapıyordu. Kuple bitiminde hemen kestiler.Ve... Ezan boyunca etkinliğe ara verildi.Bu arada "Allah bizim, ezan bizim" söylemleri duyuluyordu.Yani... "Din ve dindarlık" kimsenin tekelinde değil.Milyonun üzerindeki laik insanlarımız işte bu duyarlığı gösterdiler.Laikliği "inançsızlık" gibi göstermek isteyenlere Çağlayan'da yaşanan o birkaç dakika "inancı vitrinde değil, yüreğinde olanların" cevabıdır.Başı örtülülerMiting meydanında CNNTürk muhabirleri, halkın arasında dolaşarak görüş alıyordu.Bunlardan biri, mütedeyyin Türk kadınının nesillerdir yaptığı gibi başını bağlamıştı.Yani eşarbına, çenesinin altından bir düğüm atmıştı.Muhabir sordu: "Çankaya, türbana kapalı diye slogan atılıyor. Sizin de başınız örtülü ama mitingdesiniz. Nasıl oluyor bu?"Başı örtülü hanım; "benim başörtüm var ama öyle siyasi miyasi değil" cevabını verdi.Mitingde çok sayıda başı örtülü hanım da vardı.Yani... Laikleri "inançsızlar" ve "başı açıklar" diye çarpıtmalarla topluma sunmak, sadece bu değerler üzerinden siyaset yaparak oy toplama hesaplarıdır. EZANA SAYGI Önce Tandoğan, sonra Çağlayan'da akan insan seli, o yüksek elektrik yüküne karşın, hiçbir saldırı, taşkınlık, yakıp yıkma olmadan "vakar" içinde dağıldı.Bundan sonrası da var...İzmir'de, sonra Çanakkale'de...Özellikle İzmir insanı yaralı."2002 seçiminden sonra, '5 yıl sonra gâvur İzmir'de de kazanacağız' söylemi unutulmamış."Kordon'da şimdiden tüm binalarda bayraklar asılmış.Tandoğan'ın görkeminden sonra "Çağlayan sönük geçecek" deniyordu... Yanıldılar.İzmir'de de gürül gürül akacak.Bu mitinglerin "adrese teslim" mesajları ötesinde "daha sonraki mitinglere örnek olmak" gibi önemli işlevi de var.AKP zihniyetini destekleyenler de caddelere, sokaklara çıkarlarsa, onların da sayılarının az olacağı sanılmasın.Hiç kuşkusuz "daha görkemli gövde gösterisi" için çalışacaklardır.Ama... Bu "sayısal" örneğin ötesinde Tandoğan ve Çağlayan'dan görüntüler, "demokratik olgunluk ve düzey" örneği de vermişlerdir.Karşıt mitinglerin de taşkınlık yaşanmadan, olaylar çıkarmadan vakar içinde toplanmaları ve sessizce dağılmaları psikolojisi oluşmuştur. "Olgunluk çıtasında rekabet" olacaktır. ÖRNEK... Osman Bölükbaşı, siyaset hicvini en iyi yapan hitabet ustalarından biridir. O, kürsüye çıktığında meydanlar dolar taşardı.Ama... Bir türlü seçim sandıklarını dolduramazdı. Bölükbaşı da bundan yakınırdı.Tandoğan ve Çağlayan mitingleri sonrası nabız tuttum.Hâlâ AKP en yüksek oya sahip.Daha önce AKP'ye oy veren ve bir süredir AKP iktidarından rahatsızlık yaşarken son mitinglerle büsbütün kopanlarda bile "peki yeniden koalisyonlara dönersek, ekonomi gene çökerse" kaygılarını hissediyorum.AKP, 4 buçuk yıllık iktidar sonunda "laiklik" konusunda hâlâ güven oluşturamadı ama muhalefet de "ekonomiyi gene ağzına yüzüne bulaştırmayacağı" umudunu veremiyor.Hemen seçime gidilirse ve sandıktan gene tek başına AKP hükümeti çıkarsa, nedeni budur. gunericivaoglu@milliyet.com.tr OYLARIN ROTASI