Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Brezilya Başkanı Lula, İran için “uranyum takas anlaşmasından çekildiğini” açıkladı.
Türkiye İran ile baş başa kaldı.
Türkiye’nin eksen kayması tartışmaları yapılırken çok talihsiz bir gelişme bu.
Dünya kamuoyunda “İran imajı” için simgesel bir örnek “Soraya’yı Taşlamak” filmidir.
Bu film büyük ödüllere koşmakta.
İranlı bir kadının köyün erkekleri tarafından taşlanması sahnesinde dehşet ve tiksinti sarmalında savruldum.
Meğer bunun bir ritüeli varmış.
“Taşlanarak ölüm” cezasını köyün erkekleri toplanarak oyluyor ve kararını veriyor.
Kadın beline kadar toprağa gömülüyor.
Atılacak taşlardan kendini koruyamaması için elleri arkadan bağlanıyor.
Bu arada köyün çocukları taş toplayarak yığınlar oluşturuyorlar.
Yarı beline kadar toprağa gömülü kadının etrafına 9 metre çapında bir daire çiziliyor.
Köyün bütün erkekleri dairenin etrafında yerlerini alıyor.
Kadının babası ilk taşı atmakla görevli.
Sonra önce büyük oğlu, ardından küçük oğlu ikinci ve üçüncü taşları atıyorlar.
Oğlunun attığı taş kadının alnına vurduğunda yüzünün ifadesi ve açılan yaradan gözlerine ve yanaklarına, boynuna akan kan şeridi “bu nasıl insanlık” dedirtiyor.
Sonra...
Kolektif cinnet halini gösteren çember etrafındaki erkeklerin zavallı kadına taş yağdırmaları.
Gömüldüğü toprağa akan kan ve tüm kahır duygularının toplandığı bir çift göz...
Olay gerçekten yaşanmış.
Kadının köyünden geçerken otomobili bozulan bir gazeteciye bu olay kadının teyzesi tarafından anlatılır.
Gazeteci de dinlediklerini yazar.
Bu kitap dünyada en çok satanlar arasında yer alır.

Takası taşlamak


İftira kurbanı
Kadın aslında suçsuz.
Daha 13 yaşındayken küçük suçlardan sabıkalı Ghorban Ali ile evlendirilir.
Soraya’nın 7 çocuğu vardır.
23 yıllık evlilikte kocasından sürekli dayak yer.
Hakaret işitir.
Takası taşlamak

Ghorban Ali bitişik kasabada hapishanenin gardiyanıdır.
Hapishanedeki bir adamın 14 yaşındaki kızıyla evlenme karşılığı onu serbest bıraktıracaktır.
Gerçi birden fazla kadınla evli olabilir ama geliri iki aile için yetmez. O nedenle Soraya’dan boşanmak ister.
Soraya çocuklarının sefil olmaması için boşanmaya direnir.
Bunun üzerine Ali, köyün imamıyla anlaşır ve Soraya için iftira dedikoduları çıkarttırır.
Güya karısı yeni ölmüş bir adamla ilişkidedir.
Ali oğullarını da buna inandırır.
Sonunda köyün erkekler meclisi toplanır.
İki devrim mücahidi de köye gelir. Onların nezaretinde “recm” denen taşlayarak öldürme kararı infaz edilir.

Ahmedinecad imajı
Soraya’yı Taşlamak adlı film sadece bir örnek.
Daha önce gene çok satan “Kızım Olmadan Asla” kitabı da Humeyni ve sonrası imamlar yönetimindeki İran imajını yansıtıyordu.
Bir İranlıyla evli Amerikalı kadının Tahran’da çektikleri ve kızını alarak, dağlarda karlara bata çıka kaçakçılarla birlikte Türkiye’ye geçişini anlatan bir kitaptı bu.
O anne TV programımda konuğum olmuştu.
Kitabının milyonlarca dolar getirisiyle bir vakıf kurmuştu.
Bütün dünyada kayıp çocukları bularak onları ailesiyle bir araya getirmeyi hedefleyen vakıf nedeniyle İran imajı tekrar tekrar kamuoyuna yansıyordu.
Kendisinin kızına tutkusu onun kayıp çocuk ailelerine empatisi ile örtüşüyordu.
İsveç’ten İtalya’ya, Amerika’ya her ulustan bulunan ve ailesiyle buluşturulan her çocuk vesilesiyle kitaptaki İran, TV ekranlarında, gazete sayfalarında yeniden tartışılıyordu.
Ahmedinecad İran’ı dünyada böyle algılanıyor.
Bütün dünyanın dışladığı Ahmedinecad ile aynı karede baş başa görüntü iyi olmadı.
Uluslararası sempatiye sahip Lula ile birlikte nispeten bir mesajı vardı.
Şimdi “takas taşlanıyor...”
Hem de haksız yere.

Takas başarıydı
Aslında Erdoğan ve Lula’nın İran’la zenginleştirilmiş takas anlaşması başarıdır.
Nükleer güç girişimini barış içinde engelleme hedeflidir.
Üstelik başta ABD olmak üzere bu projenin her aşaması Batı blokuyla mutabakat sağlanarak gerçekleşmiştir.
Fakat...
Takas anlaşması imzalanıp açıklanınca Amerika’da bir tavır değişikliği olmuştur.
Resmi söylemlerde “nedenini bilemediğimiz bir tavır değişikliği” diye bir formülasyon var.
Ama...
Kulislere biraz yakın olanlar ABD’ye hangi lobinin rota değiştirttiğini biliyor.
AB’ye tam üyeliği hedefleyen, çok boyutlu politika izleyen Türkiye için Ahmedinecad’la kanka izlenimleri hem yanlış hem haksızdır.
Ne var ki böyle bir görüntü var.