Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Almanya’daki Deniz Feneri duruşmasından dün şu satırlar yazılırken gelen ön haberlerde, “işin ucunun Türkiye’ye uzandığı” mesajı var.
AKP’ye çok yakın duran isimleri, etiketlerini biliyorsunuz. Başbakan Erdoğan ve AKP iktidarının güçlüleri, Ergenekon davasındaki “Ucu nereye varırsa varsın, sonuna kadar gideceğiz” söylemini, bu kez “Deniz Feneri” için de aynı kararlılıkla vurgulamalıdır.
Sadece bu son duruşma değil, daha önceki duruşmalar da bunun gerekli olduğunu ortaya koymuştur.
Artık “Konu Alman yargısınındır” denemez.
Türkiye savcısının, Türkiye polisinin, bir bakıma Türkiye siyasetinin de dosyası olmuştur.
Hatta belki daha dava açılmadan, gizli kalması gereken iddianame hazırlığından satırlar, sayfalar dönüşümlü olarak medyaya servis edilecek mi?
Kamuoyu buna alıştı artık.
Gerçi Ankara’da savcılık harekete geçti ama “ucu nereye varırsa varsın, sonuna kadar gidebilmek için” siyasi desteğe de ihtiyacı var.
Yoksa...
Kapalı kapıların arkasına geçemez.

Haberin Devamı

SAVCI LOTZ DİNLESİN
Başbakan Erdoğan Aydın Doğan ve Doğan Medya Grubu’na yüklenirken salondaki AKP’liler bağırıyorlardı:
“Vur vur inlesin...
Aydın Doğan dinlesin.”
Oysa...
Aydın Doğan’ın dinlemesi, Almanya’daki Deniz Feneri duruşmasında savcı Lotz’a engel değildi.
Acaba...
Hafta sonu öfke seanslarında AKP’liler şöyle bir slogan mı atsalardı?..
“Vur vur inlesin...
Savcı Lotz dinlesin...”
Oysa...
Gene de fark etmezdi ama Lotz için de aynı tek tip slogan hazırdı:
“Gözleri var görmüyor...
Kulakları var işitmiyor.”

CİNLERİN CİNSİYETİ 
Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük ve en uzun süreli Merkez Bankası Başkanı Alan Greenspan yaşanan ekonomik kriz çatırtılarını “yüzyılın çöküntüsü” diye yorumladı.
Bu mega çöküntünün oluşturduğu tsunami dalgaları, önüne gelen bankaları yutuyor, şirketleri yamyassı ediyor.
Üstümüze geliyor.
İşte böyle bir ortamda Türkiye’nin gündemine bakınız...
Nasıl da dünyadan kopuk.
En önemli konumuz, Başbakan’ın her haftanın 2 gününü alan Doğan Medya...
Bilinen bir tarihi gerçeği tekrarlayayım...
Fatih’in orduları, İstanbul’u düşürürken Bizans kiliselerinde cinlerin, perilerin cinsiyetleri tartışılıyordu; erkek mi, dişi mi?

Haberin Devamı

Ucu nereye giderse...

KADINLAR 
Bir işadamı... Yakışıklı, güçlü ve çekici.

Ucu nereye giderse...

Eşi kaliteleri olan güzel bir sarışın.
Kocasına âşık.
Güzel de bir kızları var.
Sevgilisi ise, New York’un en seçkin büyük mağazalarından birinde “fıs fıs kızı...”
Yani parfüm sıkarak tanıtımını yapıyor. Satıyor.
O da çok güzel ve maddi çıkarları gözeten bir esmer.
Adamın eşi ve sevgilisi aynı reyonda, aynı büstiyeri giyip beğeniyorlar.
Gece aynı adama, yani filmdeki eş ve sevgili rolündeki erkeğe giyeceklerdir.
Biri beyazını beğenmiş, diğeri siyahını...
Ve...
İkisi aynı soyunma odasında karşı karşıya geliyorlar.
İkisi de birbirini biliyor.
Böyle bir karşılaşmada neler olabilir tahmin edin.
Öncesi de, sonrası da müthiş eğlenceli...
Çok güleceğinize bahse girerim.
Ancak...
Eşler arasında sicil bozukluğu varsa, seyrin gene de güzel geçmesi için olgunluğa hormon vermek gerek.