Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bugün Seçim otobüsünün önünde İbrahim Tatlıses, kaldırımdaki İstanbul halkına el sallıyor... Müzik susuyor, bu kez halka sesleniyor:"Bakkal, şoför, simitçi, kayıkçı, işportacı, pazarcı, esnaf kardeşlerime hayırlı işler, bol kazançlar diliyorum."Zaman zaman pencereden sarkıp yolun kenarındakilerle kendine özgü vücut dili ve söylemlerle şakalaşıyor. Hoparlörler gümbür gümbür... "Van-tu-tri-foro Ağrı Dağ'ın eteğinde, uçan güvercin olsam..." Düşünüyorum... İbrahim Tatlıses'in adaylığıyla esen rüzgâr Genç Parti'ye barajı aştıracak mı?Hayli zor görünüyor.Tatlıses, halkın geniş kesiminde çok dinlenen sanatçılardan biri... Doğum yeri Urfa'dan Bağımsız aday olsa, "banko" seçilirdi.Fakat... Genç Parti'nin İstanbul 3. Bölge 1. sıradan adayı olarak kaç oy alırsa alsın seçilmesi için GP'nin Türkiye genelinde yüzde 10 barajını geçecek oy alması lazım.Konuştuğum gençlerden sık sık "Oyum GP'ye" söylemini dinliyorum ama bu söylem, araştırmalara yansımıyor.Araştırmalara bakarsak, GP, baraja yaklaşmış bile değil. Tatlıses rüzgârı Gazetelerin tirajında "köşe yazarları faktörü" de böyledir.Köşe yazarı, gazete tirajını ne kadar yükseltebilir? Genellikle "Köşe yazarının gelmesi ve gitmesi tirajı fazla etkilemez" denir. Ancak... Köşe yazarlarının tiraj sıçramaları yaptırmasa da tiraj erozyonlarını önleyen kökler olduğu bir gerçektir.Tirajda istikrarı sağlar. Tatlıses'in GP adaylığını da böyle görüyorum.GP, barajı aşacaksa bile bunun nedeni Tatlıses faktörü olmaz. Ama bir çıt yukarı çeker.Bir siyasi partinin oy erozyonunu önleyecek köklerden biri de olamaz.Merak ediyorum Tatlıses milletvekilliğini gerçekten istiyor idiyse, neden Urfa'dan bağımsız seçilmek garantisi yerine bu olasılığın çok zayıf göründüğü GP listesinden adaylığını koydu? Tatlıses ve köşe yazarı Evet... 22 Temmuz seçimlerinden sonra kurulacak yeni hükümette -parlamento dışından- Turizm Bakanı olabileceğimi düşünüyorum.Bunun nedeni, sütunuma aldığım fotoğrafım...Dikkatlice bakın."Uyuklarken" çekilmiş bu fotoğrafım, sanıyorum iyi referans olur.Umarım bu şakamla sevgili ve sevimli dostumuz Atilla Koç'u kırmış olmam........................ TURİZM BAKANI OLABİLİRİM Fotoğrafın öyküsünü anlatayım...Özelleştirmeden sonra piyasaya harika rakılar çıkmakta.Bir zamanlar rakı şişesine dürüm yapılmış tuvalet kâğıdı sarkıtıp şişedeki odun alkolünü dışarı çekecek "sifon" yapardık.Böylece güya daha içilebilir hale getirirdik.Rakı tadımlarına genellikle katılıyorum. Yaş üzümden Altın Seri, 3 kez damıtılan Kara Efe, damağıma daha hoş geliyor.Önceki gece de gene 3 kez damıtılmış "Beylerbeyi" rakısının tanıtımındaydım.Günümüzde metroseksüel, retroseksüel, teknoseksüel vs. bir dizi "erkek" tiplemesi oluştu."Beylerbeyi" rakısını üretenler ise "Unutulmaya yüz tutmuş, kendi sosyal değerlerimizi tekrar gündeme getirmek gerektiğini düşündük" diyorlar."Beyefendi denince hangi ünlü aklınıza geliyor?" sorusu için bir kamuoyu araştırması yapmışlar.Alınan cevaplarla bir liste oluşmuş.Fotoğraf sanatçısı Bennu Gerede hepsinin fotoğraflarını çekmiş.Önceki gece Darphane-i Amire'de bu fotoğrafların sergisi açıldı.Şakir Eczacıbaşı, Rahmi Koç, Ferit Şahenk, Gürer Aykal, Halit Ergenç, Haluk Bilginer, Genco Erkal, Kürşat Başar, Doğan Hızlan, Orhan Pamuk, Ahmet Altan ve bizim medya dünyasından bazı isimler...Bu arada benim de yukarıdaki fotoğrafım sergileniyor.Bennu Gerede benimle birlikte 2 kişiyi daha gözleri kapalı çekmiş. Gözüm açık olanları değil, bunu sergiye koyarken Bennu Gerede ne düşündü bilemem ama ben elim şakağımda, gözlerim kapalı "beyefendi" imajını çizmemek için epey sıkıntıya gireceğim diye düşünüyor olmalıyım. gunericivaoglu@milliyet.com.tr