Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Olacak şey mi? Hyde Park, Londra'nın akciğeri olmanın ötesinde, siyasetin "serbest kürsüsü"dür."Yanınızda nikâhlı eşiniz varsa girebilirsiniz" bariyeri, o serinkanlı İngilizi bile çıldırtabilir.Paris'te Bois de Bologne ya da Jardin du Luxembourg parklarının kapılarında polis memurları, nikâh cüzdanı görerek çiftleri içeri alıyor, "tek erkekleri" geri çeviriyor.Paris'te isyan çıkar, barikatlar kurulur.Berlin'in, içinde aynı zamanda başbakan konutu da olan Tiergarten Parkı veya Kopenhag'ın çiçek cümbüşü Tivoli bahçeleri diye anılan park girişlerinde, nikâh cüzdanı bariyeri kurmaya kalkmak, cinnet geçirmek anlamına gelir. Bu uygulamayı yapan belediye başkanını koltuğundan alır, akıl hastanesine koyarlar.Hiçbir AB ülkesinde böyle bir rezalet olmaz.Peki... AB eşiğindeki Türkiye'de olur mu?Hiç kuşku yok, AB ülkelerinin gazete ve televizyonlarına Bağcılar'ın "tecrit" parkı, gene malzeme olacak.Bu ne zihniyettir?...........................Türkiye'de, "dini, politika için kullanan sarıklı erkân-ı harpler" Avrupa'nın laiklik anlayışına karşıdır. ABD'nin "seküler" uygulaması işlerine daha çok gelir.O halde bir örnek de ABD'den vereyim...New York'un ünlü Central Park'ına böyle "tek erkek" yasağı koymak, kapılarını sadece kadınlara ve nikâhlı eşlerine açmak kimin aklının ucundan geçebilir ki?..Hürriyet Heykeli'nin meşalesine oturturlar adamı..........................Bu kafa, artık değişti sanıyorduk.Sokak arası kebapçılarında yıllar önce "teldolaplar" kullanılırken ve "beyaz eşya" henüz lüks sayılırken, "Etlerimiz buzdolabındadır, aile salonumuz mevcuttur" diye levhalar asılıydı.Buzdolabı çoktan her evin mutfağına girdi ama "Aile salonumuz mevcuttur" kafası bu kez, "Aile parkımız mevcuttur"a dönüştü."Sokak arası kebapçıdan parklara mürekkep lekesi gibi yayılan bir kara gölge" bu.Sırada vapurlar, otobüsler, raylı sistemler, tribünler mi var?Zaten "tarikat hastanelerinde" o uygulamaya çoktan geçilmiş. Kadın hastalara sadece kadın doktorlar bakıyor..........................Urfa'da, Konya'da böyle parklar kurulduğunda elbette yadırganmıştı.Ama..."Kadınları kapalı kalmaktan kurtarıp sosyalleştirmek" gerekçesi içlere sinmese de çok fazla tepki oluşturmadı.Buna karşılık...1500 yıllık İstanbul için aynı gerekçe nasıl geçerli olabilir?..Napoleon "Tek bir dünya devleti olsaydı, başkenti İstanbul olurdu" demişti.Böylesine köklü medeniyet katmanları üzerinde yükselmiş İstanbul'da "park" adı altında "yeşil tecrit alanları"nın savunulur yanı yoktur..........................Tutun ki... AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ya da AB Komisyonu Başkanı Manuel Barroso İstanbul'a geldiler. "Bağcılar'a gidip bu yeni parkta yürüyüş yapmak istediklerini" söylediler. "Tek erkek" oldukları için park kapısından geri mi çevrilecekler?Yanlarında kadın sekreterleri varsa gene olmaz... Hani nikâh kâğıdı?Türkiye için kasımda açıklanacak İlerleme Raporu'nda, Bağcılar Belediyesi'nin parkı "İşte ilerleme" diye yer alırsa, utanmayacaklar mı?Bir şey daha...Parka eşleriyle gelebilecek kadınlar, "resmi nikâhlı" değil, "imam nikâhlı" iseler ne olacak?Kabul mü?Yoksa... "Mahalle imamından belge" mi istenecek?Dikkat... İşler karışıyor.Ya... 4 kadın 1 erkeğin arkasına düşüp, bu parka gelirlerse ve "İslamda 4'e kadar eş vardır" derlerse ne olacak?Mahalle imamından her biri için "dini nikâh belgesi..."...........................Bu görüntüler komedi gibi ama aslında 2006 Türkiye'sinin dramı... g.civaoglu@milliyet.com.tr Bağcılar'da yapılan yeni parka, sadece "kadınlar, çocuklar ve evli eşler" gireceklermiş. Saçmalığı ortaya koymak için Londra'nın ünlü Hyde Park'ına "tek erkeklerin girmesinin yasaklandığını" düşünün.