Zana, "Türkiyedeki Kürtlerin azınlık olmadıklarını" söyledi. "Türkiyenin ABye tam üye olması" dileğini vurguladı."Kürtlere azınlık hakları" ifadesinin, "Azınlıklar" başlığı altındaki satırlarda kaldığı rapora, "net" tavırdır.Türkiyenin kısa süreçte AB yürüyüşündeki engellerini kaldırmıştır."Türkiyede sistematik işkencenin olmadığını ve Kürt yurttaşların AB üyesi demokratik Türkiye içinde çoğunluğun öğesi olarak kalma iradesini yansıtan" söylemleri de Türkiyenin yelkenlerine yan rüzgarlardır.Buna karşılık Zana, bir de "misyon" rolü üstlenmiş görünüyor."Kürtler ve Türklerin Türkiye Cumhuriyetinin kurucu unsurları oldukları" söylemi gündeme taşınmakta.Leyla Zananın konuşmasında bunun işaretleri var.Bu söylem, Türkiyenin orta vadeli AB yürüyüş sürecini etkileyebilir. Leyla Zananın Avrupa Parlamentosundaki konuşması "ince ayarlı" hazırlanmış. Francis Fukuyamanın "TARİHİN SONU" yapıtını dar yorumlamak yanlış olur. "Demokrasi ve küresel ekonomi iddialarıyla artık bir sona varıldığı" gibi sınırlarda kalmıyor Fukuyama...Alt başlıklardan biri olarak "Şiddetin de sonu" algılanmalı.Gerçi...Bin Ladinin El Kaidesi ve İslam adına eylem iddialı diğer terör örgütleri, "şiddetin tırmanışa geçtiği" izlenimleri vermekte ama gerçek bu değil.Tam tersine bu barbarca şiddet dalgası, barış, hoşgörü, demokrasi kültüründe kabaran tepki tsunamileri oluşturmakta."Silah ve kan" marjinalleşmekte.İşte Avrupa...Ne Bask ne IRA...Eylemleri durmuş gibi.Türkiyede de "ateşkesi kaldırdığını" ilan eden PKK, marjinalleşme sürecinde.Kandil Dağı PKK kampından röportaj - iyi bir gazetecilik ve kötü bir propaganda da olsa - PKKnın, artık, fön çekilmiş saçlar, gitar tutan manikürlü ellerle görünmek isteğini vurguluyor.Bitli saçlar, Kalaşnikov tutan kadın elleri, artık, tabana bir şey söylemiyor.Leyla Zana da zaten dün; "Çağımızın çözüm dili öl - öldür değil, yaşa - yaşattır. Çağımızın çözüm dili diyalog, uzlaşı ve barıştır" dedi.Toplumun da artık bu doğrultuda bilinçlendiğini söyledi.Zana, "iktidarların tavırlarını buna göre biçimlendirmek zorunda olduklarına" da işaret etti... Fakat dile getirmediğini burada eklemekte yarar var:"Silahla, kanla, ayırımcı iç siyaset ve dağdan mesajla yönlendirilmek" de artık toplumda yüz bulmuyor. Tarihin Sonu İmralıdaki Apo için "Mandela olmak istiyor" denilmekteydi.Bir süre sonra afla çıkıp siyaset yapma yolunun açılacağı iddiası yoğundu.Ancak...Hapiste yatan sadece Apo değil.Leyla Zana da arkadaşlarıyla birlikte, hem daha uzun süre yattı.Ve...Eğer illa böyle bir paralel kurulmak isteniyorsa, Zana, o role daha yakın duruyor.Batı kamuoyunda grafiği çıkışta.İleride, "Türkiyenin yeni ve demokratik Anayasası" için, asli ve çoğunluk öğesi Kürt kökenli yurttaşlar adına "ses" olmak potansiyeli sezilmekte. Bu söylem daha şimdiden dile getirilmekte. g.civaoglu@milliyet.com.tr Zana nereye?