TÜRKİYE’DE başkanlık sistemi zarfı açmadan içi okunmadan tartışılıyor.
Yani...
Zarfın üzerinde “Recep Tayyip Erdoğan adresi mi var” sorusuna odaklanmış bir tartışma bu.
Zarfı açalım.
“ABD neden başkanlık sistemini oluşturdu” sorusuna cevap arayarak başlayalım.
Çünkü başkanlık sisteminin bütün kuralları ve kurumlarıyla yapılandığı hukuk devletinin ödünsüz uygulandığı tek ülkedir ABD.
Bu bakımdan simgedir, modeldir.
Güney Amerika’da, Afrika’da da sözüm ona “başkanlık sistemleri” var.
Ama bunlara Muz Cumhuriyetleri denir.
Demokrasi reytingleri eksidedir.
TARİHİ ZORUNLUK
ABD’nin başkanlık sistemini oluşturması tarihinin akışı nedeniyle bir zorunluktu.
Türkiye bu zorunlukla karşı karşıya değil.
100 yıla yaklaşmakta olan ve çağdaş demokrasiye uyum sağlama süreci yaşanan bir ülke.
Ama...
Bu böyledir diye, -eğer özellikle Kürt sorununda çözüm için çok gerekliyse- yerel yönetimlerin güçlü ve etkili olacağı bir adem-i merkeziyet yapılanmasına ve başkanlığa geçilebilir de.
Şimdi ABD’deki tarihi süreci masaya yatıralım.
T24’te Doğan Akın sorular ve cevaplarla bu süreci anlatıyor.
Özetle şöyle:
Yol, 17. Yüzyılın başında, Britanya’da Stuart hanedanının işbaşına gelmesiyle başlayan kıtaya yoğun İngiliz göçüyle açıldı. İlk İngiliz kolonisi olan Virginia 1607’de kurulmaya başlandı. 1732’ye kadar koloni sayısı 13’ü buldu.
KOLONİDEN CUMHURİYETE
13 koloninin çoğu, Britanya örnek alınarak yönetiliyordu. Kralın yerine kralın atadığı bir vali, Lordlar Kamarası’nın yerine yine kralın atadığı bir meclis bulunuyordu. Avam Kamarası’nın yerini de kolonilerde halkın -elbette oy hakkının sınırlı olduğu bir seçimle -seçtiği bir meclis tutuyordu. Ancak Britanya’nın uzakta bulunması ve ulaşımın zorluğu; Amerika’da mutlak monarşinin bulunmaması; göç edenlerin kendi dünyalarını kurmaya kararlı, soyluluğa dayalı yönetim anlayışını reddeden insanlardan oluşması ve yeni kıtanın uçsuz bucaksız olanakları, bu kolonileri doğrudan demokrasi yöntemleriyle yönetilen cumhuriyetler haline getirmişti.
AĞIR VERGİLER VE KOPUŞ
BRİTANYA vergileri ‘birleşik devletler’e giden yolu açtı denebilir.
Avrupa’daki savaşları nedeniyle mali sıkıntılara gelen İngiltere Amerika’daki kolonilere vergi üstüne vergi bindiriyordu.
Sonunda Amerikalılar İngiliz mallarına boykot ilan ettiler.
Bunun üzerine Britanya askerleri Boston’da halka ateş açtı, beş kişiyi öldürdü.
Ardından Amerikalıların “Dayanılmaz Yasalar” (the Intolerable Acts) adını verdikleri yasalar geldi. Massachusetts’e çok ağır yaptırımlar uygulanınca bu koloni asker toplamaya başladı.
Diğer kolonilerden de İngiltere’ye karşı asker istedi.
Bu çağrının ardından 5 Eylül 1774’te, Georgia dışındaki 12 koloninin temsilcileri Philadelphia’da toplandılar. Amerika’daki ilk “Kongre” olarak tarihe geçen bu buluşmada Amerikalılar, vergi yükümlülerinin haklarına ilişkin bir bildirgeyi kabul ettiler.
10 Mayıs 1775’te yine Philadelphia’da toplanan ikinci Kongre’de “ordu” kurulması kararlaştırıldı ve George Washington başkomutanlığa getirildi. Nihayet 1776’da, ABD’de halen “bağımsızlık günü” olarak 4 Temmuz’da “Bağımsızlık Bildirgesi” kabul edildi.
Bağımsızlık Bildirgesi, demokrasi tarihinin önemli dönemecidir. Bağımsızlık Bildirgesi ile tarihte ilk kez resmi bir belgede “insan hakları” kavramı ile yönetilenlerin yönetimi belirleme yetkileri açıkça ortaya kondu.
Siyahlar hariç eşitlik ilkeleri de vurgulandı.
Bu da yer kürede bir ilktir.
BİRLEŞİK DEVLETLER KURULUYOR
İKİNCİ Kongre’deki önemli gelişmelerden biri de, “birleşik devletler”in ilk adımı olan “konfederasyon” (devletler topluluğu) kararının alınması oldu. Kongre’nin kararıyla 15 Kasım 1777’de “konfederasyon” kuruldu. İki koloni daha katıldı.
Ortak yürütme ve yargı organı bulunmayan konfederasyonun en önemli ortak kurumu Kongre’ydi. Savaş, dış ilişkiler, savunma anlaşmalarının onaylanması ve para birimi gibi konularda yetki öngörülen Kongre’nin bu yetkilerini kullanabilmesi de en az dokuz devletin onayına bağlanmıştı.
Konfederasyon esasları kabul edildiğinde diğer yandan Britanya ile savaş sürüyordu. George Washington 1781’de Yorktown’da Britanya’yı yenilgiye uğrattı.
1783’te Versailles’da imzalanan anlaşma ile Britanya 13 koloninin bağımsızlığını ayrı ayrı tanıdı.
1777’de kurulan konfederasyon işlevsel değildi.
Kongre Şubat 1787’de, konfederasyon esaslarının gözden geçirilmesi için bir kurucu meclisin toplanmasını kabul etti. 25 Mayıs 1787’de Philadelphia’da toplanan kurucu meclis, 17 Eylül 1787’de yeni anayasa önerisini 3’e karşı 39 oyla kabul etti. Kongre yeni anayasanın 1 Ocak 1789’da yürürlüğe gireceğini ilan etti. Ocak 1789’da, o sırada anayasayı onaylayan 11 devlette başkanı seçecek olan ikinci seçmenlerin seçimi yapıldı. Şubat başında ikinci seçmenler oy kullandı, “Oybirliği” ile seçilen George Washington 30 Nisan 1789’da ant içerek ABD’nin ilk başkanı oldu.
ABD, bugün 9 milyon 372 bin 606 kilometrekareye yayılan büyük topraklar üzerindeki 50 eyaletten oluşuyor.
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025